"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından borçlu aleyhine 25.06.2015 tarihinde genel haciz yoluyla ilamsız takip başlatıldığı, borçlunun 26.06.2015 tarhinde dosya borcunun tamamını ödediği, alacaklının 10.07.2015 tarihinde icra müdürlüğüne başvurarak, tahsilatın banka hesabına gönderilmesini talep ettiği, icra müdürlüğünce; ödeme emri tebligat parçası dönmediğinden alacaklının talebinin şimdilik reddi yönünde işlem tesis ediliği, alacaklının icra memurluk işleminin iptali talebiyle icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece şikayetin kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır....
-TL, yine davalı şirket hesabına ... tarihinde ...-TL ve davacı yanın isteği üzerine ... hesabına ... tarihinde ...-TL olmak üzere toplam ......
satıcıdan tahsil edilmek üzere fatura düzenlenerek her bir satıcının cari hesabına işlenmekte olduğunu, davalı ... ile davacı şirket arasında belirsiz süreli “......
İcra Dairesi'nin E. 2020/2670 sayılı dosyası ile 2020 yılı Temmuz ve Ağustos ayı kira alacağına ilişkin icra takibi yapıldığını, kira borcunu davacının banka hesabına ödediğini, takip konusu yapılan aylara ilişkin borçların ödendiğine ilişkin dekontları sunmak sureti ile itiraz ettiğini, davacının kira alacaklarını devamlı surette banka hesabına yatırdığını, mecura ait 2015 yılından beri ödediği kiraların tamamını davacı adına İş Bankası Uşak Şubesi hesabına ödediğini, hesap dökümleri istenildiğinde kira miktarının yapılan ödemeler ile ilgili durumun ortaya çıkacağını, 2015 yılından beri davacının İş Bankası Uşak Şubesi hesabına ödediği kiralara ve miktarlarına da herhangi bir itirazda bulunmadan tahsil ettiğini, 2019 yılı kira bedelinin aylık 1.150,00 TL olduğunu ve bu rakam üzerinden kiraları ödediğini, 2020 yılı kirasının ise aylık 1.250 TL olup bu miktar üzerinden de kira borçlarını ödediğini ve ödeme dekontlarını da ilgili icra dosyasına sunduğunu, bu nedenle aleyhine açılan...
Dosya kapsamından, davacının davalı bankanın müşterisi olduğu, davacının bankanın Sultanbeyli Şubesi nezdinde vadesiz tasarruf mevduatı hesabının bulunduğu, dava dışı 3....
Bilirkişi rapor ve ek raporunun ayrıntılı ve denetime elverişliği olduğu anlaşılmakla, bilirkişi rapor ve ek raporunun bir bütün olarak, hukuki değerlendirmeler mahkememize ait olmak üzere dosya kapsamında karar vermeye uygun olduğu değerlendirilmiştir. İddia, savunma, dosya kapsamında toplanan deliller ve alınan bilirkişi rapor ve ek raporunun bir bütün olarak değerlendirilmesinde; .... İcra Müdürlüğü'nün ... esas sayılı dosyası ile davacı alacaklı ... ...Şirketi tarafından, davalı borçlu ... Lojistik Ticaret Anonim Şirketi aleyhine kargo taşıma işinden kaynaklı faturalara dayalı alacak talebiyle 15/04/2019 tarihinde 4.236,33-TL asıl ve toplam alacak üzerinden ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin borçluya 17/04/2019 tarihinde tebliğ olduğu, 19/04/2019 tarihinde takibe, 4.063,60 TL asıl ve ferilere itiraz edilmesi üzerine takibin durduğu, itiraz dilekçesinin alacaklı tarafa tebliğine ilişkin bir kayıt ve belgenin dosya içerisinde olmadığı anlaşılmıştır....
İcra ve İflas Kanunu'nun 269/c maddesine göre borçlu akdi reddetmeyip kiranın ödendiğini veya sair bir sebeple istenemeyeceğini bildirerek itiraz etmiş ise, itiraz sebeplerini ve isteğini noterlikçe re'sen tanzim veya imzası tasdik edilmiş veya alacaklı tarafından ikrar olunmuş bir belge ile ispat etmeye mecburdur. Somut olayda, davalı borçlu itiraz dilekçesinde, kira sözleşmesini ve sözleşmedeki imzasını reddetmeyip, borca, uygulanan faiz oranına ve faize itiraz etmiştir. Davalı borçlu tarafından borcun ödendiği İİK'nun 269/c maddesindeki belgelerden biriyle ispatlanamamıştır....
İcra Müdürlüğünün 2008/3935 sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını, dosyanın iki kez işlemsiz kalması nedeniyle işlemden kaldırılarak yenilendiğini ve esasın 2019/8344 olduğunu, icra dairesinin 21/08/2019 tarihinde dosya borcunu hesapladığını ve iki ayrı hesap tablosu çıkardığını, borcun 39.776,70 ve 5.099,30 TL olarak hesaplandığını, 07/10/2019 tarihinde icra müdürlüğüne başvurarak dosya hesabının yeniden yapılmasını talep ettiklerini, icra dairesince faiz oranının yıllık %13,50 olarak kabul edilerek yeniden hesap yapıldığını ve borcun müvekkili tarafından 17/10/2019 tarihinde ödendiğini, dosyadaki hacizlerin de kaldırıldığını, ancak daha sonra bakiye borcun 33.459,46 TL olarak hesaplanarak res'en hacizlerin tekrar konulmasına karar verildiğini, icra müdürlüğünün dosya infaz olduktan sonra tekrar bakiye borç hesaplaması ve hacizleri tekrar uygulamasının yerinde olmadığını, çıkarılan 33.459,46 TL bakiye borcun doğru olmadığını belirterek, 22/10/2019 tarihli bakiye borç hesabına itiraz...
Sigorta İtiraz Hakem Heyeti tarafından başvuranın soyut iddiası dışında,somut ve kabul edilebilir bir kanıt ve belge sunulmadığı anlaşıldığından kararda yazılı gerekçelerle başvurunun reddine karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik bulunmadığından yerinde görülmeyen itirazın reddine dair karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir. 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 14. maddesi (2) numaralı fıkrasının (a) bendine göre “sigortalının tespit edilememesi durumunda kişiye gelen bedensel zararlar” için Güvence Hesabına başvurulabilir....
-K A R A R- Davacı vekili, davalı kooperatifin müvekkili aleyhine toplam talep miktarı 23.713,28 TL olan iki icra takibi başlattığını, süresinde itiraz edilmediğinden takiplerin kesinleştiğini, ağır ceza mahkemesinin kesinleşmiş kararı ile takibe konu senetlerin müvekkiline hileli olarak imzalatıldığının tespit edildiğini, zira söz konusu senetlere dayanak teşkil eden kredinin davalının 1999 yılında ekonomik olarak zor durumda olması nedeniyle doğrudan davalının hesabına yatırıldığını, müvekkilinin krediden faydalanmadığını, daha önce kredi sağlayıcısı banka tarafından yapılmış iki takibin de senetteki imzanın müvekkiline ait olması nedeniyle itiraz edilmeden kesinleştiğini, krediden davalının faydalanmış olması nedeniyle borcu da onun ödemesinin doğru olduğunu savunarak, davaya konu iki icra takibinin iptali ile müvekkilinin 23.713,28 TL borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....