Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İşin bitirilmesi gerektiği 27/06/2016 tarihi itibariyle davalı sahibinin 4, 5, 11 nolu hakediş bedellerini toplam 61 gün gecikmeli olarak ödemesi, taraflar arasındaki sözleşme ilişkisinin kapsamı ve mahiyeti, olayın özellikleri ve şartları, taraf tanıklarının -ek imalatlar, özellikle elektrik işleri hususundaki- anlatımları, 11/07/2016 tarihi itibariyle geçici kabule engel eksik ve kusurlu imalatın bulunduğu vakasının davalı sahibi tarafından ispatlanamadığı ve hakkaniyet ilkesi dikkate alındığında, 27/06/2016 tarihi ile 11/07/2016 tarihi arasındaki 15 günlük farkın gecikme olarak kabul edilmesinin mümkün olmadığı, dolayısıyla öncelikle kendi edimini zamanında yerine getirmeyen karşı davacı yüklenicinin gecikme cezası ve kira kaybı tazminatlarını istemesinin mümkün olmadığı, 1.000.000,00 TL bakiye bedelini uhdesinde tutmasının haksız olduğu anlaşılmıştır. İcra takip tarihinden önce davalının TBK.'...

    Hukuk Dairesinin 17.09.2018 tarih, 2017/280 Esas ve 2018/3229 Karar sayılı ilamında; “...sözleşmede kesin vade bulunmadığı ve temerrüt ihtarı da olmadığı, ara ve kesin hakedişlerin ihtirâzi kayıtsız kesinleşip kesinleşmediği ve sözleşme dışı işlerle ilgili hakedişlere girip ihtirazî kayda gerek olmadığı ile sözleşmenin 11. maddesi ile Yapım İşleri Genel Şartnamesi'ndeki düzenlemeler kesin vade niteliğinde olmayıp alacağın istenebilir olduğu tarihi gösterdiği dikkate alınarak yeniden oluşturulacak konusunda uzman bilirkişi kurulundan davacı yüklenicinin istirdadını istemekte haklı olduğu gecikme tazminatı ile sözleşme dışı ve fazla imalât bedeli konusunda gerekçeli ve denetime elverişli rapor alınıp değerlendirilerek sonucuna uygun bir karar verilmesi gerektiği” hususu belirtilmiştir....

      Davalı sahibi cevabında; taraflar arasında 28.000,00 TL ve 10.000,00 TL bedelli iki ayrı sözleşme imzalandığını, her iki sözleşmeye konu işler için kararlaştırılan götürü bedelin toplam 38.000,00 TL olduğunu, bu bedelin 29.500,00 TL'lik kısmının davacıya ödendiğini, sözleşmeye göre işin 35 günü içinde tamamlanıp teslim edilmesi gerekirken süresinde teslim edilemediğini, yapılan işlerin de eksik ve ayıplı olduğunu, eksik ve kusurlu işler bedeli ile sözleşmenin 9. maddesi uyarınca gecikilen her gün için 50,00 TL cezai şart mahsup edildiğinde borçlu değil alacaklı bulunduğunu savunarak davanın reddini istemiştir....

        Sayılı kararının da bu yönde olduğunu, fatura alacaklarına gecikme zammı ve ödeme tarihine kadar işlemiş faizin de eklenmesi gerektiğini, "Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği; Tanımlar ve kısaltmalar MADDE 4 – (1) Bu Yönetmelikte geçen; (...) i) Gecikme zammı: 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 51 inci maddesine göre belirlenen gecikme zammını, (...) Zamanında ödenmeyen borçlar MADDE 15 – (...) (4) Düzenlenen tarifelerle enerji ve/veya kapasite satın alan tüketicilerce zamanında ödenmeyen borçlara, görevli tedarik şirketi tarafından bu Yönetmelikte belirlenen oranı aşmamak üzere, gecikme zammı uygulanır. Gecikme zammı günlük olarak uygulanır....

        Davalılar vekili, inşaatta halen eksik ve kusurlu işler bulunduğunu, gecikme tazminatı alacaklarının olduğunu, davalıların zararına olarak, davacının kendine ait dükkana depo yaptığını ve yine kendisine ait daireleri çatı aralı inşa ettiğini savunarak, davanın reddini istemiştir....

          Bu durumda mahkemece davalı yükleniciye kendi iradesi dışında inşaat ruhsatı alması ve inşaatı sürdürmesine engel olan idari işlemlerin nelerden ibaret olduğu açıklattırılıp ilgili idari merciîlerden bu husus araştırıldıktan sonra, hükme esas raporu veren bilirkişi kurulundan yüklenicinin iradesi dışında idareden kaynaklanan gecikme olup olmadığı, varsa bunun teslim süresine etkisi ve yine savunmada belirtildiği gibi fazla imalâtın yapılıp yapılmadığı ve bunların süresine etkisi olup olmadığı, varsa bunun teslim süresine etkisi hesaplanıp, yeniden belirlenecek teslimi gereken tarihe göre davacı arsa sahiplerinin istemekte haklı oldukları gecikme tazminatı miktarı konusunda ek rapor alınıp değerlendirilmek suretiyle davanın sonuçlandırılması gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir....

            - KARAR - Asıl ve birleşen davalar, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi ve ....09.2008 tarihli protokol gereğince menfi tespit, ... takibinin iptali, tapu iptali tescil, gecikme tazminatı ve eksik ve kusurlu işlerin giderilme bedeli talebine ilişkindir. Mahkemece, asıl davada menfi tespit isteminin kısmen kabulüne, tapu iptal tescil isteminin kabulüne, birleşen 2009/456 esas sayılı davanın reddine, birleşen 2012/212 esas sayılı davanın kabulüne, birleşen 2011/346 esas sayılı davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davalı-birleşen davada davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Taraflar arasında düzenlenen ........2007 günlü arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin varlığı ve kapsamı çekişme konusu değildir....

              "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Hakimliği Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış, eksiklik nedeniyle mahalline iade edilen dosya ikmâl edilerek gelmiş olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesi uyarınca eksik bedeli, gecikme tazminatı ve değer kaybı alacaklarının tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, davacı vekilince temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2-Taraflar ile dava dışı arsa sahipleri arasında .......

                Her ne kadar mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda yukarıda belirtilen yönetmelik hükümleri uyarınca, eksik tüketim miktarının 112.636 kwh olarak hesaplanmasında bir isabetsizlik görülmemiş ise de, bu tüketim miktarına göre ana para ve faiz tutarı hesaplanmadığı yine bu nedenle borçlar hukukuna hakim belirtilen ilkeler çerçevesinde mahkemece davacı elektrik şirketinin müterafik kusurlu olduğunun kabulü doğru ise de; takdiri indirim yapılırken bilirkişi tarafından ana para tutarı açıklanmadığından hangi tutar üzerinden indirim yapıldığının ve indirim yapılırken hangi kriterlerin dikkate alındığının ve dolayısıyla takdiri indirim miktarının ne şekilde belirlendiğinin açıklanmaması doğru olmamıştır. Öte yandan; davada davacının çarpan hatası nedeniyle davalı adına üç adet ek tahakkuk faturası düzenlediği ve faturaların ödenmemiş olması nedeniyle gecikme cezası ve gecikme cezası KDV 'sinin uygulandığı anlaşılmaktadır....

                  Davalı abonelik olmadan kaçak su tüketimi yapmıştır.Bu husus tutanaklarla sabittir.Ayrıca aksi ispatlanamamış ise de, hükme dayanak bilirkişi raporlarında yapılan tahakkuklar açısından, her iki tutanak bazında yapılan hesaplamalarda asıl alacak ve gecikme cezası hesaplandığı,mahkemece davalının abone olmadığı ve tebligat yapılmadığı,gecikme cezasından davalının sorumlu olmadığı gerekçesiyle gecikme cezasına hükmedilmediği anlaşılmıştır. Hukuk Genel Kurulu'nun ve Dairenin yerleşmiş uygulamasına göre; "Abonelik sözleşmesinde ödemelerde gecikme olması hâlinde, 6183 sayılı kanun da belirtilen gecikme zammının istenebilmesi için, gecikme zammına ilişkin şartın açık, anlaşılabilir ve oranları da belirtilmek suretiyle yazılması gerekir. Soyut olarak, salt kanun ve yönetmelik hükümlerine atıf yapılmış olması hâlinde gecikme zammı istenemez, abonenin sıfatına göre (ticari veya yasal) faiz istenebilir....

                    UYAP Entegrasyonu