Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece 26/11/2020 tarihli gerekçeli kararda, ehliyetsizlik istemi yönünden herhangi bir açıklamaya yer verilmemiş, Dairece verilen 10/10/2019 tarih ve 2018/1506 Esas ve 2019/1011 Karar sayılı kaldırma kararı sonrasında gabin iddiası açısından değerlendirme yapıldığı belirtilmiş, gabin iddiası yönünden davanın terditli olarak açıldığı gerekçesi ile davacının bedel farkı isteminin kabulüne karar verilmiş, ancak gabin iddiasına yönelik olarak tapu iptali ve tescil talebinin neden kabul görmediği açıklanmamıştır....

Mahkemece, davacının ehliyetsizlik ve hile hukuksal nedenlerine dayalı iptal ve tescil isteği yönünden davanın reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak davacının taraf muvazaasına dayalı tapu iptali ve tescil isteği yönünden eksik inceleme sonucu karar verilmiştir. Şöyleki davalı 13.12.2007 havale tarihli cevap dilekçesinde ; iddiaların doğru olmadığını, davacının annesinden intikal eden payını bedelini ödeyerek satın aldığını, daha sonra sorun çıkarması üzerine satın alınan hissenin aynı bedel karşılığında iade edildiğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Davacı ise cevaba cevap dilekçesinde; 4/16 paydan kendisine isabet eden payı bedelsiz olarak...'ye temlik ettiği halde ...'nin daha az olan payı kendisine bedeli karşılığında sattığını iddia etmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil K A R A R Davada; davacı, zilyetliğe dayanmadığına, taraflar arasındaki uyuşmazlık hata ve hile ve ehliyetsizlik nedenlerine dayanarak vukuu bulan temliki tasarrufun iptali ile taşınmazın tesciline ilişkin bulunduğuna göre, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yüksek Yargıtay (1.) Hukuk Dairesinin görevi cümlesinden bulunmakla gereği için dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 04.07. 2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      Dosya içeriği ve toplanan delillerden; mirasbırakan 1934 doğumlu ...’in 11.11.2015 tarihinde ölümü ile davacı çocukları ...ile dava dışı oğlu ...’in mirasçı olarak kaldığı, davalı ...’nın ...’în eşi olduğu, mirasbırakanın 1297 ada 7 parsel sayılı 381m2 miktarlı arsa nitelikli taşınmazdaki 139/381 payını 26.08.2011 tarihli ölünceye kadar bakma akdi ile davalı gelinine devrettiği, Adli Tıp Kurumu 4. İhtisas Kurulu 26.03.2018 tarihli raporunda mirasbırakanın temlik tarihinde fiil ehliyetini haiz olduğunun belirlendiği anlaşılmaktadır. Hemen belirtilmelidir ki ; Adli Tıp 4. İhtisas Kurulu’nun mirasbırakanın işlem tarihinde fiil ehliyetine haiz olduğuna ilişkin raporu ve mirasçı tarafından mirasçı olmayan kişiye karşı ehliyetsizlik hukuksal nedenine dayalı olarak miras payı oranında açılan tapu iptali ve tescil davasının dinlenme olanağı bulunmadığı da gözetilmek suretiyle ehliyetsizlik iddiasına dayalı olarak açılan davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır....

        Davalı, hile iddiası bakımından 1 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiğini, iddianın yazılı delille ispatı gerektiğini, satış bedelinin ödendiğinin resmi akitten anlaşıldığını belirterek davanın reddini savunmuştur. İlk Derece Mahkemesince, hile (aldatma) iddiasına dayalı eldeki davanın hak düşürücü süre çerisinde açıldığı ve hile (aldatma) olgusunun sabit olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile talep doğrultusunda bedele hükmedilmiş; davalının istinafı üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Karar, davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...’un raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi _K A R A R_ Dava, hukuki ehliyetsizlik ve hile nedenlerine dayalı tapu iptali ve tescili istemine ilişkin olup, hüküm de asliye hukuk mahkemesince verildiğinden, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 14.maddesi gereğince temyiz incelemesi 1.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına gönderilmesine, 15.03.2010 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

            Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, hile hukuksal nedenine dayalı açılan tapu iptali ve tescil ile tazminat istemine ilişkindir. 3.2. İlgili Hukuk 3.2.1. Hile (aldatma), genel olarak bir kimseyi irade beyanında bulunmaya, özellikle sözleşme yapmaya sevk etmek için onda kasten hatalı bir kanı uyandırmak veya esasen var olan hatalı bir kanıyı koruma yahut devamını sağlamak şeklinde tanımlanır. Hatada yanılma, hilede ise yanıltma söz konusudur. 6098 s. Türk Borçlar Kanunu’nun (TBK) 36/1. maddesinde açıklandığı üzere taraflardan biri diğer tarafın kasıtlı aldatmasıyla sözleşme yapmaya yöneltilmişse yanılma (hata) esaslı olmasa bile aldatılan taraf için sözleşme bağlayıcı sayılamaz. Değinilen koşulların varlığı halinde aldatılan taraf hakkını kullanmak suretiyle hukuki ilişkiyi geçmişe etkili (makable şamil) olarak ortadan kaldırabilir ve verdiği şeyi geri isteyebilir. 3.2.2. Hile her türlü delille ispat edilebileceği gibi iptal hakkının kullanılması hiç bir şekle bağlı değildir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacılar vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'nin raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, ehliyetsizlik ve vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenlerine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL,TAZMİNAT Taraflar arasında görülen davada; Davacı ile davalı kardeş olup, aralarında düzenlenen 19.06.2003 tarihli protokol gereğince çekişme konusu miras bırakanları babalarından intikal eden 80 ada 83, 67 ada 58, 11 ada 12 ve 8 ada 29 nolu parsellerin davalıya, 59 ada 19,61 ada 21 ve 9 ada 4 nolu parseldeki 3/5 payın da kendisine verilmesinin kararlaştırıldığını ve tapuda işlem yapıldığını, ancak kendisinin hasta ve rahatsız olup, davalının bu durumundan faydalandığını,davalı adına protokol gereğince tescil edilen taşınmazların imar planı içerisinde ve kendisine verilen parsellerden 10 kat daha değerli olduklarını, davalının medeni hakları kullanma ehliyetinden yoksun olduğunu bilerek kendisini zarara uğrattığını ileri sürerek, tapu iptal ve tescil olmazsa tazminat isteminde bulunmuştur. Davalı, davanın reddini savunmuştur....

                  Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Asıl dava, tapuda vekil eliyle gerçekleştirilen temliki tasarruf hakkında, vekâletin hile ile alındığı iddiası ile açılan tapu iptal ve tescil istemine; karşı dava elatmanın önlenmesi istemine ilişkindir Uyuşmazlığın çözümünde öncelikle vekâletin hile ile alındığı iddiası ile açılan tapu iptal ve tescil konusu inceleneceğinden 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 60/3. maddesi gereğince, Yargıtay Büyük Genel Kurulunun Hukuk Dairelerinin işbölümünü düzenleyen 02/07/2021 tarihli ve 2021/211 sayılı Kararına ve davanın açıklanan niteliğine göre temyiz inceleme görevi Yargıtay 1. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Ne var ki; 1. Hukuk Dairesince de görevsizlik kararı verildiğinden 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 60. maddesine göre görevli Dairenin belirlenmesi için dosyanın Yargıtay Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna sunulması gerekmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu