Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı, eğlence bahanesi ile davalı firma elemanlarının, hediye tatil kazandığından bahisle düzenlemiş oldukları tanıtım toplantısı sonucunda 7.6.2003 tarihli devre tatil sözleşmesini imzaladığını, ancak tatil hakkını kullanmadığını, tesisin yapı kullanım izninin bulunmadığını belirterek, sözleşmenin feshi ile, ... olduğu bedelin iadesi istemiyle eldeki davayı açmış, davalı ise devre tatil 2010/7585-2011/7780 sözleşmesinin kapıdan satış şeklinde yapılmadığını, davacının tesisleri bizzat görerek sözleşmeyi imzaladığını savunmuştur. Dosyaya ibraz edilen Kuşadası Belediyesinin 4.10.2007 tarihli yazısında, Prestij clup adı altında işletilen alana ait taşınmaza 1999 yılında, 2126,68 metrekare apart konut, cafeterya ve idari bina için 2001 yılında 720 metrekarelik otel için ve 2004 yılında ise 3321,18 metrekarelik apart için ruhsat verildiğini, bu bölümlerden 720 metrekarelik kısmına yapı kullanma izin belgesi verildiğini bildirmiştir....

    Davacı ödediği devre tatil sözleşmesi bedelinin tahsili istemiyle 07.03.2011 tarihinde eldeki davayı açmış, davalı ise cayma hakkı süresinin sözleşmenin tesiste imzalandığı tarihte başladığını, cayma hakkının kullanım süresinin geçtiğini savunmuş, mahkemece dava açıldığı tarihte henüz kullanım süresi başlamadığından erken açıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir. Taraflar arasındaki devre tatil sözleşmesi 16.08.2010 tarihinde imzalanmış ;sözleşmede kullanım dönemi 33. Hafta Güneş 1.Dönem, kullanım başlangıç tarihi 13.08.2011 olarak kararlaştırılmış olup dosya içeriğinden davacının davalıya ait tesislerden hiç faydalanmadığı, sözleşmeye bağlı bir kullanım bulunmadığı anlaşılmıştır....

      Davacı, eğlence bahanesi ile davalı firma elemanlarının, hediye tatil kazandığından bahisle düzenlemiş oldukları tanıtım toplantısı sonucunda 13.08.2005 tarihli devre tatil sözleşmesini imzaladığını, tesisin kullanıma hazır halde kendisine tesliminin yapılmadığını, yapı kullanım izin belgesi olmadığını belirterek, sözleşmenin feshi ile, sözleşme nedeniyle verilmiş olan bonolardan dolayı borçlu olmadığının tespiti istemiyle eldeki davayı açmış, davalı ise devre tatil sözleşmesinin kapıdan satış şeklinde yapılmadığını, davacının tesisleri bizzat görerek sözleşmeyi imzaladığını, tatil hakkından faydalandığını, süresinde cayma hakkını kullanmadığını savunmuştur. Davacı ile davalı arasında imzalanan devre tatil sözleşmesine konu tesise ait olduğu bildirilen benzer dosyalara ibraz edilen ......

        Asliye Hukuk Mahkemesi'nin (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla) 21/11/2019 Tarih - 2019/742 Esas - 2019/1442 Karar sayılı kararı ve tüm dosya kapsamı. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: ASIL DAVA; 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 50. maddesi gereğince imzalanan devre tatil sözleşmesinin haklı nedenle feshi ve bakiye kullanım devresine ait devre tatil bedeli ile asıl davalıya ödenen zorunlu yenileme payı alacağının istirdaten tahsili; karşı dava ise; taraflar arasındaki sözleşmenin 6098 sayılı TBK'nın 138. maddesi gereğince uyarlanmasına, karar verilmesi istemidir....

        Asliye Hukuk Mahkemesi'nin (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla) 21/11/2019 Tarih - 2019/748 Esas - 2019/1443 Karar sayılı kararı ve tüm dosya kapsamı. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: ASIL DAVA; 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 50. maddesi gereğince imzalanan devre tatil sözleşmesinin haklı nedenle feshi ve bakiye kullanım devresine ait devre tatil bedeli ile asıl davalıya ödenen zorunlu yenileme payı alacağının istirdaten tahsili; karşı dava ise; taraflar arasındaki sözleşmenin 6098 sayılı TBK'nın 138. maddesi gereğince uyarlanmasına, karar verilmesi istemidir....

        T2 ASIL DAVA : Devre Tatil Sözleşmesinin Feshi ve Bakiye Kullanım Devresine Ait Devre Tatil Bedeli ile Asıl Davalıya Ödenen Zorunlu Yenileme Payı Alacağının İstirdaten Tahsili KARŞI DAVA : Taraflar Arasındaki Sözleşmenin 6098 Sayılı TBK'nun 138. Maddesi Gereğince Uyarlanması KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 11/12/2020 Bolu 2.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla) 2019/1089 Esas. 2020/243 Karar sayılı dosyasından verilen 05/03/2020 tarihli karara karşı davalı / karşı davacı vekilince istinaf talebinde bulunulması üzerine dosyanın Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesine gönderildiği, 7....

          Davacı, ailesi ile tatile çıktığı dönemde Kuşadası'nda bir otelde şov amaçlı gösterimden sonra, davalı şirket elemanlarınca aldatıcı vaad ve taahhütler ile psikolojik baskı uygulayarak 21.06.2007 tarihli devre tatil sözleşmesini imzaladığını, ancak tatil hakkını hiç kullanmadığını, tesisin kullanıma hazır halde kendisine tesliminin yapılmadığını belirterek, sözleşmenin feshi ile, ödemiş olduğu bedelin iadesi istemiyle eldeki davayı açmış, davalı ise devre tatil sözleşmesinin kapıdan satış şeklinde yapılmadığını, davacının tesisleri bizzat görerek sözleşmeyi imzaladığını ve tatil hakkını kullandığını savunmuştur. Davacı ise, konaklama belgesi olarak imzalanan belgenin tüm tatilcilere promosyon amaçlı olarak kullandırılan tatile ilişkin olduğunu, bu kullanımın sözleşmeye bağlı kullanım olmadığını bildirmiştir. Gerçekten de, sözleşmede kullanım dönemi 25. Hafta olarak yazılı olduğu halde, konaklama belgesindeki kullanım 01.09.2007-09.09.2007 dönemine aittir....

            Davacı, davalı firma elemanlarının gezi sırasında yanına gelerek bedava tatil vaadi ile kandırarak aldatıcı vaad ve taahhütler ile psikolojik baskı uygulayarak 07.08.2009 tarihli devre tatil sözleşmesini imzaladığını, sözleşmenin şirketi temsile yetkili kişiler tarafından imzalanmadığını,devre tatil hakkını hiç kullanmadığını belirterek, sözleşmenin feshi ile, ... olduğu bedelin 2012/9060-11380 iadesi istemiyle eldeki davayı açmış, davalı ise devre tatil sözleşmesinin kapıdan satış şeklinde yapılmadığını, davacının tesisleri bizzat görerek sözleşmeyi imzaladığını ve cayma hakkını 10 günlük yasal süre içinde kullanmadığını savunmuştur. Taraflar arasında imzalanan sözleşmede kullanım dönemi 43. Hafta Sarı I. Dönem olarak yazılı olduğu halde, dosya içeriğinden davacının davalıya ait tesislerden hiç faydalanmadığı,sözleşmeye bağlı bir kullanım bulunmadığı anlaşılmaktadır....

              Davacı, ailesi ile tatile çıktığı dönemde kuşadasında bir otelde şov amaçlı gösterimden sonra, davalı şirket elemanlarınca aldatıcı vaad ve taahhütler ile psikolojik baskı uygulayarak 13.8.2005 tarihli devre tatil sözleşmesini imzaladığını, ancak tatil hakkını hiç kullanmadığını, tesisin kullanıma hazır halde kendisine tesliminin yapılmadığını belirterek, sözleşmenin feshi ile, ödemiş olduğu bedelin iadesi istemiyle eldeki davayı açmış, davalı ise devre tatil sözleşmesinin kapıdan satış şeklinde yapılmadığını, davacının tesisleri bizzat görerek sözleşmeyi imzaladığını savunmuştur. Davacı ile davalı arasında imzalanan devre tatil sözleşmesinde devre tatile konu tesisin 145-146 parsel üzerinde bitmiş, 154 parsel üzerinde yapımı bitmiş tesis olduğu açıklanmıştır. Kuşadası Belediyesi'nin mahkemeye hitaben gönderdiği yapı kullanım belgesinde 720 metrekarelik otel bölümüne ilişkin olduğu anlaşılmaktadır....

                Davacı, davalılar ile imzaladığı devre tatil sözleşmesinden cayılması nedeniyle sözleşmenin feshi ile ödediği bedelin tahsili istemiyle eldeki davayı açmıştır....

                UYAP Entegrasyonu