Devre tatil ve uzun süreli tatil sözleşmeleri ilk defa 7.11.2013 tarihli 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’unda ve bu kanuna dayalı olarak çıkartılan ve 14.01.2015 tarihinde Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren Devre Tatil ve Uzun Süreli Tatil Hizmeti Sözleşmeleri Yönetmeliği’nde düzenlenmiştir. 6502 sayılı TKHK ile Devre Tatil ve Uzun Süreli Tatil Hizmeti Sözleşmeleri Yönetmeliği’nde genel olarak devre tatil sözleşmesi düzenlenmiş, ayni hakka dayalı sözleşmeler devre mülk, dönem mülk, paylı mülkiyet veya hisseli gayrimenkul sözleşmesi olarak, şahsi hakka dayalı sözleşmeler ise, devre tatil sözleşmesi olarak nitelendirilmiştir....
Devre tatil ve uzun süreli tatil sözleşmeleri ilk defa 7.11.2013 tarihli 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’unda ve bu kanuna dayalı olarak çıkartılan ve 14.01.2015 tarihinde Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren ... Sözleşmeleri Yönetmeliği’nde düzenlenmiştir. 6502 sayılı Kanun’un 50.maddesinin birinci fıkrasında devre tatil sözleşmesinin tanımı yapıldıktan sonra ikinci fıkrada devre tatil sözleşmesi ile sağlanan hakkın şahsi veya ayni hak olmasının bu maddenin uygulanmasını engellemeyeceği düzenlenmiştir....
Devre tatil ve uzun süreli tatil sözleşmeleri ilk defa 7.11.2013 tarihli 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’unda ve bu kanuna dayalı olarak çıkartılan ve 14.01.2015 tarihinde Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren ... Yönetmeliği’nde düzenlenmiştir. 6502 sayılı Kanun’un 50.maddesinin birinci fıkrasında devre tatil sözleşmesinin tanımı yapıldıktan sonra ikinci fıkrada devre tatil sözleşmesi ile sağlanan hakkın şahsi veya ayni hak olmasının bu maddenin uygulanmasını engellemeyeceği düzenlenmiştir....
GEREKÇE: Dava, devre tatil sözleşmesinden kaynaklı cayma hakkının kullanılması nedenine dayalı alacak isteğine ilişkindir. Taraflar arasında 12.10.2011 tarihinde yapılan devre tatil sözleşmesi ile 34 numaralı 55 m2 alanlı ünitenin 7.900,00 TL bedelle satışının yapıldığı dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Davacı geçen süreye rağmen devre tatil hakkının kullandırılmadığından cayma hakkı kapsamında ödenen bedelin iadesini talep etmektedir. Davalı şirket ise devre tatil hakkının kullandırıldığını ibraz edilen belgelere göre davanın reddi gerektiğini bildirmektedir. Mahkemece " Davacı ile davalı arasında düzenlenen devremülk sözleşmesinin tarihi 2011 olup tesisin bu tarihte aktif olduğu, hatta davacının 2014 yılında eşinin davet edilmesi üzerine eşi ve çocukları ile devremülkte konakladığı, o tarihte de tesisin aktif olduğu ve tesisle ilgili herhangi bir eksiklikten bahsedilmediği anlaşılmaktadır....
(2) Devre tatil sözleşmeleri ile sağlanan hakkın şahsi veya ayni bir hak olması bu maddenin uygulanmasını engellemez. Devre tatile konu taşınmazın inşa edileceği arsa için yapı ruhsatı alınmadan tüketicilerle ön ödemeli devre tatil sözleşmesi yapılamaz. (3) Uzun süreli tatil hizmeti sözleşmesi, bir yıldan uzun süre için kurulan ve tüketiciye, belirlenen süre zarfında konaklamaya veya konaklama ile birlikte seyahat ya da diğer hizmetlerin beraber sunulduğu durumlara ilişkin indirim yahut diğer menfaatlerden faydalanma hakkı verilen sözleşmelerdir. (4) Tüketicilere aşağıdaki sözleşmelerin kurulmasından en az bir gün önce, Bakanlıkça belirlenen hususları içeren ön bilgilendirme formu verilmesi zorunludur: a) Devre tatil sözleşmeleri b) Uzun süreli tatil hizmeti sözleşmeleri c) Değişim sözleşmeleri ç) Satıcı veya sağlayıcının, devre tatil veya uzun süreli tatil hizmetinin alınıp satılması hususunda tüketiciye yardımcı olduğu yeniden satış sözleşmeleri....
Devre tatil ve uzun süreli tatil sözleşmeleri ilk defa 7.11.2013 tarihli 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’unda ve bu kanuna dayalı olarak çıkartılan ve 14.01.2015 tarihinde Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren ... Sözleşmeleri Yönetmeliği’nde düzenlenmiştir. 6502 sayılı Kanun’un 50.maddesinin birinci fıkrasında devre tatil sözleşmesinin tanımı yapıldıktan sonra ikinci fıkrada devre tatil sözleşmesi ile sağlanan hakkın şahsi veya ayni hak olmasının bu maddenin uygulanmasını engellemeyeceği düzenlenmiştir....
Devre tatil ve uzun süreli tatil sözleşmeleri ilk defa 7.11.2013 tarihli 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’unda ve bu kanuna dayalı olarak çıkartılan ve 14.01.2015 tarihinde Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren ... Sözleşmeleri Yönetmeliği’nde düzenlenmiştir. 6502 sayılı Kanun’un 50.maddesinin birinci fıkrasında devre tatil sözleşmesinin tanımı yapıldıktan sonra ikinci fıkrada devre tatil sözleşmesi ile sağlanan hakkın şahsi veya ayni hak olmasının bu maddenin uygulanmasını engellemeyeceği düzenlenmiştir....
KARAR Davacı, davalının işletmecisi ve mülk sahibi olduğu şirketle 15.11.2004'te devre tatil sözleşmesi imzaladıklarını ve bu tarihten itibaren tatil hakkını sözleşmede belirlendiği şekilde taşınmazda geçirdiğini, davalı şirket tarafından devre tatile konu taşınmazların 2008'de 3. bir şirkete devredildiğini ve bu durumun müşterilere haber verilmediğini ileri sürerek, devralan şirketle davalı arasında ticari bağlantı bulunduğundan sözleşmeyle sağlanan devre tatil hakkının kullanımının sağlanmasını, aksi halde fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 15.000 Euro'luk zararının karar tarihindeki döviz kuru üzerinden, dava tarihinden itibaren başlayacak en yüksek ticari faizi ile davalıdan tahsilini istemiştir. Davalı, sözleşme gereğince ... ... Mahkemelerinin yetkili olduğunu savunarak yetki itirazında bulunmuştur. Mahkemece, devre tatil sözleşmesinde yetkinin ... olarak belirlendiği, davalı şirketin şirket merkezinin ... olduğu gerekçesiyle ......
devre mülk sözleşmesi olup ayni edim içeren bir sözleşme olmadığını, bu tür sözleşmelerin kanunda öngörülen resmi yazılı şekilde yapılması gerektiğini, resmi şekilde yapılmayan sözleşmenin kanunen geçerliliği olmadığını, hüküm doğurmadığını, tüm bunların yanı sıra Devre tatil sözleşmelerinin ”kapıdan satış” niteliğinde sayılmış olduğundan, müvekkilinin tatil yerini gördükten sonra yedi gün içerisinde sözleşmeden vazgeçebilme hakkı olduğunu, Devre tatil sözleşmesinden cayma hakkı, sözleşmenin yapıldığı tarihten itibaren değil tecrübe ve muayene tarihinden itibaren yani tatil yerinin alıcı tarafından fiili olarak kullanıldığı günden sonra başladığını, ayrıca devre tatil evini ya da evin konumunu beğenmeyen müşterinın devre tatil sözleşmesinden cayarak ödediği paraları geri alabileceğini, müvekkilinin gerek sözleşmenin yapılmış olduğu tarih gerekse de dava tarihi itibariyle sözleşmeye konu hissesini almış olduğu daireden henüz yararlanamamış olduğunu, mal ve hizmetten bugüne kadar da hiçbir...
A.Ş.' ye, 14.09.2011 tarihinde 5.000,00- TL ve 30.09.2011 tarihinde 12.000,00- TL olmak üzere toplamda 17.000,00- TL ödeme yaptığını, müvekkilinin sözleşmeden doğan yükümlülüklerini eksiksiz olarak yerine getirdiğini, 2012 yılı içerisinde müvekkilinin, Devre Tatil Üyelik Sözleşmesi kapsamında sosyal tesislerden yararlanmak istediğini ancak müvekkilinin hizmet alımı tesis yönetimi tarafından engellendiğini, Yaşanan son olayda ise; 2017 dönemine ait yıllık aidatın geç yatırıldığı ileri sürülerek müvekkilinin taraf olduğu sözleşmede yazılı ünite ve devre tesis yönetimi tarafından başka bir devre tatil sahibine tesis edildiğini, taşınmazı ve sosyal tesisleri kullanımı engellenerek müvekkilini önemli ölçüde mağdur edildiğini, müvekkili 14.09.2011 tarihli Devre Tatil Üyelik Sözleşmesi ''ni sözleşme hükümlerinin davalılar tarafından ihlal edildiği gerekçesiyle - Sözleşmenin 14/f.1 maddesi uyarınca - 12.09.2018 tarihinde noter ihtarnamesi ile feshettiğini, sözleşmenin imzalandığı tarihten itibaren...