Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Şti tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davacı, tatilini geçirmekte olduğu bir sırada davalı firma elemanlarının, hediye tatil kazandığından bahisle düzenlemiş oldukları tanıtım toplantısı sonucunda 30.08.2009 tarihli devre tatil sözleşmesini imzaladığını, ancak tatil hakkını kullanmadığını belirterek, sözleşmenin feshi ile, ... olduğu bedelin iadesi istemiyle eldeki davayı açmış, davalı TTP…Ltd.Şti ise devre tatil sözleşmesinin kapıdan satış şeklinde yapılmadığını, davacının tesisleri bizzat görerek sözleşmeyi imzaladığını savunmuştur. 2010/3315-13243 4822 Sayılı Yasa ile değişik 4077 Sayılı TKHK'nun 8/1 maddesinde, “kapıdan satış, işyeri, fuar, panayır gibi satış mekânları dışında önceden mutabakat olmaksızın yapılan tecrübe ve muayene koşullu satışlardır.” şeklinde tanımlanmış olup, davalının sözleşmede belirtilen işyeri adresi “Afyonkarahisar” olduğundan davacının, hediye tatil kazandığı belirtilerek davet üzerine gitmiş olduğu davalıya ait tesiste, daha önceden düşünmediği ve devre...

    Davacı, davalı şirket elemanlarınca aldatıcı vaad ve taahhütler ile psikolojik baskı uygulayarak devre tatil sözleşmesini imzaladığını, sözleşmenin feshi nedeniyle imzalanan senetler nedeniyle başlatılan takipte borçlu olmadığının tespiti istemiyle eldeki davayı açmış, davalı şirket ise davanın reddini dilemiştir....

      KARAR Davacı, davalı ile 21/11/2015 tarihinde devre mülk satış sözleşmesi imzaladığını, devre mülkün tesliminin yapılmadığını belirterek 25.11.2015 tarihli devremülk sözleşmesinin iptalini ve sözleşme sebebiyle borçlu olmadığının tespitini talep etmiştir. Davalı davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, Davanın KABÜLÜ ile taraflar arasında imzalanan 21/11/2015 tarih ve İD 203949 sayılı devre mülk satış vaadi sözleşmesinin iptaline karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı, 25.11.2015 tarihli devremülk satış sözleşmesinin iptali ve sözleşme sebebiyle borçlu olmadığının tespiti istemiyle eldeki davayı açmıştır....

        KARAR Davacı, davalı ile 13/01/2013 tarihinde devre mülk satış sözleşmesi imzaladığını, 8.750 TL ödeme yaptığını, devre mülkün tesliminin yapılmadığını belirterek 13.01.2013 tarihli devremülk sözleşmesinin iptalini ve ödediği 8.750 TL nin iadesini talep etmiştir. Davalı davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, Davanın KABÜLÜ ile; taraflar arasında imzalanan 13/01/2013 tarih 2592 Sayılı devre mülk satış vaadi sözleşmesinin iptaline, 8.750,00-TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, karar verilmiş; hükmün davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı, 13.01.2013 tarihli devremülk satış sözleşmesinin iptali ve ödediği bedelin iadesi istemiyle eldeki davayı açmıştır....

          KARAR Davacı, davalı ile 27/01/2013 tarihinde devre mülk satış sözleşmesi imzaladığını, 9.900 TL ödeme yaptığını, devre mülkün tesliminin yapılmadığını belirterek 27.01.2013 tarihli devremülk sözleşmesinin iptalini ve ödediği 9.900,00 TL'nin yasal faizi ile birlikte iadesini talep etmiştir. Davalı davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, Davanın KABÜLÜ ile, taraflar arasında imzalanan 27/01/2013 tarih ve 3057 sayılı devre mülk satış vaadi sözleşmesinin iptaline, 9.900,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyeacek yasal faizi ile davalıdan tahsiline, karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı, 27.01.2013 tarihli devremülk satış sözleşmesinin iptali, ödediği bedelin iadesi istemiyle eldeki davayı açmıştır....

            KARAR Davacı, davalı ile 06/12/2015 tarih 19.800 TL bedelli devre mülk satış sözleşmesi imzaladığını, sözleşme bedeli için senetler imzaladığını, devre mülkün tapuda tesliminin yapılmadığını belirterek 06.12.2015 tarihli devremülk sözleşmesinin iptalini ve sözleşme nedeniyle borçlu olmadığının tespitini talep etmiştir. Davalı, duruşmada davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, Davanın KABULÜNE, Taraflar arasında tanzim olunan 06/12/2015 tarihli devre mülk satış vaadi sözleşmesinin iptaline ve sözleşme nedeniyle verilen senetler nedeniyle davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine, karar verilmiş; hükmün davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı, 06.12.2015 tarihli devremülk satış sözleşmesinin iptali ve borçlu olmadığının tespiti istemiyle eldeki davayı açmıştır....

              KARAR Davacı, "Club Prestige Devre Tatil Sözleşmesi" adı altında davalıyla devre mülk sözleşmesi imzaladığını, sözleşme gereğince; 3202 Nolu Dairede 52. haftada tatil hakkını kullanacağının kararlaştırıldığını, 150 Euro peşinat verdikten sonra 4.700,00 Euroluk 33 adet senet karşılığında toplam 4.850,00 Euro ödeme yaptığını, hiçbir zaman sözleşmede belirtilen dairede ve dönemde tatil hakkını kullanmadığını, sözleşmeyi iptal etmek istediğinde bunun mümkün olmadığını, isterse tatil hakkının 3. kişilere devir edebileceklerini bunun da başka bir Şirket aracılığı ile mümkün olabileceğinin söylendiğini, Geo adlı bu şirkete 29/01/2007 tarihli satış yetkisi verdiğini, şirketin "2. el promosyon bedeli" adı altında 650,00 TL tahsilat yaptığını, satışın hemen yapılacağının taahhüt edilmesine rağmen yapılmadığını, davalının bakım aidatlarının tahsiline yönelik aleyhine İstanbul 4....

                Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile, taraflar arasında düzenlenen 2.12.1993 tarihli devre tatil sözleşmesinin feshine, davacının yararlanamadığı 2005 yılı devre tatil bedeli olan 1.396,00 YTL ile dava tarihinden itibaren 31.12.2020 yılına kadar devre tatil bedeli olan 9.931,00 YTL ki toplam 11.327,00 YTL’nin dava tarihinden itibaren değişken reeskont faiz oranı uygulanmak sureti ile hesaplanacak işlemiş faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, davacının fazlaya yönelik isteminin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalı ......

                  KARAR Davacılar, davalı ...Turizm İşletmeleri AŞ. ile 9.1.1993 tarihli devre tatil sözleşmesi imzaladıklarını, sözleşme gereğince 31.12.2020 tarihine kadar ...... Tatil Köyünde, her yılın 33. ve 34. haftalarında B 24/26 no’lu odalarda kalma ve tatil köyünün olanaklarından yararlanma hakkına sahip olduklarını, tatil köyünün sözleşme tarihinden sonra davalı ...Ş.’ne ve daha sonra da...Örme San. ve Tic. A.Ş.’ne devredildiğini, daha önce açmış oldukları davada tatil hakkının varlığı konusunda muarazanın giderilmesine karar verildiğini, davalıların devre tatil sistemini değiştirip herşey dahil sistemine geçerek, sözleşmede düzenlenmeyen fahiş ödentiler talep ettiğini, mutfaktan yararlanma şartlarının kaldırıldığını ve otelden yeme içme şartının dayatıldığını, 2006, 2007 ve 2008 yılları tatil haklarının bu şartlarda kullandırılmadığını ileri sürerek, fazla hakları saklı kalarak 10.000 TL....

                    Tüketici Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, devremülk sözleşmesinin feshi ve alacak istemine ilişkindir. Dosya kapsamından, taraflar arasında devremülk sözleşmesi düzenlendiği anlaşılmaktadır. Tüketici mahkemesi, özel bir mahkemedir ve görevleri 4077 Sayılı Yasadan kaynaklanır. 4077 Sayılı Yasada devre tatil konusunda düzenleme yapılmış; ancak, devre mülk konusunda düzenleme yapılmamıştır. Somut olayda; ayni hak tesisi sağlayacak devremülk sözleşmesinin iptali istendiğine göre, Tüketici Yasası kapsamında değerlendirilmeyecek uyuşmazlığın, genel hükümlere göre görülüp sonuçlandırılması gerekir. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle; H.Y.U.Y.’nın 25. ve 26. maddeleri gereğince Ankara 15. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 06.07.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu