Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı ..., düzeltme işlemi sırasında kendisine ait taşınmazın yüzölçümünün eksildiği ve eksikliğin davalıya ait taşınmazdan kaynaklandığı iddiasına dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava; 3402 sayılı ... Kanunu’nun 41. maddesi uyarınca yapılan düzeltme işleminin iptali istemine ilişkindir. ...’nün 24.01.2013 tarih ve 2 sayılı düzeltme kararı ile, tapuda davacı ... adına kayıtlı olan 179 ada 196 parsel sayılı taşınmazın 189,26 metrekarelik bölümünün, davalı ... adına kayıtlı 179 ada 33 parsel sayılı taşınmaza eklenmesine karar verilmiş, yapılan düzeltmenin Hazineye bildirilmesi üzerine ... tarafından süresi içinde düzeltme kararının iptali talep edilmiştir. Davalı ..., 16.07.2014 tarihli ilk celsede, “Hazineden 180,00 metrekarelik yeri istemiyorum” şeklinde beyanda bulunmuş ve bu beyanı imzası ile tasdik edilmiştir....

    Davacı ..., düzeltme işlemi sırasında kendisine ait taşınmazın sınırının yanlış belirlendiğini, böylece taşınmazın yüzölçümünün de azaldığını ileri sürerek, düzeltme işleminin iptali istemiyle Sulh Hukuk Mahkemesinde dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda mahkemenin görevsizliğine, görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğuna karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece, davanın mülkiyete ilişkin olduğu kabul edilmek suretiyle yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de; varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Davacı ..., 26.11.2015 tarihinde harçlandırdığı dava dilekçesi ile düzeltme işlemi sırasında kendisine ait taşınmazın sınırının yanlış belirlendiğini ve taşınmazın yüzölçümünün azaldığını ileri sürerek, düzeltme işleminin iptali istemiyle Sulh Hukuk Mahkemesinde dava açmıştır....

      SONUÇ VE GEREKÇE: Dava konusu taşınmazlarda, T7 tarafından yapılan ifraz işleminin iptali ve taşınmazların tesis kadastrosunda belirlenen yüzölçümü ile tescili talebiyle açılan davanın yargılaması sonunda; davanın kabulüne karar verilmiş ise de; dava konusu taşınmazlarda uygulama kadastrosu öncesinde, maliklerince kat irtifakı kurulması nedeniyle 34.600 m² yüzölçümündeki kök 621 parselin, ifraz işlemi ile 201 ada 1, 202 ada 1 ve 203 ada 1 parsele ayrıldığı, 2015 yılında yapılan uygulama kadastrosu sonunda teknik sistemin (TAKBİS) izin vermemesi nedeniyle 201 ada 1 ve 203 ada 1 parsellerin tescilinin yapılamadığının anlaşılması ve tapu maliklerince tescil işleminin iptali yada parsellerin eski hale döndürülmesinin talep edilmesi üzerine, T7 Urla Birimince 3402 Sayılı Yasanın 41.maddesi gereğince düzeltme işlemi ile dava konusu taşınmazlarda yapılan ifraz işleminin iptal edilmesi karşısında; dava konusu taşınmazlarla ilgili düzeltme kararının iptali talebiyle açıldığı belirtilen (ilgili dosya...

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 27.06.2011 gününde verilen dilekçe ile 3402 sayılı Kanununun 41. maddesi uyarınca yapılan düzeltme işleminin iptali istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 21.10.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 41.maddesi uyarınca yapılan düzeltme işleminin iptali isteğine ilişkindir. Davalı, davanın reddini savunmuştur....

        DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SEBEPLER: Dava; 3402 Sayılı Yasanın 41. maddesi uyarınca Kadastro Müdürlüğü tarafından yapılan düzeltme işleminin iptali istemine ilişkindir. Kadastro Müdürlüğünce yapılacak düzeltme işlemlerinin ilgililere tebliğinden sonra ilgililerin Sulh Hukuk Mahkemesine 30 gün içinde açacakları davada düzeltme işlemi yararına olan kişi yada kişiler hasım gösterilerek işlemin iptali istenebilir. Düzeltme işleminin Kadastro Müdürlüğünce re'sen yapılması yada düzeltme işlemi ile lehine sınır değişikliği yapılan bir kişinin bulunmaması halinde husumet düzeltmeyi yapan Kadastro Müdürlüğüne yöneltilmelidir....

        Dava; 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 41. maddesine göre yapılan düzeltme işleminin iptali istemine ilişkindir. 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 41. maddesine göre yapılan düzeltme işlemlerine karşı düzeltme kararının tebliğinden itibaren 30 günlük süre içerisinde itirazda bulunulmaması halinde düzeltme işlemi kesinleşir. Anılan maddede, düzeltmenin kesinleşmesinden sonra genel hükümlere göre dava açılamayacağına ilişkin bir düzenleme bulunmamaktadır. Somut olayda Kadastro Müdürlüğünce davacı Hazine'ye düzeltme işleminin 30/04/2012 tarihli yazı ile bildirildiği ve bu yazının 14/05/2012 tarihinde milli emlak şefliğine ulaştığı dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Dava, dava dilekçesinin 31/07/2012 tarihinde mahkeme esas defterine kaydının yapılması suretiyle açılmıştır. Bu durumda Sulh Hukuk Mahkemesinde 30 günlük dava açma süresinin geçtiği, başka bir ifadeyle düzeltme işleminin kesinleştiği kuşkusuzdur....

          Maddesi uyarınca yapılan düzeltme işleminin iptali istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 21.10.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili, davalı vekili ve feri müdahiller tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 41.maddesi uyarınca yapılan düzeltme işleminin iptali isteğine ilişkindir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, dava reddedilmiş ancak yargılama aşamasında görüşüne başvurulan bilirkişi raporu doğrultusunda düzeltme yapılmıştır....

            Yapılacak düzeltme ile mülkiyet aktarımına neden olunmamaktadır. Kuşkusuz, mülkiyet aktarımına neden olan hatalar için çözüm açılacak tapu iptali ve tescil davasıdır. Kadastro müdürlüğünün re’sen veya ilgililerin başvurusu üzerine yapacağı açıklanan düzeltme işlemlerini ilgililere tebliğinden sonra, ilgililerin sulh hukuk mahkemesine 30 gün içinde açacakları davada, düzeltme işlemi yararına olan kişi ya da kişiler hasım gösterilerek işlemin iptali istenebilir. Düzeltme işleminin kadastro müdürlüğünce re’sen yapıldığı durumlarda müdürlüğe karşı da dava yöneltilmelidir. Eldeki davada da kadastro müdürlüğünün 15.2.2006 tarihli işlemi ile 55, 58 ve 63 parsel sayılı taşınmazlarda tersimat hatası bulunduğu gerekçesi ile düzeltme yapılmıştır. Yapılan düzeltme işlemi ile 63 sayılı parselin yüzölçümü artırılmış, dava da taşınmazın maliki Hazine'ye karşı açılmıştır....

              Tuğtekin adına kayıtlı olan 634 ve 636 parsel sayılı 142,59 ve 3.208,77 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar 144,74 ve 1933,41 metrekare yüzölçümlü olarak belirlenerek tapu kaydında düzeltme yapılmıştır. Davacılar ... ve..., düzeltme işlemi sırasında kendilerine ait taşınmazların sınırının yanlış belirlendiği iddiasına dayanarak düzeltme işleminin iptali istemiyle dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece, ... Müdürlüğünce yapılan düzeltme işleminin hukuka uygun olduğu gerekçesiyle yazılı şekilde karar verilmiş ise de, hükme esas alınan bilirkişi raporunu düzenleyen teknik bilirkişiler .... ile ...'nın davaya konu edilen düzeltme işlemlerinin ifasında da görev aldıkları anlaşılmaktadır. ......

                Dava, 3402 Sayılı Yasanın 41. maddesine dayanılarak yapılacak yüzölçümü düzeltilmesi işleminin iptaline ilişkindir....

                  UYAP Entegrasyonu