Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/1296 KARAR NO : 2021/1734 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 25/03/2021 NUMARASI : 2020/599 ESAS - 2021/237 KARAR DAVA KONUSU : Devre Tatil Sözleşmesinin Feshi - Alacak KARAR : Mahkemece yapılan yargılama sonucunda verilen karara karşı, süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dava dosyası incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü....

İddianın ileri sürülüş biçimine ve dosya kapsamına göre, dava, ön ödemeli konut satış sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. HSK'nın 564 ve 586 sayılı İstanbul Bölge Adliye Mahkemeleri işbölümüne ilişkin kararı gereğince "6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunda düzenlenen abonelik, eser, taşıma, sigorta, bankacılık sözleşmeleri dışındaki sözleşmelerden (devre mülk, devre tatil, paket tur, kapıdan satış gibi) kaynaklanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar"a karşı istinaf inceleme görevinin 18., 19. veya 46. Hukuk Dairesi'ne ait olduğu belirlendiğinden, dairemizin bu istinaf başvurusunu incelemeye görevli olmadığı anlaşılmakla, aşağıdaki şekilde karar verilmiştir. K A R A R : Yukarıda açıklanan gerekçelerle; 1- Dairemizin GÖREVSİZLİĞİNE, 2- Dava dosyasının İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 18. 19. veya 46....

Noterliği'nin 04.10.2022 Tarihli 12691 yevmiye numaralı ihtarın keşide edilerek, “Devre Tatil ve Uzun Süreli Tatil Hizmeti Sözleşmeleri Yönetmeliği” nin 10- 1 maddesi gereği davalı ya ile kurulması arzu edilen sözleşmesel ilişkiden / Devre Tatil ve Uzun Süreli Tatil Hizmeti Sözleşmesinden cayıldığı, ödenmiş bulunan 58.900,00 TL bedelin iade edilmesi gerektiği davalıya ihtar ve tebliğ edildiğini, davalıya ihtarname tebliğ edilmesine rağmen davalı tarafından gösterilmesi gereken irade gösterilmediğini ve bu sebeple dava şartı zorunlu atabulucuk faaliyeti kapsamında görüşmeler gerçekleştirildiğini, davalı ile anlaşma sağlanamadığını, davalı ile Devre Tatil ve Uzun Süreli Tatil Hizmeti Sözleşmesinden caydığının kabulü ile, davalı yana ödenen 58.900,00 TL bedelin, davalının temerrüde düşürüldüğü 08.10.2022 tarihinden itibaren işleyecek temerrüt faizi ile birlikte vekil eden davacıya ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir....

KARAR Davacı, davalı ile aralarında 3.8.2002 tarihli ve 10 yıl süreli devre tatil sözleşmesi imzalandığını, tesislerde bir dönem tatil yaptığını, tesislerin vaadedilen nitelikte olmadığı gibi, sözleşmede belirtilen üyelik sertifikası ve üyelik kartlarının ihtarla istenmesine rağmen gönderilmediğini ve kandırıldığını bildirip sözleşmenin feshine, ödediği 6.000 YTL'nin ve bunun %10'u olan 600 YTL cezanın faizi ile tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davacının tatil hakkını kullandığını ve uzun süre geçtikten sonra cayma hakkını kullanmasının mümkün olmadığını bildirip, davanın reddini savunmuştur. Mahkamece davanın kısmen kabulü ile ödenen bedelin davalıdan tahsiline, ceza tazminatı isteminin reddine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Devre tatil sözleşmeleri BK.nun 19/1 maddesine dayanılarak sözleşme özgürlüğü prensibi içerisinde yapılan sözleşmelerdir....

    Taraflar arasındaki hukuki ilişkinin devre mülk sözleşmesi niteliğinde olması davacının 6502 sayılı Kanun'un 3/1- k maddesi gereğince tüketici sıfatını taşıması, davalıların da aynı Kanun'un 3/1- ı-i maddeleri uyarınca satıcı-sağlayıcı olması nedeniyle, taraflar arasındaki uyuşmazlıkta tüketici mahkemeleri görevlidir. 6502 sayılı Kanun'un ''Devre Tatil Ve Uzun Süreli Tatil Hizmeti Sözleşmeleri'' başlıklı 50.maddesi aşağıdaki gibidir: "(1) Devre tatil sözleşmesi, bir yıldan uzun süre için kurulan ve tüketiciye bu süre zarfında birden fazla dönem için bir veya daha fazla sayıda gecelik konaklama imkânı veren sözleşmelerdir. (2) Devre tatil sözleşmeleri ile sağlanan hakkın şahsi veya ayni bir hak olması bu maddenin uygulanmasını engellemez....

    İntifa senedinin cüzü niteliğinde olduğu kararlaştırılan ve taraflar arasında uzun süre ihtilafsız şekilde uygulanan “Apart Suitleri Kullanma Esasları ve Şartları” başlıklı sözleşme hükümleri de taraflar için bağlayıcı niteliktedir. Adı geçen sözleşmenin 3. maddesine göre teslim tarihinden itibaren her yıl için 1575 Dolar kullanım bedeli ödeneceği ve takip eden her yıl için bu bedele %5 artış yapılacağı öngörülmüş olduğundan davalının istemiş olduğu 2001-2002 ve 2007/9800-12239 2003 yıllarına ait 7655 Dolar kullanım bedeli, aynı yıllara ait istenilen üyelik aidat bedeli yine sözleşmenin 4/10 hükmü gereğince 2003 yılı Ocak, Şubat, Mart ve Nisan dönemlerinden doğan merkezi sistem, elektrik ve su gideri olarak talep edilen 1.240.191.466 TL ortak gider talebi de sözleşmeye uygun bir taleptir....

      KARAR Davacı,davalıların satışa sunduğu devre mülklerden satın aldığını,ancak devre mülkün teslim edilmediğini belirterek fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla kullanım bedeli olarak şimdilik 3.500 TL,devre mülk için ödenen 831,20 TL, 831,20 TL cezai şart ve devre mülkün bugün ki değeri hesaplanarak tespit edilecek müspet zararının şimdilik 1.200 TL’si olmak üzere toplam 6.362,40 TL’nin davalılardan tahsilini talep etmiştir. Davalılar, davanın reddini savunmuştur....

        Davalı, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin 5. maddesinde peşinat ödendiğinde zilyetliğin devredileceğinin öngörülmesine karşın zilyetliğin devredilmediğini, kullanım bedelinden sorumlu tutulmalarının mümkün olmadığını savunarak davanın reddini dilemiş, karşı davasında ise, sözleşme gereği toplam 279.980,76 TL miktarında ödeme yapıldığını ileri sürerek; şimdilik 10.000,00 TL'nin avans faizi ile birlikte davacı- karşı davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, asıl ve karşı davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir 1-Asıl dava, gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin feshi nedeniyle taşınmazın tahliyesi, aylık kullanım bedeli ve ecrimisil bedelinin tazmini, karşı dava ise sözleşme gereği ödenen bedelin tahsili istemlerine ilişkindir....

          TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2021/207 ESAS - 2021/845 KARAR DAVA KONUSU : Devre mülk sözleşmesinin geçersiz olduğunun tespiti ile iptali, ödenen bedelin iadesi ve tapunun iptali KARAR : Taraflar arasında görülen dava sonucu ilk derece mahkemesince verilen hükme yönelik, davalı vekilince süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı dava dilekçesinde özetle; 16/08/2017 tarihinde telefonunu arayan ve kendisini Yalova Termal İşletmeciliğinden tanıtan bir kişinin bedava tatil kazandınız diyerek kendisini bir toplantıya davet ettiklerini, gittikleri yerde tanıtımlar yapıldığını, o an detayı ile düşünme fırsatı bulamadan toplam bedeli 21.750,00 TL olan satış sözleşmesi ve toplam borç kadar 48 adet sıralı borç senedi imzaladığını, şu ana kadar sözleşmeye istinaden hiç bir hizmet alamadığını, üzerine devre tatil kat mülkiyet tapu tahsisi yapılmış tatil yapmaya hazır herhangi...

          Tüketici ve ... Asliye Hukuk Mahkemelerince (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, devre tatil sözleşmesinin feshi nedeniyle, ödenen bedelin tahsiline karar verilmesi istemine ilişkindir. ... 2. Tüketici Mahkemesince, davaya bakma yetkisinin, taşınmazın ... ilçe sınırları içinde bulunduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. ... Asliye Hukuk Mahkemesince (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) ise, davanın, davalının ikametgahı mahkemesinde açıldığı gerekçesiyle karşı yetkisizlik kararı verilmiştir....

            UYAP Entegrasyonu