Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Dava, sahtecilik, ehliyetsizlik ve vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuki nedenlerine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davacı, okuma-yazması olmadığı gibi özürlü olduğunu, davalıların bu durumundan faydalanarak,... 2. Noterliğince düzenlenen 08/10/1999 tarih ve 12864 yevmiye numaralı sahte veya hukuken geçerli olmayan bir vekaletnameyi kullanmak suretiyle 1166 ada 21 parsel sayılı taşınmazdaki payını adlarına tescil ettirdiklerini ileri sürerek tapu iptali ile tescile karar verilmesini istemiştir. Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, hata, hile, gabin ve ehliyetsizlik nedenlerine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin olup, Yargıtay 1. Hukukk Dairesinin 03.05.2010 tarihli ve 2010/3705 E. - 5161 K. sayılı bozma ilamı üzerine verilen karar temyiz edilmiştir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14/son maddesi gereğince 01.03.2012 tarihinde yürürlüğe giren ve Yargıtay Büyük Genel Kurulunun Hukuk Dairelerinin iş bölümünü düzenleyen 09.02.2012 tarihli ve 2012/1 sayılı Kararı uyarınca, davanın açıklanan niteliği itibariyle temyiz inceleme görevi Yargıtay 1. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden Yargıtay 1. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 12.02.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi KARAR Taraflar arasındaki uyuşmazlık, ehliyetsizlik ve hile hukuksal nedenlerine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin olup, hüküm, Yüksek Yargıtay (1.) Hukuk Dairesinin 10.12.2009 tarih ve 2009/10501 Esas 2009/12850 Karar sayılı bozma kararına uyularak tesis edilmiş olduğuna göre, Yargıtay Başkanlar Kurulunun 26.01.2012 tarih ve 1 sayılı Kararı ile hazırlanıp Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 09.02.2012 tarih 1 sayılı Kararı ile aynen kabul edilen ve 18.02.2012 tarih 28208 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yüksek Yargıtay (1.) Hukuk Dairesine ait olmakla gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 14.01.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi _ K A R A R _ Dava, muris muvazaası ve ehliyetsizlik nedenlerine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununa 6572 sayılı Kanunun 27. maddesi ile eklenen geçici 14. maddesi gereğince Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun Hukuk Dairelerinin işbölümünü düzenleyen 19.01.2015 tarihli ve 2015/8 sayılı Kararına göre ve davanın açıklanan niteliği itibariyle temyiz inceleme görevi Yargıtay 1. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 60. maddesinde 6644 sayılı Kanunla yapılan değişiklik gereğince görevli Dairenin belirlenmesi için dosyanın Yargıtay Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna sunulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle görevli Dairenin belirlenmesi için dosyanın Yargıtay Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna GÖNDERİLMESİNE, 11.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki asıl dosyada ehliyetsizlik ile muris muvazaası hukuksal nedenlerine dayalı tapu iptali ve tescil olmadığı takdirde tenkis, birleştirilen Bolu 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2008/206 Esas sayılı davasında ve birleştirilen Bolu 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2008/335 Esas sayılı davasında vasiyetnamenin iptali olmadığı takdirde tenkis, birleştirilen Bolu 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2008/220 Esas sayılı dosyasında vasiyetnamenin tenfizi davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 26.01.2023 gün ve 2022/5795 Esas, 2023/532 Karar sayılı ilamı ile bozulmasına karar verilmişti....

            Davalı, devrin bedeli karşılığında yapıldığını, bakıma muhtaç olan mirasbırakana 9 yıl kendisinin baktığını ve devrin mal kaçırma amaçlı olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, muvazaa iddiasının kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Hemen belirtilmelidir ki, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 33. maddesi hükmü uyarınca olayları bildirmek taraflara hukuki nitelendirmeyi yapmak ve ona uygun yasal düzenlemeyi tayin ve tespit ederek uygulamak mahkemeye aittir. Eldeki davada, iddianın ileri sürülüş biçimi ve dava dilekçesinin içeriği birlikte değerlendirildiğinde, davacının, ehliyetsizlik ve muris muvazaası hukuksal nedenlerine dayalı tapu iptali ve tescil isteğinde bulunduğu anlaşılmaktadır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 11.4.1990 gün ve 1990/1–152, 1990/236 sayılı kararında vurgulandığı gibi, davada dayanılan maddi olaylar bakımından birkaç hukuki nedenin bir arada gösterilmesinde ilke olarak usul ve yasaya aykırı bir yön yoktur....

              Eldeki davada, iddianın ileri sürülüş biçimi ve dava dilekçesinin içeriği birlikte değerlendirildiğinde, davacıların, ehliyetsizlik ve muris muvazaası hukuksal nedenlerine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde tazminat isteğinde bulundukları anlaşılmaktadır. Öte yandan, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 11.4.1990 gün ve 1990/1–152, 1990/236 sayılı kararında vurgulandığı gibi, davada dayanılan maddi olaylar bakımından birkaç hukuki nedenin bir arada gösterilmesinde ilke olarak usul ve yasaya aykırı bir yön yoktur. Hukuki sebeplerden bir tanesinin diğer hukuki sebebin incelenmesine olanak verir niteliği bulunduğu sürece önem ve lüzum derecesine göre birden fazla hukuki sebep aynı davada inceleme ve araştırma konusu yapılabilir....

                in yaşamakta olduğu ve gayrimenkulün muvazaa ile veya bir hukuki işlem eksikliği ile iptalinin sağlanmasında davacının şimdilik bir hukuki menfaatinin bulunmadığını belirterek davanın husumetten reddini savunmuştur. Davalı ...; açılan davayı kabul etmediğini beyan etmiştir. Davalı ...; davaya cevap vermemiştir. Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere göre; muris muvazaasına dayalı olarak açılacak tapu iptali ve tescili davalarında dava açmakta hukuki yararı bulunan ve mirasçı sıfatına sahip olan kimselerin davacı olabilecekleri, somut olayda satışı gerçekleştiren ...'in henüz yaşamakta olduğu, vefat etmediği ve bu durumda davacının husumet ehliyetinin bulunmadığı anlaşıldığından davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava; ehliyetsizlik ve muvazaa hukuksal nedenlerine dayalı olarak tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir....

                  -K A R A R- Dava, ehliyetsizlik ve muris muvazaası hukuksal nedenlerine dayalı tapu iptali ve terekeye iade, olmazsa tenkis isteğine ilişkindir. Mahkemece, mirasbırakanın temlik tarihinde ehliyetli olduğu, muris muvazaasına ilişkin şekil şartlarının gerçekleşmediği, tenkis ve iade yönünden verilen red Yargıtay'ca kararının onandığı, bu nedenle davalı lehine usulü kazanılmış hak doğduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Hemen belirtilmelidir ki, hükmüne uyulan bozma ilamı doğrultusunda işlem yapılarak temlik tarihinde mirasbırakanın hukuki ehliyetinin bulunduğunun Adli Tıp Kurumu raporu ile tespit edilmek ve taşınmaz mirasbırakan tarafından davalıya bağış suretiyle devredildiği için 01.04.1974 tarih 1/2 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararının uygulama yeri olmadığı gözetilerek ehliyetsizlik ve muris muvazaası iddiaları yönünden tapu iptali ve tescil isteği ile ilgili yazılı şekilde karar verilmesi doğrudur....

                    Hemen belirtilmelidir ki, 6100 sayılı HMK’nın 33. (1086 sayılı HUMK 76.) maddesi hükmü uyarınca olayları bildirmek taraflara hukuki nitelendirmeyi yapmak ve ona uygun yasal düzenlemeyi tayin ve tespit ederek uygulamak mahkemeye aittir. Eldeki davada, iddianın ileri sürülüş biçimi, dava ve cevaba cevap dilekçesinin içeriği birlikte değerlendirildiğinde, davacının, ehliyetsizlik ve muris muvazaası hukuksal nedenlerine dayalı tapu iptali ve tescil isteğinde bulunduğu anlaşılmaktadır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 11.4.1990 gün ve 1990/1–152, 1990/236 sayılı kararında vurgulandığı gibi, davada dayanılan maddi olaylar bakımından birkaç hukuki nedenin bir arada gösterilmesinde ilke olarak usul ve yasaya aykırı bir yön yoktur. Hukuki sebeplerden bir tanesinin diğer hukuki sebebin incelenmesine olanak verir niteliği bulunduğu sürece önem ve lüzum derecesine göre birden fazla hukuki sebep aynı davada inceleme ve araştırma konusu yapılabilir....

                      UYAP Entegrasyonu