KARAR Davacı, davalı ile 14/12/2013 tarihli 11.000,00 TL bedelli devre mülk satış sözleşmesi imzaladığını, 11.000,00 TL'yi ödediğini, tapuda devir işleminin gerçekleşmediğini belirterek sözleşmesinin iptalini ve ödediği bedelin ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte iadesini talep etmiştir. Davalı, cevap vermemiştir. Mahkemece, Davanın KABULÜNE, 14/12/2013 tarih 12853 nolu devremülk satış vaadi sözleşmesinin iptali ile, 11.000,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, karar verilmiş; hükmün davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı, 14.12.2013 tarihli devremülk satış sözleşmesinin iptali ve ödediği bedelin iadesi istemiyle eldeki davayı açmıştır....
Otomotiv A.Ş.den 31.8.2005 tarihinde satın ve teslim aldığını,araçta 15.1.2005 tarihinden 28.1.2006 tarihine kadar çeşitli arızaların meydana gelmesi ile toplam 7 kez servise başvurulduğunu,aracın ayıplı olduğuna dair ... Asliye Hukuk Mahkemesinin tespit raporu ile belirlendiğini,ayıplı aracın iadesi ile araç için ödediği bedel ile aracı kullanamamaktan dolayı uğradığı zararlarının tahsilini istemiştir. Davalılar ,davanın reddini dilemişlerdir....
Mahkemece, davanı kısmen kabulüne, davacının sözleşmenin feshi ve bedel iadesi talebinin reddine, maddi tazminat talebinin kabulü ile 10.000,00 TL maddi tazminatın davalıdan tahsiline, manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 1.500,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davacı, eldeki dava ile davalıdan satın aldığı dairenin ayıplı ve tapuda depo vasfında olduğunu ileri sürerek daire için ödediği bedelin davalıdan tahsili ile maddi ve manevi zararlarının tazminini istemiştir....
Davacı vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki hukuki ilişkinin Devremülk hakkı sözleşmesinden kaynaklandığını, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun'un 3. maddesine göre tüketici sıfatı bulunan müvekkili ile davalı arasındaki işlemin tüketici işlemi olduğunu, bu nedenle 6502 sayılı Yasa'nın uygulanacağını ve tüketici mahkemesinin görevli olduğunu, 6502 sayılı Yasa'nın 50 /6 maddesi, Devre Tatil Ve Uzun Süreli Tatili Hizmeti Sözleşmeleri Yönetmeliği 7. maddesine göre tüketici cayma süresi içerisinde herhangi bir gerekçe göstermeksizin ve cezai şart ödemeksizin sözleşmeden cayabileceğini, müvekkilinin devremülk hakkını kullanmaya başlamadığından cayma hakkını süre dikkate alınmadan her zaman sözleşmeden dönebileceğini, davalının istinaf talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir. Dava, taraflar arasında imzalanan devremülk sözleşmesinin iptali ve ödenen bedelin iadesi talebine ilişkindir....
Konu ile ilgili benzer mahiyette bulunan Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin 2018/6789 Esas, 2019/2271 sayılı 21/02/2019 tarihli kararı ; "Davacı, davalı şirketin termal kaplıca tesisinden bir adet 31.05.2015 tarihinde yapılan sözleşme ile devremülk satın aldığını, 9.875,00- TL ödeme yaptığını, ancak sözleşmeden hiç yararlanmadığını, 05.06.2015 tarihli cayma ihtarı ile sözleşmeden döndüğünü ve bedel iadesini istediğini davalıya bildirdiğini, olumlu cevap alamadığını, bunun üzerine bedel iadesi için takip başlattığını, takibe itiraz edildiğini belirterek itirazın iptali ile takibin devamına, icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı, tapunun davacıya devredildiğini ve fesih gerekçelerinin oluşmadığını belirterek davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın kabulüne, İstanbul 26....
İlk derece mahkemesince, tarafların sunmuş oldukları deliller, taşınmaza ilişkin kayıtlar, ihtarname dosya arasına alınarak tarafların iddia ve savunmaları kapsamında bilirkişi incelemesi yaptırıldığı anlaşılmıştır. İlk derece mahkemesince, " ....davacı ile davalı arasında 10/08/2015 tarihli taşınmaz satım vaadi sözleşmesinin akdedildiği ve bu kapsamda davacının davalıya 1.000,00- TL nakit ve 59.000,00- TL havale olmak üzere toplam 60.000,00- TL'yi ödemiş olduğu hususunda herhangi bir ihtilaf bulunmamaktadır. Uyuşmazlık davacının sözleşmeden dönme ve bedel iadesi ile zarar ve ceza şart alacakları talep hakkının doğup doğmadığı hususunda oluşmaktadır....
Dava konusu uyuşmazlık;devremülk sözleşmesinin devremülk ediminin ifa edilmemesi nedeniyle sözleşmenin feshi,bedel iadesi ve zararların tazmini talebine ilişkindir. 28/07/2020 tarih ve 31199 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan ve yayımı ile de yürürlüğe giren 7251 sayılı Kanun'un 59. maddesi ile, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 73'üncü maddesinden sonra gelmek üzere "Dava şartı olarak arabuluculuk'' başlığıyla eklenen 73/A maddesi gereğince tüketici mahkemelerinde görülen uyuşmazlıklarda dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak kabul edilmiştir. 6502 sayılı Kanunun ''Dava şartı olarak arabuluculuk'' başlıklı 73/A maddesi şu şekildedir: ''MADDE 73/A- (Ek:22/7/2020- 7251/59 md.) (1) Tüketici mahkemelerinde görülen uyuşmazlıklarda dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır....
Esas sayılı dosyası ile icra takibine geçtiklerini, takibin davalının haksız itirazı üzerine durduğunu beyan ile itirazın iptali ile takibin devamına ve alacağın % 20 sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesi ile öncelikle taraflar arasındaki sözleşme ile belirlendiği üzere davaya bakmaya ... Asliye Ticaret Mahkemelerinin görevli olduğundan, davanın yetkisizlik nedeniyle reddi gerektiğini, taraflar arasında kararlaştırılan fuar işinin pandeminden ötürü ertelendiğini, dolayısı ile müvekkilinin kusurundan bahsedilemeyeceğini, fuarın ertelenmesini salgın hastalıktan ötürü katılımcılarca talep edildiğini, dolayısı ile davacının sözleşmeden dönme ve sonrasında ödenen bedelin iadesini talep edemeyeceğini, müvekkilinin fuar tarihini değiştirme hakkı bulunduğunu, bununda davacıya bedel iadesi hakkı vermeyeceğini beyan ile davanın reddi gerektiğini savunmuştur....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2021/261 ESAS - 2021/306 KARAR DAVA KONUSU : Ayıp nedeniyle sözleşmeden dönme, bedel iadesi ve tazminat istemi KARAR : Kdz....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, davacının davalıdan satın aldığı kamyonun ayıplı olduğu iddiası ile değiştirilmesi veya bedel iadesi talebine ilişkindir. Davacı tarafından davalılara gönderilen 24/01/2019 tarihli ihtarnamede aracın özellikle egzos şamandıra, ve manifoltunda ve elektrik aksamında sürekli arıza olduğunu yapılan tamirlere rağmen düzelmediği bu halin kronik bir problem olarak kaldığı belirtilerek bu nedenle sözleşmeden dönme ve bedel iadesi isteğinde bulunduğu ihtar edilmiştir....