Dosya içeriğinden; 1580 sayılı Belediye Kanunu iptal edilen ve 5393 Sayılı Yasanın 18/e ve 34/g maddesi hükmü ile belediyeye ait taşınmazların satışı yine belediye meclisinin kararına bağlı kılınmış ise de meclis kararı bulunmadığı, dayanak belgede kayıt yapıldığının yazılı olduğu, ancak satışın kanıtlanamadığı, davacının bedel talebi yönünden ise bilirkişi raporuna göre davalılara ödeme yaptığı, ödenen bedelin denkleştirici adalet ilkesi uyarınca 10.568,15 TL olduğu, bu bedelin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine yönelik karar verildiği,dava dilekçesinde 100 TL'nin işlemiş faiz ile birlikte talep edildiği, işleyecek faiz talebinin bulunmadığı, ıslah dilekçesinde ise hiç faiz talebinin bulunmadığı, ödenen paranın denkleştirici adalet kuralı gereğince ekonomik etkenlerin artış oranlarına göre hesaplandığı, davacının alacağa ve faize yine tescilin reddine yönelik istinafının da yerinde olmadığı, davanın tescil talepli olmazsa bedele yönelik belirsiz...
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE: Dava; harici yapılan miras payının devri sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil olmadığı takdirde ödenen bedelin denkleştirici adalet ilkesi uyarınca sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre tahsili istemine ilişkindir. 4721 sayılı TMK'nın 677.maddesi uyarınca terekenin tamamı veya bir kısmı üzerinde miras payının devri konusunda mirasçılar arasında yapılan sözleşmelerin geçerliliği yazılı şekle bağlıdır. Taraflar arasında sözlü bir anlaşma yapılıp yazılı bir sözleşme bulunmadığından taraflar arasındaki miras payının devri sözleşmesi geçerli değildir. Bu hüküm uyarınca mahkemece tapu iptali ve tescil talebinin reddine karar verilmesi yerindedir. Ancak geçersiz bir sözleşme halinde taraflar verdiklerini sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre iade edilir. Geçerli bir sebebe dayanmaksızın bir kişinin mal varlığından diğerinin mal varlığına kayan değerlerin eksiksiz iadesi denkleştirici adalet düşüncesine dayanır....
Hukuken geçersiz sözleşmeler tasfiye edilirken, denkleştirici adalet kuralı gözardı edilmemelidir. Mahkemece davacının harici satış nedeniyle ödediğini bildirdiği ve davalının da kabul ettiği 64 .000.000.TL. (64 YTL.) satış bedelinin davalıdan tahsili yönünde hüküm kurulmuştur. Davacının ödediği bedelin ödeme tarihinden itibaren çeşitli ekonomik etkenler nedeniyle azalan alım gücünün enflasyon, tüketici eşya fiyat endeksi, döviz kurları, altın, memur maaşı ve işçi ücretlerindeki artışlar ve benzeri unsurların ortalamaları alınmak suretiyle dava tarihine kadar ulaşacağı alım gücünün denkleştirici adalet ilkeleri gereğince saptanması gerekir....
Tapuda kayıtlı taşınmazların satışının, TMK'nın 706, TBK'nın 237 Tapu Kanunu’nun 26 ve Noterlik Kanunu’nun 60 ve 89. maddeleri gereğince resmi şekilde yapılması zorunlu olup, haricen yapılan satış sözleşmeleri hukuken geçersizdir. Geçersiz sözleşmeler taraflarına geçerli sözleşmelerde olduğu gibi hak ve borç doğurmaz. Taraflar verdiklerini sebepsiz zenginleşme kurallarına göre geri isteyebilirler. Geçersiz satış sözleşmesi gereğince; diğerinin mal varlığına kayan değerlerin iadesi "denkleştirici adalet" düşüncesine dayanmaktadır. Denkleştirici adalet ilkesi, haklı bir sebebe dayanmadan başkasının mal varlığından istifade ederek, kendi mal varlığını artıran kişinin elde ettiği kazanımı geri verme zorunda olduğunu ve bir eski hale getirme yükümlülüğünü ifade eder. Bu bakımdan sebepsiz zenginleşmeye konu alacağın iadesine karar verilirken, taşınmazın satış bedelinin alım gücünün ilk ödeme günündeki alım gücüne ulaştırılması ve bu şekilde iadeye karar verilmesi gerekir....
Taşınmazın devrine ilişkin, TMK'nun 705, BK'nun 213(TBK'nun 237), Tapu Kanunu 26, Noterlik Kanununun 60.maddeleri gereğince ve HGK'nun 15.11.2000 tarih, 2000/13-1612 E, 2000/1704 K.sayılı kararı ile taşınmazın devrine ilişkin sözleşme resmi şekilde yapılmadıkça geçersizdir. Geçersiz satış sözleşmesi gereğince; diğerinin mal varlığına kayan değerlerin iadesi "Denkleştirici Adalet" düşüncesine dayanmaktadır. Denkleştirici Adalet İlkesi ise, haklı bir sebebe dayanmadan başkasının mal varlığından istifade ederek, kendi mal varlığını artıran kişinin elde ettiği kazanımı geri verme zorunda olduğunu ve gerçek bir eski hale getirme yükümlülüğünü ifade eder. Bu bakımdan, sebepsiz zenginleşmeye konu alacağın iadesine karar verilirken, taşınmazın satış bedelinin alım gücünün ilk ödeme günündeki alım gücüne ulaştırılması ve bu şekilde iadeye karar verilmesi gerekir....
Harici satış sözleşmesinin hukuken geçersiz olması nedeniyle, YİBBGK 10.07.1940 tarih ve 2/77 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı ve haksız iktisap kurallarına göre herkesin aldığını iade ile yükümlü bulunduğu ve tarafların aldıklarını iade edeceği yolundaki genel ilke ve kabul karşısında, haricen yapılan tapulu taşınmaz satışının hukuken geçerli olmadığı konusunda bir çekişme bulunmadığından, burada öncelikle; harici satışı nedeniyle taşınmazı satın alana ödenmesi gereken miktarın ne olması gerektiği ve iade kapsamının belirlenmesi gerekir. İadesi gereken bedel; harici satış sözleşmesinde gösterilen bedel mi, taşınmazın dava tarihindeki güncellenmiş (rayiç ) bedeli mi, yoksa harici satışta ödenen satış bedelinin denkleştirici adalet kuralına göre iadenin talep edildiği tarihte uyarlama sonucu ulaştığı alım gücü mü olması gerektiği hususu tartışılmalıdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Uyuşmazlık ve hüküm; devremülk satış sözleşmesinin iptali ödenen paranın iadesi talebine ilişkindir. Davanın niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 13.Hukuk Dairesinindir. 11.04.2015 tarihinde yürürlüğe giren 6644 sayılı Yasanın 2.maddesi ile değiştirilen 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 60.maddesi uyarınca temyiz incelemesini yapacak daire belirtilmek üzere dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna gönderilmesine, 13.04.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ Dava; devremülk satış sözleşmesinin iptali, ödenen peşinatın ve sözleşmesi nedeniyle imzalanan senedin iadesi istemine ilişkin olup, Yargıtay 13.Hukuk Dairesi'nin bozma ilamı doğrultusunda hüküm kurulmuştur. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 13. Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 13. Hukuk Dairesine gönderilmesine 10/06/2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi....
, tapu kaydının iptali ve davalı adına tescili, sözleşme bedelinin iadesi ve cezai şartın ödenmesini talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi(Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla) Taraflar arasında düzenlenen devre mülk sözleşmesinin iptali ile ödenen bedelin iadesi istemine ilişkin olarak açılan davada İstanbul Anadolu 4.Tüketici ve Yalova 4. Asliye Hukuk Mahkemelerince (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, taraflar arasında düzenlenen devre mülk sözleşmesinin iptali ile ödenen bedelin iadesi istemine ilişkindir. İstanbul Anadolu 4. Tüketici Mahkemesince, davalı Kuşadası Otel İşletmeleri Turizm İnşaat Ticaret Anonim Şirketi aleyhine açılan davanın reddine, davalı .......