Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:TİCARET MAHKEMESİ Dava dilekçesinde devremülk sözleşmesinin iptali ile ödenen 11.283,00 TL bedelin faizi ile tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı, davalı ... Termal Turizm Limited Şirketinden devre mülk satın aldığını, tesisin tamamlanmadığını, diğer davalının ise arsa sahibi olduğunu ileri sürerek, ödediği 11 283,00 TL.nin tahsiline karar verilmesini istemiştir.Davalı, davanın reddini savunmuştur....

    Dava dilekçesi ve ekinde bulunan sözleşmeler incelendiğinde; davacının, dava dışı ...şirketi ile 7.350,00-TL bedel karşılığında ... numaralı ...'nda yapılacak olan termal otel için devremülk sözleşmesini yaptığını, akabinde davalı ile 7.350,00-TL fark ödeyerek ... numaralı ... ilinde yapılacak olan termal otel için devremülk sözleşmesini, tarafların önceki sözleşmenin hükümlerini sona erdirdiği, davacının devremülk hakkının yeni sözleşme üzerinden devam edeceğini kararlaştırdıklarını, kendilerince tüm ödemeler yapılmış olmasına rağmen, davalı tarafça sözleşme hükümlerinin yerine getirilmediğini beyan ile; sözleşmelerin haklı nedenle feshini, ödenen 14.700,00-TL nin ve ilk sözleşmenin 3. Maddesi uyarınca ödenen bedelin %10'u oranında tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ettiği anlaşılmaktadır....

      Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2020/171E-2020/234K sayılı Kararıyla da ''davalı taraflarca süresinde ve usulüne uygun şekilde yapılmış bir yetkisizlik itirazı bulunmadığı, dava konusu ihtilafın ve davacı talebinin taraflar arasında düzenlenen devremülk sözleşmesinin iptali, ödenen bedelin iadesi istemine ilişkin olduğu, davanın hukuki niteliği gereği kesin yetki kuralı teşkil etmeyen ve süresi içerisinde ileri sürülmeyen yetki itirazı üzerine mahkemece kendiliğinden yetkisizlik kararı verilemeyeceği'' gerekçesiyle karşı yetkisizlik kararı verildiği, bunun üzerine dosyanın uyuşmazlığın giderilmesi için Yargıtaya gönderildiği ve Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2020/10033E- 2020/10868K sayılı kararıyla İstanbul 8. Tüketici Mahkemesi 'nin yargı yeri olarak belirlendiği, mahkemece 2021/17 esasına kaydedilen davada davanın kabulüne dair Yargıtay yasa yolu açık olarak verilen karardan sonra karara karşı davalı tarafça temyiz yoluna başvurulması üzerine de Yargıtay 3....

      istemesi Yargıtay 13.Hukuk Dairesi kararında görüleceği üzere yerinde ve makul olduğunu, tüketici devremülk işlemlerinde on dört günlük cayma hakkına sahip olduğunu, Kanunda belirtilen on dört günlük sürenin başlaması satışın tecrübe ve muayene koşullu olduğu satışlarda malın tüketiciye teslim tarihi ile başlayacağını, devremülkün alıcıya teslimine kadar cayma süresinin askıda kalacağını, öncelikle hak kaybına uğranılmaması açısından müvekkil hissesi teminat kabul edilerek davalılar adına kayıtlı taşınmazın devrinin önlenmesi bakımından tapu kaydına ihtiyaten tedbir konulmasına, müvekkiline yapılmış tapu devrinin iptali ile satıcı davalı adına tescili ve müvekkilinin ödemiş olduğu 171.500 TL fesih tarihinden itibaren en yüksek faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile müvekkiline ödenmesine ve çekilen ihtarname giderinin de davalılara yükletilmesine, son sözleşme için alınmış olan 35.000 TL bedelli senedin de teminat olması ve de hükümsüz olması nedeniyle iptaline...

      tarihine kadar tamamlanması gerekirken halen tamamlanmadığını, müvekkilinin yaptığı görüşmeler neticesinde de müvekkilini sürekli oyaladıklarını, bu nedenlerle fazlaya ilişkin dava ve talepler saklı kalmak kaydı ile 06/10/2011 tarihli ve 1099 no'lu Devremülk Satış Sözleşmesinin feshi ile müvekkili tarafından ödenen 24.500,00 TL'nin ödeme tarihlerinden başlatılmak üzere en yüksek banka mevduat faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak müvekkiline ödenmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesini talep ettiği görülmüştür....

      Davalı vekili, davacının devremülkü kullandığını dolayısıyla cayma hakkını süresinde kullanmadığını, taraflar arasında sözleşmenin geçersiz olduğu yönündeki tespitin yerinde olmadığını, devremülk satış sözleşmesinin kapıda satış sözleşmesi olarak değerlendirilmesinin yerinde olmadığını, müvekkilinin tapuya teslime hazır olduğunu, davanın belirsiz alacak davası olarak değerlendirilmesinin yerinde olmadığını beyan ederek istinaf talebinde bulunmuştur. GEREKÇE :Dava, harici satış sözleşmesi gereğince ödenen satış bedelinin davalının sözleşmedeki edimini yerine getirmemesi nedeniyle ödenen bedellerin denkleştirici adalet ilkesine göre iadesi ve devre mülk sözleşmesinin iptali isteminden ibarettir....

      Hükmü, davacı temyiz etmiştir. 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun 57.maddesi gereğince devremülk hakkı, mesken olarak kullanmaya elverişli bir yapı veya bağımsız bölümün ortak maliklerinden her biri lehine bu yapı veya bağımsız bölümden yılın belli dönemlerinde istifade hakkı olup, müşterek mülkiyet payına bağlı bir irtifak hakkı olarak kurulabilir. Aynı yasanın 65.maddesi gereğince de, devremülk hakkı sahiplerinin hak ve borçları, yetki ve sorumluluklarının tespiti ve uyuşmazlıkların çözümünde bu kanunda, sözleşmede veya yönetim planında hüküm bulunmayan hallerde Türk Medeni Kanunu ve ilgili diğer kanun hükümleri uygulanır. Bir irtifak hakkı olmasından dolayı, irtifak hakkının tesisi için tapu kütüğüne tescili zorunludur. İrtifak hakkı sözleşmesinin de Türk Medeni Kanununun 781.maddesi uyarınca resmi şekilde düzenlenmesi gerekir. Aksi takdirde, irtifak hakkının kurulmasına ilişkin sözleşme geçerli sayılmaz....

        Mahkemece Devremülk sözleşmesinin gayrimenkulün aynına ilişkin olduğu ve HMK m. 12 ve 19/1deki kesin yetki kuralı gereğince gayrimenkulün bulunduğu yer mahkemesi yetkili olduğundan yetkisizlik kararı verilmiştir.Karar, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Taraflar arasında imzalanan sözleşme Devre Mülk Sözleşmesi olup, davacıda sözleşmenin iptalini talep etmektedir. Devre Mülk sözleşmesinin iptali davaları 4077 sayılı TKHK'nın 23/3.maddesine göre "tüketicinin ikametgahı mahkemesinde de" açılabilir.Bu durumda davacı dilerse kendi ikametgahı olan İnegöl Tüketici Mahkemesinde bu davayı açabilecektir. Mahkemece işin esasına girilip sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 14.05.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Sözleşmeden dönülmesi durumunda, tüketiciye iade edilmesi gereken tutar ve tüketiciyi borç altına sokan her türlü belge, dönme bildiriminin satıcıya ulaştığı tarihten itibaren en geç doksan gün içinde tüketiciye geri verilir. Satıcının aldığı bedeli ve tüketiciyi borç altına sokan her türlü belgeyi iade ettiği tarihten itibaren, tüketici on gün içinde edinimlerini iade eder. Devre tatil amaçlı taşınmazın ön ödemeli satışında devir ve teslim süresi sözleşme tarihinden itibaren otuz altı ayı geçemez. Devre tatil, uzun süreli tatil hizmeti, yeniden satım, değişim sözleşmeleri ve ön bilgilendirmenin içeriği, tüketici ile satıcı ve sağlayıcının hak ve yükümlülükleri, cayma hakkı, ön ödemeli satışlar ile diğer uygulama usul ve esasları yönetmelikle belirlenir. Davacı, Devremülk satış sözleşmesinin iptali, ödediği bedelin iadesi istemiyle davayı açmıştır....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali istemine ilişkin davada Ankara 3. Tüketici ile 9. Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, devremülk sözleşmesine dayalı aidat olayından kaynaklanan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir. Dosya kapsamından, devremülk sözleşmesinin resmi şekilde düzenlenmediği 315.00.- YTL. aidat alacağı için icra takibi yapıldığı anlaşılmaktadır. Tüketici mahkemesi özel bir mahkemedir ve görevleri 4077 Sayılı Yasadan kaynaklanır. Somut olayda; devremülk satışı taşınmaz satışı olup, 4077 Sayılı Yasa kapsamında değildir. Bu nedenle, 4077 Sayılı Yasa kapsamında değerlendirilemeyecek uyuşmazlığın genel hükümlere göre görülüp sonuçlandırılması gerekir....

            UYAP Entegrasyonu