GEREKÇE: Davacı, taraflar arasında mevcut devremülk satış sözleşmesi gereğince cayma hakkına dayalı olarak sözleşmenin iptali ile sözleşme gereğince ödenen bedelin iadesini istemiştir. Davanın dayanağı olan 08/12/2018 tarihli devremülk satış sözleşmesinin, Yalova ili, Termal ilçesi, Killi Orman mevkiinde bulunan taşınmazdaki devremülk hissesinin, 15.810,00 TL bedel karşılığında, davalı tarafından, davacıya satışına ilişkin olduğu anlaşılmıştır. Tapu kayıtlarının incelenmesinde, taraflar arasındaki sözleşmeye konu taşınmazın bir kısım payının 12/12/2018 tarihinde, davalı tarafından, davacıya devredildiği görülmüştür. Taraflar arasında sözleşme ilişkisine, bedele ve bedelin ödendiğine dair ihtilaf bulunmamaktadır. Zira her ne kadar davalı istinaf dilekçesinde ödeme itirazında bulunmuş ise de, cevap dilekçesinde sözleşme bedelinin müvekkiline ödendiğini açıkça ikrar etmiştir....
Somut olayda, dava taraflar arasındaki devremülk sözleşmesinin cayma hakkı kullanıldığından bahisle sözleşmenin feshi ve verilenin iadesi istemine ilişkin olup, dava dilekçesi ve dosya kapsamından taşınmazın aynına ilişkin bir dava olmadığı anlaşılmaktadır. Sözleşmenin feshi ve verilenlerin iadesi istemine ilişkin davalarda yetki konusunda özel bir düzenleme bulunmadığına göre, yetkili mahkeme genel yetki kuralı gereği davalının yerleşim yeri mahkemesidir. HMK'nın 6/1. maddesi uyarınca "Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir."...
ŞTİ. ... ... ... ... devre mülk satış vaadi sözleşmesinin iptaline, Sözleşmeye bağlı olarak yapılan sözleşmenin 4.maddesinde düzenlenen 40 adet senetten dolayı davacının borçlu olmadığının tespitine, senetlerin iptaline, 3.800,00 TL'nin dava tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, karar verilmiş; hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı, 15.06.2015 tarihli devremülk satış sözleşmesinin iptali, ödediği 3.800 TL nin iadesi ve sözleşme sebebiyle düzenlenen 40 adet senedin iptali istemiyle eldeki davayı açmıştır....
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesine karşı cevap dilekçesinde özetle; yerel mahkeme kararının usul ve yasaya uygun olduğundan bahisle, davalının istinaf talebinin reddini istemiştir. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek inceleme yapılmıştır. Dava, resmi şekilde yapılmayan ve tapu devri de bulunmayan devre mülk sözleşme iptali ve ödenen bedelin iadesi istemine ilişkindir. Dosyadaki belgelere, kararın dayandığı delillere, duruşma sürecini yansıtan tutanaklara, sadece devre mülk sözleşmesinin resmi şekilde yapılmaması sebebiyle geçersizliği nedeniyle iptaline karar verilmesi gerekirken, (bkz. benzer mahiyette Yargıtay 13....
Mahkemece, davanın kabulü ile, taraflar arasındaki 11/01/2015 tarihli sözleşmenin iptaline, 1.800,00-TL'nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davalının elinde bulunan ve davacı tarafından düzenlenmiş olan senetlerin iptaline, karar verilmiş; hükmün, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı, devremülk satış sözleşmesinin iptali, ödediği bedelin iadesi ve sözleşme nedeniyle imzaladığını senetlerin iptali istemiyle eldeki davayı açmıştır. Mahkemece, sözleşmeden kısa bir süre sonra davacının cayma hakkını kullandığı, kendisine gönderilen sözleşmeyi de davalıya iade ettiği, dosya kapsamında davalının tesislerden yararlandığına ilişkin veya muayene ve tecrübe ettiğine ilişkin herhangi bir belgenin de bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir....
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle, olayda kullanım gerçekleştiğini, cayma hakkının süresinde kullanılmadığını, zamana aşımı süresinin dolduğunu, mahkemenin eldeki davada yetkili olmadığını, sözleşmenin geçerli olduğunu, ödenen bedelin güncellenmiş haline hükmedilemeyeceğini, sözleşmenin kapıdan satış niteliğinde olmadığını, tapuyu davacının kendi iradesiyle devralmadığını, olayda 6502 sayılı yasanın değil, 4077 sayılı yasanın uygulanması gerektiğini belirterek, verilen kararın kaldırılmasını talep etmiştir. GEREKÇE: Dava, harici satış sözleşmesi gereğince ödenen satış bedelinin davalının sözleşmedeki edimini yerine getirmemesi nedeniyle ödenen bedellerin denkleştirici adalet ilkesine göre iadesi ve devre mülk sözleşmesinin iptali isteminden ibarettir....
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile; 8.490,85-TL maddi zararın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacı tarafın manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı, 12.02.2012 tarihli devre mülk satış sözleşmesinin iptali, ödediği bedelin iadesi ve manevi tazminat istemiyle eldeki davayı açmıştır....
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle, mahkemece eksik inceleme ile karar verildiğini, sözleşmenin feshi ile birlikte tapunun eski hale iadesine karar verilmesi gerektiğini, tapuda devir işlemi yapılması nedeniyle sözleşmenin geçerlilik kazandığını, tüketici mahkemelerinin görevli olduğunu, davacının cayma hakkı olmadığını, davalının taşınmazı tamamladığını, edimlerini yerine getirdiğini, kararın kaldırılarak davanın usulden ve esastan reddine karar verilmesini istinaf etmiştir. GEREKÇE: Dava, taraflar arasındaki 22/10/2016 tarihli devre mülk sözleşmesinin iptali ve ödenen paranın iadesi taleplerine ilişkindir. Mahkemece taraf delilleri toplanılmış ve taraflar arasındaki sözleşmenin şekil şartları nedeniyle geçersiz olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verildiği görülmüştür....
açmak ve savcılığa suç duyurusunda bulunma hakkı saklı kalmak kaydı ile sözleşmenin geçersizliğini, müvekkilin borcu olmadığının tespiti ve ödenen paranın iadesini talep etme zarureti hasıl olduğunu, resmi şekilde yapılamayan devremülk sözleşmesinin geçersizliği nedeni ile cezai şart ve yan edimleri de geçersiz olduğunu, davalı şirket elemanları tarafından müvekkil sözleşmeden cayması halinde cezai şarta maruz kalacağı ifade edilerek hem taşınmaz teslim edilmemiş hem de para iade edilmediğini, davalı şirketin sözleşme tarihinden sonra unvanının değiştirmesi nedeniyle davalı olarak yeni unvan ve eski unvan birlikte gösterildiğini, aynca şu an aracı firma olup tapuların verileceği vaadi ile Anka Termal mağdurları ile iletişime geçip devremülk sözleşmesi yenileyen ve Anka Termal ödemelerini kaşesi ile kabul alan T3 Tic....
Tüketici Mahkemesi 01/03/2022 tarih, 2021/300 Esas, 2022/98 Karar sayılı "Davalının zaman aşımı itirazının reddine, Davanın KABULÜNE, Taraflar arasında yapılan 002756 numaralı, 25.040 TL bedelli, devremülk satış vaadi sözleşmesinin iptaline, Davacının bu sözleşmeye istinaden ödediği 25.040 TL bedelin denkleştirici adalet ilkesine göre yapılan hesaplaması sonrasında, 107.919,40- TL karşılığını dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine" kararı davalı tarafından istinaf edilmiştir. Davalı, davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabul kararı verilmesinin doğru olmadığı gerekçeleriyle istinaf talebinde bulunmuştur. Dava, harici satış sözleşmesi gereğince ödenen satış bedelinin davalının sözleşmedeki edimini yerine getirmemesi nedeniyle ödenen bedellerin denkleştirici adalet ilkesine göre iadesi ve devre mülk sözleşmesinin iptali isteminden ibarettir....