Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki sözleşmenin iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalı ... ile 10.10.2007 tarihinde 4.600 Euro bedelli 31.12.2007 tarihinde son bulacak olan devre tatil sözleşmesi imzaladığını, devre tatile konu asıl tesisisin ... ... oteli olduğunu, sözleşmenin XVI. maddesine göre uluslararası değişim sistemine (...) üye yapılacağının kabul edildiğini, devre tatil hakkını bu sistem dahilinde kullanacağı için sözleşmeyi imzaladığını, sözleşme devam ederken sözleşmeye konu tesisin diğer davalı şirkete devredildiğini, sözleşmenin tanzimi sırasında verilen taahhütlerde ve daha sonrasında gönderilen kataloglarda her zaman ......

    Noterliğinin 06.01.2014 tarih ve.....nolu yevmiye ihtarnamesi ile davalıya ihtarname gönderdiğini, davalının ihtara yanıt vermediğini ve herhangi bir ödeme yapmadığını belirterek sözleşmenin iptali ile ödenen bedelin iadesini istemiştir. Davalı, aralarında yaptıkları anlaşma ile davacının devre tatil hakkını kiraya verdiğini ve kira bedelinin davacıya ödendiğini, buna ilişkin davacının imzası bulunan makbuz alındığını savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davacı, davalı ile imzalanan devre tatil sözleşmesinin feshi ile davalıya devre tatil sözleşmesi kapsamında ödediği bedellerin iadesi talep etmiş, davalı ise davacının devre tatil hakkını kiraya vererek kullandığını, bu konuda imzası olan belgenin bulunduğunu beyan ederek davanın reddini savunmuştur....

      ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 21/11/2019 NUMARASI : 2019/743 ESAS - 2019/1421 KARAR DAVA KONUSU : Devre Tatil Sözleşmesin KARAR : İstinaf incelemesi için dairemize gönderilen dosyanın ilk incelemesi tamamlanmış olmakla HMK'nın 353. ve 356. maddeleri gereğince; dosya içeriğine ve kararın niteliğine göre sonuca etkili olmadığından duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı-karşı davalı vekilinin dava dilekçesinde özetle; davacı-karşı davalı ile davalı-karşı davacı şirket arasında Abantbey Yayla Tatil Köyünde bulunan ve dava dilekçesinde ada ve parsel numarası ile sözleşme kullanım devresi belirtilen taşınmaz yönünden Devre Tatil Sözleşmesi imzalandığını; davacı-karşı davalının sözleşme konusu devre tatil bedelini ödediğini ancak davalı-karşı davacı şirketin sözleşme gereğince projede değişiklik yaparak sözleşme konusu taşınmazın bulunduğu tatil köyünde yapımını edim olarak...

      Taraflar arasındaki hukuki ilişkinin devre mülk sözleşmesi niteliğinde olması davacının 6502 sayılı Kanun'un 3/1- k maddesi gereğince tüketici sıfatını taşıması, davalıların da aynı Kanun'un 3/1- ı-i maddeleri uyarınca satıcı-sağlayıcı olması nedeniyle, taraflar arasındaki uyuşmazlıkta tüketici mahkemeleri görevlidir. 6502 sayılı Kanun'un ''Devre Tatil Ve Uzun Süreli Tatil Hizmeti Sözleşmeleri'' başlıklı 50.maddesi aşağıdaki gibidir: "(1) Devre tatil sözleşmesi, bir yıldan uzun süre için kurulan ve tüketiciye bu süre zarfında birden fazla dönem için bir veya daha fazla sayıda gecelik konaklama imkânı veren sözleşmelerdir. (2) Devre tatil sözleşmeleri ile sağlanan hakkın şahsi veya ayni bir hak olması bu maddenin uygulanmasını engellemez....

      Tatil bedeli ile kalan 16 yıl için 17.760 TL. Maddi tazminatın ve 5.000 TL. Manevi tazminatın reoskont faizi ile ödetilmesini istemişlerdir. Davalı ..., tesisin diğer davalı tarafından kira sözleşmesine istinaden işletildiğini, bilahere üst hakkının devralındığını, kendilerinin sorumluluğu kalmadığını, kaldı ki devre tatil sözleşmesini dava dışı ... şirketi namına imzaladıkları için kendilerine husumet düşmeyeceğini savunmuş, diğer davalı ...AŞ devre tatil sözleşmesinin tarafı olmadıklarını,daha önce kira sözleşmesine istinaden devre tatil hakkını kullandırdığını,üst hakkını devralarak burada tesisi inşaa ettiğini bildirerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, sözleşmenin iptali ile, davacının yararlanamadığı 2004 yılı devre tatil bedeli 1.110 TL.nin dava tarihinden 17.760 TL....

        (10) Devre tatil amaçlı taşınmazın ön ödemeli satışında devir ve teslim süresi sözleşme tarihinden itibaren otuz altı ayı geçemez. (11) Devre tatil, uzun süreli tatil hizmeti, yeniden satım, değişim sözleşmeleri ve ön bilgilendirmenin içeriği, tüketici ile satıcı ve sağlayıcının hak ve yükümlülükleri, cayma hakkı, ön ödemeli satışlar ile diğer uygulama usul ve esasları yönetmelikle belirlenir.'' Kararı istinaf eden davalının istinaf nedenleri ve HMK 355.maddesi gereğince re'sen yapılan incelemede, öncelikle; dava konusu uyuşmazlık hakkında T3 Şirketi'nin husumete ehliyetinin bulunup bulunmadığı yönündedir....

        Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, uluslararası devre tatil sözleşmesinin iptali ile davalıya ödenen miktarın istirdadı istemine ilişkindir. 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Yasada değişiklik yapan 4822 Sayılı Yasanın 6/B maddesinde devre tatil sözleşmelerinin düzenlendiği, anılan maddede de, devre tatil sözleşmesinin "... taşınmazın kullanım hakkının devri yada devri taahhüdünü içeren ve bir nüshasının tüketiciye verilmesi zorunlu yazılı sözleşme yada sözleşme grubu" olarak tanımlandığı, sözleşmenin resmi olacağına ilişkin bir hüküm bulunmadığı gözetilerek aynı yasanın 23. maddesi uyarınca uyuşmazlığın çözümünde özel mahkeme olan tüketici mahkemesi görevlidir. O halde, davaya bakmaya görevli mahkeme İstanbul 5. Tüketici Mahkemesidir....

          TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 11/04/2019 NUMARASI : 2018/635 ESAS, 2019/190 KARAR DAVA KONUSU : Devre Tatil Sözleşmesin KARAR : Taraflar arasındaki devre tatil sözleşmesinin iptali davasında; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik verilen karara karşı davalılar vekilleri tarafından süresinde istinaf yoluna başvurulduğundan, dosya içeriğine göre incelemenin duruşmalı yapılmasına gerek görülmediğinden, dosyanın tevdi edildiği Dairemiz Üye Hakimi Bahar Küçükali tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra, yapılan müzakerede de ön inceleme ve usule ilişkin eksikliğin bulunmadığının anlaşılması üzerine, işin esasına geçilmek suretiyle dosya üzerinden heyetçe yapılan inceleme ve değerlendirme sonunda; GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalılar arasında 26.05.2018 tarihli, 7712400587 sözleşme nolu 24.000,00 TL bedelli bir devre tatil sözleşmesi düzenlendiğini, taraflar arasında yapılan sözleşmelerin geçersiz ve hukuka...

          Bu kanunun 50. ve 84. maddelerine dayanılarak çıkartılan Devre Tatil Yönetmeliğinin 1. maddesinde, yönetmeliğin amacının, taşınmazların yılın belirli bir dönemine ilişkin kullanım hakkının devrine ya da devri taahhüdüne ilişkin sözleşmelere uygulanacak usul ve esasları düzenlemek olduğu, kapsam başlıklı ikinci maddesinde ise, bu yönetmeliğin devre tatil, ön ödemeli devre tatil, uzun süreli tatil hizmeti, değişim ve yeniden satış sözleşmelerini kapsadığı, devre tatil sözleşmeleri ile sağlanan hakkın şahsi veya ayni bir hak olmasının yönetmelik hükümlerinin uygulanmasını engellemeyeceği, bu yönetmeliğin uygulanmasında, devre mülk, dönem mülk, paylı mülkiyet, hisseli gayrimenkul satışı ve benzeri isimler altında yapılan ve tapu tesciline konu edilen satışlara ilişkin sözleşmelerin, bir yıldan uzun süre için kurulması ve tüketiciye bu süre zarfında birden fazla dönem için bir veya daha fazla sayıda gecelik konaklama imkânı tanıması halinde devre tatil sözleşmesi olarak kabul edileceği belirtilmiştir...

            Şirketi açısından davanın esastan reddine, davalı ... açısından da, dava konusu sözleşmenin tarafı olmadığından ve davalı olarak husumet yöneltilemeyeceğinden davanın pasif husumet yokluğundan reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalı ... Şirketi vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacının sair ve davalı ... Şirketinin tüm temyiz itirazlarının reddine karar verilmesi gerekmiştir. 2-Dava, devre tatil sözleşmesinin kullandırılmaması nedeniyle sözleşmenin feshi ile bedel iadesi talebi için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun’un 6/B maddesinde devre tatilin tanımı yapılmış olup, 13.6.2003 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanan Devre Tatil Sözleşmeleri Hakkında Yönetmelik’in 5. maddesinde de, devre tatil sözleşmelerinde yazılması zorunlu olan hususlar açıkta belirtilmiştir....

              UYAP Entegrasyonu