WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Saray İlçesindeki Hattusa Tesislerinden devre mülk sattıklarımı söyleyerek kendisini satış bürosundakı tanıtım toplantısına davet ettiklerini. müvekkilinin devre mütk alma istek ve arzusu yokken cazip bulduğu vaatlere inanarak Saray İlçesinde gerçekleşen tanıtim - toplantısına katılarak, toplantı sonrası 30.09.2018- tarihinde 2 adet ayrı devre tatil sözleşmesi imzaladığım. müvekkilinin söz konusu sözleşmelerle davalı satıcı/sağlayıcılardan Tekirdağ Saray'da inşaat durumunda olan ve 2019 da tamamlanıp hizmete sunulacağı vaat edilen Saray Hattusa tesişlerinden 30.09.2018 tarihli. 6637- 6638 numaralı 16,500.00 TL bedelli iki ayrı döneme ilişkin devre tatiller satın aldığını, daha sonra müvekkilinden 19.000.00 TL peşinat alınarak, peşin ödeme indirimi yapılmış ve bu sözleşmelere ek 04.10.2018 tarihli 9.250.00 TL bedelli iki ayrı devre tatil sözleşmesi imzalandığını, peşin ödeme ile birlikte ek sözleşmeler yapılırken de yaklaşık bir yıl içinde tatil hakkını kuttanabileceği, tesisin Saray Belediyesi...

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki devre tatil davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı .... Şti. Avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Davacı, davalılar ile devre tatil sözleşmesi imzalandığını, özel nedenlerden dolayı cayma hakkını kullandığını ancak davalıların kabul etmediğinin belirterek sözleşmenin iptali ile ödediği 7.884 TL’nın yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsilini talep etmiştir. Davalı ...Tatil Ltd. Şti. davayı kabul ederek; ...’in marka adı olduğunu, taraf ehliyeti olmadığını beyan etmiştir. Davalı...... sözleşmede taraf olmadığını belirterek husumet itirazında bulunmuş,davanın reddini talep etmiştir....

    Köyünde, her yılın 23. haftasında B 13-14 no’lu odalarda kalma ve tatil köyünün olanaklarından yararlanma hakkına sahip olduklarını, tatil köyünün sözleşme tarihinden sonra davalı ....’ne ve daha sonra da davalı ...’ne devredildiğini, daha önce açmış oldukları davada tatil hakkının varlığı konusunda muarazanın giderilmesine ve 2004,2005 ve 2006 yılları için maddi tazminata karar verildiğini, davalının devre tatil sistemini değiştirip herşey dahil sistemine geçerek, sözleşmede düzenlenmeyen fahiş ödentiler talep ettiğini, mutfaktan yararlanma şartlarının kaldırıldığını ve otelden yeme içme şartının dayatıldığını, ve bunun için de günlük 25 euro ödeme talep edildiğini, bu şartlarda devre tatil hakkından yararlanmanın imkansız hale geldiğini ileri sürerek, 2007, 2008, 2009, 2010 ve 2011 yılları tatil haklarının bu şartlarda kullandırılmadığını ileri sürerek, fazla hakları saklı kalarak 12.500 TL. maddi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir....

      İlçesi, ... mevkiinde bulunan 911 ve 1139 parsel sayılı taşınmazlar üzerindeki ... tatil sitesinde 126, 345 ve 126 kapı nolu evlerin devre tatil hakkına sahip olduğunu, 14.2.2005 tarihli yazı ile davalının yenileştirme ve iyileştirme kapsamında siteye harcamalar yaptığını ve bundan devre tatil hakkı sahiplerinin paylarına düşen kısmın ödenmesini istediğini, sözleşmeye göre devre tatil hakkı sahiplerinden devre tatil servis bedeli istenebileceğini, davalının belirlediği devre servis bedelini de ödediklerini, kapasite artırma ve ek gelir sağlamayı amaçlayan otel, havuz gibi harcamaların kendilerinden istenemeyeceğini, bunun 4077 sayılı yasa ve yönetmelik hükümlerine, hakkaniyet ilkelerine aykırı olduğunu bildirip, davalıya yenileme katkı payı adı altında ödeme yapılmaması gerektiğinin tespitiyle yaratılan muarazanın menine ve borçlu olmadığının tesbitine karar verilmesini istemiştir....

        Dava dilekçesi ekinde ibraz edilen belgelerin incelenmesinde; taraflar arasında ------- tarihinde ----yapıldığı, davacı tarafından davalıya---adet sıralı bono verildiği, verilen bonoların---- takibe konulduğu, davacının sözleşmesinin iptali, icra takibine konu bonolardan dolayı borçlu olmadığının tespiti ve sözleşme sırasında ödenen ---- ödemenin davalıdan tahsili için işbu davayı açtığı, anlaşılmıştır. Taraflar arasındaki sözleşmesinin devre tatil satış sözleşmesi niteliğinde olduğu ve davaya konu senetlerin devre tatil satış sözleşmesi uyarınca davacı tarafından davalıya verildiği ve bu nedenlerle taraflar arasındaki sözleşme ilişkisinin------- maddelerinde devre tatil ve uzun süreli tatil sözleşmeleri düzenlenmiş olup, devre tatil ile sağlanan hakkın şahsi veya ayni hak olmasının bu maddenin uygulanmasını engellemeyeceği hüküm altına alınmıştır. Bu nedenlerle uyuşmazlığın çözümünde davaya bakmaya Tüketici Mahkemesi görevlidir....

          devre mülk sözleşmesi olup ayni edim içeren bir sözleşme olmadığını, bu tür sözleşmelerin kanunda öngörülen resmi yazılı şekilde yapılması gerektiğini, resmi şekilde yapılmayan sözleşmenin kanunen geçerliliği olmadığını, hüküm doğurmadığını, tüm bunların yanı sıra Devre tatil sözleşmelerinin ”kapıdan satış” niteliğinde sayılmış olduğundan, müvekkilinin tatil yerini gördükten sonra yedi gün içerisinde sözleşmeden vazgeçebilme hakkı olduğunu, Devre tatil sözleşmesinden cayma hakkı, sözleşmenin yapıldığı tarihten itibaren değil tecrübe ve muayene tarihinden itibaren yani tatil yerinin alıcı tarafından fiili olarak kullanıldığı günden sonra başladığını, ayrıca devre tatil evini ya da evin konumunu beğenmeyen müşterinın devre tatil sözleşmesinden cayarak ödediği paraları geri alabileceğini, müvekkilinin gerek sözleşmenin yapılmış olduğu tarih gerekse de dava tarihi itibariyle sözleşmeye konu hissesini almış olduğu daireden henüz yararlanamamış olduğunu, mal ve hizmetten bugüne kadar da hiçbir...

          Dosya kapsamından, taraflar arasında adi yazılı şekilde devre mülk satış sözleşmesinin düzenlendiği anlaşılmaktadır. 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Yasa’da değişiklik yapan 4822 Sayılı Yasa’nın 3/c maddesinde “konut ve tatil amaçlı taşınmaz malların” da tüketicinin korunması hakkındaki yasa kapsamına alındığı anlaşılmakta olup, aynı Yasanın 23. maddesine göre de bu Yasanın uygulanması ile ilgili olarak çıkacak her türlü uyuşmazlıkların Tüketici Mahkemesinde görüleceği hüküm altına alınmıştır. Somut olayda davanın taraflar arasında düzenlenen devre mülk satış sözleşmesinin iptali istenmektedir. Devre mülk hakkı kat mülkiyeti kanununda düzenlenen taşınmazın müşterek mülkiyet payına bağlı bir haktır....

            Maddesine dayanılarak Ankara ve Bolu Tüketici Mahkemelerinde sözleşmenin feshi ile tazminat telebine ilişkin 200 adet dava açıldığını müvekkili şirketin ekonomik açısından zarara uğradığını, devre tatil sahiplerinin konaklayıp kaldıkları yapı ve bağımsız bölümler gibi taşınmazlar ile buralarda yaşamak için gerekli olan karyola, yatak ve diğer taşınır maddelerin birer yaşama ömürlerinin oldukları, taşınır ve taşınmaz malların yenileme, onarım ve bakım vs.nin müvekkili şirkete yüklenmesinin mümkün olmadığını, devre mülk sahiplerinin bakım ve onarım giderlerini ödenmemesi ve fesih sebebi olarak kullanmaları dürüstlük ve denkleştirici katılımcı adalet ilkesine aykırı olduğunu belirterek taraflar arasında imzalanmış olan devre tatil sözleşmesine hakimin müdahalesi ile sözleşmenin hukuka uygun yorumlanması, değişen hal ve şartlara uyarlanmasına ilişkin talebinin kabulüne; Sözleşmenin 7.,15. ve 17....

            Davacı davanın devre tatil sözleşmesi niteliğinde olduğunu savunarak süresinde cayma hakkını kullandığını ileri sürmekte davalı ise sözleşmenin devre tatil sözleşmesi olarak nitelendirilemeyeceğini bu nedenle de cayma hakkı bulunmadığını savunmaktadır. Mahkemece her ne kadar davanın kabulüne karar verilmiş ise de, mahkemenin gerekçede belirttiği hususlar dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Zira, taraflar arasındaki sözleşmenin, 6502 sayılı Tüketici Kanunu’nun 50. maddesinin 3. fıkrası ve 14/01/2015 tarih ve 29236 sayılı Devre Tatil ve Uzun Süreli Tatil Sözleşmeleri Yönetmeliği’nin 12. ve 13. maddeleri kapsamında kalan uzun süreli hizmet tatil sözleşmesi olarak değerlendirilip sonucuna göre karar verilmesi gerekirken bu hususlar gözardı edilerek eksik incelemeye dayalı ve yanılgılı gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma sebebidir....

              Fıkrasının uygulanamayacağını, davacının kendisine tanınan yasal süre içerisinde sözleşmeden caymadığını, bu aşamadan sonra caymanın mümkün olmadığını, davacılar devre tatil sözleşmesi imza ettikten sonra 2010 yılına ait devre tatil hakkının kiralanması için müvekkil şirket ile 18/09/2010 tarihinde protokol akdedildiğini, davacının 2010 yılına ait devre tatil hakkını kiralayarak kullandığını ve 1.000 EURO'yu elden ve nakden aldığını kabul ve taahhüt ettiğini gösterir belge imzaladığını, tecrübe ve muayene şartı gerçekleşmiş olduğundan cayma hakkının süresinde kullanılmadığını, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Yerel mahkemece davanın reddine karar verilmesi üzerine davacı vekilince yerel mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğundan kaldırılmasını talep etmiştir....

              UYAP Entegrasyonu