nun 389.maddesinde belirtilen şartların oluştuğunu, tedbir kararı verilmemesi halinde müvekkilinin hakkını elde etmesinin önemli ölçüde zorlaşacağını ve ileride oluşacak zararların tazmininin güç olacağını, bu nedenle devremülk sözleşmesine konu taşınmazın üzerine ivedi ve zaruri olarak müvekkilinin payı oranında tedbir konulması gerektiğini beyan ederek istinaf talebinde bulunmuştur. GEREKÇE : Taraflar arasındaki uyuşmazlık, devremülk sözleşmesinin feshi ve ödenen bedelin iadesi talepli açılan davada devremülk sözleşmesine konu taşınmaz üzerine tedbir konulması talebinin yerinde olup olmadığı, HMK.'nun 389.maddesinde öngörülen şartların gerçekleşip gerçekleşmediği hususlarındadır. İlk derece mahkemesince, HMK.'nun 389.maddesi gereğince yalnızca dava konusu taşınmaz üzerine tedbir konulabileceği ve eldeki davanın alacak isteminden kaynaklı olması nedeniyle reddedildiği ve bu kararın istinaf edildiği anlaşılmıştır....
Aynı Kanunun 30 uncu maddesinde "(4) Bağlı kredilerde, mal veya hizmet hiç ya da gereği gibi teslim veya ifa edilmez ise satıcı, sağlayıcı ve kredi veren, tüketicinin satış sözleşmesinden dönme veya bedelden indirim hakkını kullanması hâlinde müteselsilen sorumludur. Tüketicinin bedelden indirim hakkını kullanması hâlinde bağlı kredi de bu oranda indirilir ve ödeme planı buna göre değiştirilir. Tüketicinin sözleşmeden dönme hakkını kullanması hâlinde, o güne kadar yapmış olduğu ödemenin iadesi hususunda satıcı, sağlayıcı ve kredi veren müteselsilen sorumludur..." şeklinde düzenleme yer almaktadır. Bu düzenleme gereğince konut satışı nedeniyle tüketici tarafından yapılan tüm ödemelerden satıcı şirket ve kredi veren banka birlikte müteselsilen sorumlu olup bankanın sorumluluğu kullanılan kredi miktarı ile sınırlıdır....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 07/05/2019 NİLİ : Av. ... [16441-44476-04528] UETS DAVANIN KONUSU : Ayıp Nedenine Dayalı (Bedel İadesi-Misli ile Değişim İstemli) KARAR TARİHİ : 03/11/2022 KARAR YAZIM TARİHİ : 07/11/2022 Bursa 2....
Esas sayılı dosyası ile icra takibine geçtiklerini, takibin davalının haksız itirazı üzerine durduğunu beyan ile itirazın iptali ile takibin devamına ve alacağın % 20 sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesi ile öncelikle taraflar arasındaki sözleşme ile belirlendiği üzere davaya bakmaya ... Asliye Ticaret Mahkemelerinin görevli olduğundan, davanın yetkisizlik nedeniyle reddi gerektiğini, taraflar arasında kararlaştırılan fuar işinin pandeminden ötürü ertelendiğini, dolayısı ile müvekkilinin kusurundan bahsedilemeyeceğini, fuarın ertelenmesini salgın hastalıktan ötürü katılımcılarca talep edildiğini, dolayısı ile davacının sözleşmeden dönme ve sonrasında ödenen bedelin iadesini talep edemeyeceğini, müvekkilinin fuar tarihini değiştirme hakkı bulunduğunu, bununda davacıya bedel iadesi hakkı vermeyeceğini beyan ile davanın reddi gerektiğini savunmuştur....
Davacının bu ayıplara sahip bir araca, ortalama 170.000 km olan bir aracın bedelinin ödenerek aracı kabul etmesinin kendisinden beklenilemeyeceği sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebinde haklı olduğu sabittir. Davacı seçimlik hakkını ayıplı malı veren satıcıya karşı kullanabileceğinden davalının savunması kabul edilmemiştir. Davacı,, ayrıca araca yaptığı 3.000- TL tamir ve onarım bedelini de talep etmektedir....
Mahkemece, bilirkişi raporu hükme esas alınarak davanın kısmen kabulüne, 20/09/2012 tarihinde davalı tarafça satılan ürünlerden ve keşif mahallinde yokluğu saptanan konsol kapağının ürüne yerleştirilmesine, yemek masa tablasının alt kısmının astar lake boya ile boyanmasına, büyüyen masa içinden çıkan genişleme tablasının üst kenar kısmının yarası nedeniyle bu parçanın tümüyle değiştirilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının tüm temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 4. maddesi hükmü uyarınca tüketici, satın aldığı malın ayıplı olduğunun anlaşılması halinde satıcıdan, bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da 2013/20090-32880 ücretsiz...
Y A R G I T A Y K A R A R I 1-İptali istenen 28.07.2007 tarihli kararın hangi parsel ya da parsellere ait olduğu yönetimden sorulmak suretiyle dava konusu anataşınmazın ada ve parsel numaraları tespit edilip devremülk sisteminin yer aldığı taşınmazlarda kat irtifakı ya da kat mülkiyeti kurulup kurulmadığı, kurulmuşsa 28.07.2007 tarihi itibariyle tüm bağımsız bölümlerle maliklerini gösterir biçimde tapu kayıtları ile varsa yönetim planları ve devremülk sözleşmesinin tarafların bilgisine de başvurularak tapu müdürlüğünden getirtilmesinden, 2-Mahkemece 28.07.2007 tarihli kat malikleri kurulu toplantısının içinde bulunduğu karar defteri ile hazırun cetvellerinin, kat malikleri kurulu toplantısında vekil ile temsil edilen kat maliklerinin varsa kimlere vekalet verdiğine ilişkin vekaletnameleri ile vekaleten oy kullananların hangi bağımsız bölüm adına kimin oy kullandığının liste haline getirilerek ilgili kararların ve çağrı davetiyelerinin davacıya tebliğine ilişkin tüm bilgi ve belgelerin...
TERMAL SAĞLIK MERKEZİ” isimli tesiste yer alan ve aşağıda ayrıntıları belirtilen, mesken olarak kullanıma tahsisli olan bağımsız bölümlerin devremülk olarak satışı ile tapu devrinin şartları ve şeklinin düzenlenmesidir.' şeklinde ifade edilen hükümle taraflar arasında devremülk satış sözleşmesi yapıldığı ve söz konusu sözleşmenin resmi şekil şartına tabi olduğu ve taraflar arasında imzalanan sözleşmenin resmi şekilde yapılmadığından geçersiz sözleşmeye dayalı olarak tarafların verdiklerini iade edecekleri gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken az yukarıda belirtilen hatalı gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. Ne var ki, yapılan bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden kararın düzeltilerek onanması usulün 438/son maddesi gereğidir....
TERMAL SAĞLIK MERKEZİ” isimli tesiste yer alan ve ayrıntıları aşağıda belirtilen, mesken olarak kullanıma tahsisli olan bağımsız bölümlerin devremülk olarak satışı ile tapu devrinin şartları ve şeklinin düzenlenmesidir.' şeklinde ifade edilen hükümle taraflar arasında devremülk satış sözleşmesi yapıldığı ve söz konusu sözleşmenin resmi şekil şartına tabi olduğu ve taraflar arasında imzalanan sözleşmenin resmi şekilde yapılmadığından geçersiz sözleşmeye dayalı olarak tarafların verdiklerini iade edecekleri gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken az yukarıda belirtilen hatalı gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. Ne var ki, yapılan bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden kararın düzeltilerek onanması usulün 438/son maddesi gereğidir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 19/07/2018 NUMARASI : 2016/185 ESAS, 2018/414 KARAR DAVA KONUSU : Sözleşmeden Dönme ve Bedel İadesi KARAR : Taraflar arasındaki sözleşmeden dönme ve bedel iadesi davasında; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik verilen karara karşı davalı T3 Tic. A.Ş. vekili tarafından süresinde istinaf yoluna başvurulduğundan, dosya içeriğine göre incelemenin duruşmalı yapılmasına gerek görülmediğinden, dosyanın tevdi edildiği Dairemiz Üye Hakimi Filiz Güngör tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra, yapılan müzakerede de ön inceleme ve usule ilişkin eksikliğin bulunmadığının anlaşılması üzerine, işin esasına geçilmek suretiyle dosya üzerinden heyetçe yapılan inceleme ve değerlendirme sonunda; GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalılardan T3 Tic. A.Ş.'nin üretici diğer davalı Bayram Sevim Otom.Ltd. Şti.'...