Yalova Tüketici Mahkemesinin 15.09.2023 Tarihli ve 2023/53 Esas, 2023/5 Karar Sayılı Kararı Davanın taşınmazın aynına ilişkin olmadığı bu sebeple kesin yetkinin de söz konusu olmayacağı gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. II. GEREKÇE A. Uyuşmazlık Uyuşmazlık, taraflar arasında düzenlenen devremülk sözleşmesinin iptali ile ödenen bedelin iadesi istemine ilişkindir. B. İlgili Hukuk 1....
Kararı) Sebepsiz zenginleşme, bir kimsenin mal varlığının haklı bir sebep olmaksızın diğer bir kimsenin mal varlığı aleyhine çoğalması olup, sebepsiz zenginleşme gereğince verilenlerin iadesi sağlanırken ödenen paranın ödeme tarihindeki alım gücüne ulaştırılması, başka bir deyişle denkleştirici adalet ilkesinin uygulanması gerekir. Denkleştirici adalet ilkesi, haklı bir sebep olmaksızın başkasının mal varlığından istifade ederek, kendi mal varlığını artıran kişinin elde ettiği bu kazanımı geri verme zorunda olduğunu ve gerçek bir eski hale getirme yükümlülüğü bulunduğunu ifade eder. Geçerli bir sebebe dayanmaksızın bir kişinin mal varlığından diğerinin mal varlığına kayan değerlerin eksiksiz iadesi denkleştirici adalet düşüncesine dayanır." şeklinde hüküm kurulduğu görülmektedir. Yine, Yargıtay 13....
Mahkemece, Davacının davasının KISMEN KABULÜ ile; davacı ile davalı şirket arasında düzenlenen sözleşmenin iptaline, davacının ödemiş olduğu toplam 13.400,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacı tarafın cezai şart ve ecrimisil talebinin REDDİNE karar verilmiş; hükmün, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı aşağıdaki bent dışındaki sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Dava, devremülk sözleşmesinin iptali, ödenen bedelin iadesi ve sözleşmede belirtilen sürede devremülkün teslim edilmemesi nedeniyle cezai şartın tazmini istemine ilişkindir. Mahkemece dava kısmen kabul edilmiş, davacı tarafından talep edilen 9.500,00 TL cezai şart talebi reddedilmiştir....
Mahkemece, Davacının davasının KISMEN KABULÜ ile; davacı ile davalı şirket arasında düzenlenen 053515 numaralı sözleşmenin iptaline, davacının ödemiş olduğu toplam 12.000,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacının fazlaya ilişkin talebinin REDDİNE, karar verilmiş; hükmün davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı aşağıdaki bent dışındaki sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Dava, devremülk sözleşmesinin iptali, ödenen bedelin iadesi ve sözleşmede belirtilen sürede devremülkün teslim edilmemesi nedeniyle cezai şartın tazmini istemine ilişkindir. Mahkemece dava kısmen kabul edilmiş, davacı tarafından talep edilen 5.500 TL cezai şart talebi reddedilmiştir....
Davalı şirketin vaad ettiği zaman diliminde gayrimenkulün teslimini yapmadığı, aksine davalı tarafından delil ileri sürülmediği, davacının fesih iradesini tek taraflı olarak ileri sürülmesi ile geçersiz olan sözleşmesinin ayakta tutulması imkanı kalmadığı ve bu sebeple davacının ödemiş olduğu 240.000,00 TL' nin denkleştirici adalet ilkesine göre dava tarihinde ulaştığı güncel değerin bilirkişi tarafından 608.530,14 TL olarak tespit edildiği belirtilerek bu miktar üzerinden davanın kabulüne dair karar verilmiştir. HMK 355....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonunda; " Dava "adi yazılı gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi gereğince ödenen bedele ilişkin alacak" davasıdır. Yargıtay 3. HD’nin 01.12.2015 gün ve 2015/11260 E. 2015/19233 K. sayılı emsal içtihadına göre, "Davada, geçersiz (harici) sözleşme gereğince ödenen bedelin sebepsiz zenginleşme koşullarına göre tahsili talep edilmektedir. Geçersiz sözleşmelerde 07.06.1939 tarih ve 1936/31 E.- 1939/47 K.sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı gereğince ve TBK'nun 146. (BK'nun 125.) maddesine göre zamanaşımı süresi 10 yıldır." Yargıtay 3. HD’nin 07/06/2017 gün ve 2016/524 E. 2017/9222 K. sayılı emsal içtihadına göre de, "Taraflar arasındaki 05/07/2012 tarihli satış vaadi sözleşmesi haricen düzenlenmiştir....
Dava, taraflar arasında imzalanan devremülk satış sözleşmesi nedeniyle ödenen bedelin iadesi için başlatılan takibe itirazın iptaline ilişkindir. Davacı ile 09.09.2012 tarihli ve ... nolu geçersiz sözleşme nedeni ile davalı... Otel İşletmeleri Tur. İnş. Tic. A.Ş.'ne 13.000 TL ödeme yapmış, daha sonra bu ödeme davalı... Tur Organizasyon Turizm İnşaat Tic. Ltd. Şti. ile yapılan 18.09.2013 tarihli ve TAPİN520A nolu geçersiz sözleşmeye aktarılmış, davacının ayrıca ... nolu geçersiz sözleşme için 2.300 TL daha ödediği anlaşılmıştır. Bu şekilde sözleşme için ödenen toplam bedel 15.300 TL olmaktadır. Ancak davacı tarafından yapılan ödemeler ve sözleşmeler ... olarak kendilerini adlandırmakta olan ve aralarında organik bağ bulunan davalılara yapılmıştır. Kaldı ki, davacı ile davalı... Tur Organizasyon Turizm İnşaat Tic. Ltd. Şti. arasında yapılan 18.09.2013 tarihli ve TAPİN520A nolu sözleşmede de diğer davalı... Otel İşletmeleri Tur. İnş. Tic....
Dava, davalı tarafından imzalanan ve davacı tarafça da kabul edilen harici satım sözleşmesi nedeniyle ödenilen bedelin sözleşme tarihinden itibaren işlemiş yasal faizi ile tahsili için başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Davaya konu 02.03.2006 tarihli sözleşme; TMK'nın 706, BK'nın 213 (TBK'nın 237), Tapu Kanunu'nun 26 ve Noterlik Kanunu'nun 60 ve 89 uncu maddeleri uyarınca resmi şekilde yapılmadığı için geçersizdir. Bu nedenle, taraflar verdiklerini sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre geri isteyebilirler. Geçerli bir sebebe dayanmaksızın, bir kişinin mal varlığından diğerinin mal varlığına kayan değerin eksiksiz iadesi, denkleştirici adalet düşüncesine dayanır. Denkleştirici adalet ilkesi ise, haklı bir sebep olmaksızın başkasının mal varlığından istifade ederek kendi mal varlığını artıran kişinin elde ettiği bu kazanımı geri verme zorunda olduğu ve gerçek bir eski hale getirme yükümlülüğü bulunduğunu ifade eder....
Mahkemece, davanın KABULÜNE, taraflar arasında imzalanan 07/02/2015 tarih ve İD500757 sayılı devre mülk satış vaadi sözleşmesinin iptaline, 1.550,00-TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan tahsiline, sözleşmeye bağlı olarak düzenlenen borç senetleri nedeniyle davalılara borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş; hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalıların sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı, 07.02.2015 tarihli devremülk satış sözleşmesinin ve bu sözleşmenin talil edildiği 26.06.2015 tarihli değişiklik protokolünün iptali ve ödediği bedelin iadesi istemiyle eldeki davayı açmıştır....
Davacının ödediği bedelin ödeme tarihinden itibaren çeşitli ekonomik etkenler nedeniyle azalan alım gücünün enflasyon, tüketici eşya fiyat endeksi, döviz kurları, altın, memur maaşı ve işçi ücretlerindeki artışlar ve benzeri unsurların ortalamaları alınmak suretiyle dava tarihine kadar ulaşacağı alım gücünün denkleştirici adalet ilkeleri gereğince saptanması gerekir. Bu nedenle dosyanın konusunda uzman bir hukukçu, bir iktisatçı ve bu işlerde uzmanlığı bilinen bir bankacıdan oluşan bilirkişi kuruluna verilmesi, davalıya harici satış nedeniyle ödenen bedelin uyarlama kuralları gereğince hesaplanması dava tarihine kadar ulaşacağı değerin belirlenmesi bu bakımdan bilirkişilerden açıklamalı, denetime açık ve gerçek durumu yansıtır rapor alınması ondan sonra sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak karar verilmiş bulunması doğru değildir....