temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacının H bölgesi 301 kapı nolu 15.dönem için 10.07.1990 tarihinde imzaladığı devre tatil sözleşmesi ile sözleşme bedelinden, 9.800.000,00-TL.nin 5.000.000,00-TL si peşin ve bakiyesi 4.800.000,00-TL.nin 30 ayda ödeneceğinin, E bölgesi 175 kapı nolu, 8.dönem için 27.7.1991 tarihinde imzaladığı devre tatil sözleşmesi ile sözleşme bedeli 20.000.000,00-TL.nin peşin ödeneceğinin kararlaştırıldığı anlaşılmaktadır....
Devre tatil ve uzun süreli tatil sözleşmeleri ilk defa 7.11.2013 tarihli 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’unda ve bu kanuna dayalı olarak çıkartılan ve 14.01.2015 tarihinde Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren Devre Tatil ve Uzun Süreli Tatil Hizmeti Sözleşmeleri Yönetmeliği’nde düzenlenmiştir. 6502 sayılı TKHK ile Devre Tatil ve Uzun Süreli Tatil Hizmeti Sözleşmeleri Yönetmeliği’nde genel olarak devre tatil sözleşmesi düzenlenmiş, ayni hakka dayalı sözleşmeler devre mülk, dönem mülk, paylı mülkiyet veya hisseli gayrimenkul sözleşmesi olarak, şahsi hakka dayalı sözleşmeler ise, devre tatil sözleşmesi olarak nitelendirilmiştir....
Devre tatil ve uzun süreli tatil sözleşmeleri ilk defa 7.11.2013 tarihli 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’unda ve bu kanuna dayalı olarak çıkartılan ve 14.01.2015 tarihinde Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren Devre Tatil Ve Uzun Süreli Tatil Hizmeti Sözleşmeleri Yönetmeliği’nde düzenlenmiştir. 6502 sayılı TKHK ile Devre Tatil Ve Uzun Süreli Tatil Hizmeti Sözleşmeleri Yönetmeliği’nde genel olarak devre tatil sözleşmesi düzenlenmiş, ayni hakka dayalı sözleşmeler devre mülk, dönem mülk, paylı mülkiyet veya hisseli gayrimenkul sözleşmesi olarak, şahsi hakka dayalı sözleşmeler ise, devre tatil sözleşmesi olarak nitelendirilmiştir....
KARAR Davacı, davalı ile imzaladıkları 2.3.1987 tarihli devre tatil sözleşmesi gereğince, ......
KARAR Davacı, davalı ile imzaladıkları 21.4.1987 tarihli devre tatil sözleşmesi gereğince,...İlçesi, .. mevkiinde bulunan 911 ve 1139 parsel sayılı taşınmazlar üzerindeki ...Tatil Sitesinde A bölgesinde bulunan 10 kapı nolu evin 8. ve 16. devrelerini kapsayan devre tatil hakkına sahip olduğunu, davalı tarafından gönderilen 14.2.2005 tarihli yazı ile, yenileştirme ve iyileştirme kapsamında siteye 11.557.000 TL. tutarında harcama yapıldığını, bu miktarın yenileme katkı payı adı altında devre sahiplerinin hisselerine düşen tutarlarda ödemeleri gerektiğinin bildirildiğini, oysa ki sözleşmenin 10. maddesinin c fıkrası gereğince, devre sahipleri olarak ödemekle yükümlü oldukları miktarın, işletme servis bedellerinden ibaret olduğunu, davalının bu servis bedellerini de keyfi olarak fahiş belirlediğini, kapasite artırma ve ek gelir sağlamayı amaçlayan otel, havuz gibi harcamaların devre sahiplerinden talep edilemeyeceğini, bu talebin 4077 sayılı yasa ve yönetmelik hükümlerine ve hakkaniyet...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı... Tur. Ve Yatırım A.Ş (... Tatil Klubü) avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalılarla devre tatil sözleşmesi imzaladığını, davalıların sözleşmede üzerine düşen edimleri yerine getirmediklerini, devre tatili hiç kullanmadığını, toplamda 12.292,00 TL bedel ödediğini belirterek ödenen 12.292,00 TL bedelin iadesi ve uğranılan hak kayıpları nedeniyle 6.000,00 TL maddi, 6.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesini talep etmiştir. Davalı, cevap vermemiştir....
tatil kullanım sözleşmesi oluğu düşünüldüğünde, bu sözleşmenin sonsuz süreli olması hayatın olağan akışına da açıkça aykırı olduğunu, zira devre tatil ilişkisi sürekli borç doğuran bir ilişki olup, devre tatil sözleşmesi de niteliği itibariyle sürekli borç doğuran bir sözleşme olduğunu, 99 yıl süreli bir sözleşme olmasından ve bu 99 yıl boyunca müvekkil şirketin her bir devre sahibine, sözleşmeyle edindikleri yıllık devre tatil süresince tatil yerini kullanmaya, ondan yararlanmaya elverişli bir biçimde tutma yükümlülüğünden doğduğunu, Yargıtay' ın yerleşik içtihatlarına göre de, "iktisadi hürriyeti kabul edilmez derecede sınırlayan bir akdin de ahlaka ve adaba aykırılığı kuşkusuzdur." hiç bir sözleşme sonsuz süreli olarak akdedilemeyeceğini, bu durum anayasanın eşitlik ilkesine ve Türk Borçlar Kanununda belirtilmiş olan sözleşme ilkelerine, silahların eşitliği ilkesine, hakkaniyete uygunluk ilkesine açıkça aykırı olduğunu, bu durumda, devre tatil sözleşmesi, sözleşme süresinin uzunluğu...
sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacının B bölgesi 95 kapı nolu 4.dönem için 22.12.1989 tarihinde imzaladığı devre tatil sözleşmesi ile sözleşme bedeli 37.000.000,00-TL'nin peşin ödeneceğinin kararlaştırıldığı anlaşılmaktadır....
nin aşağıdaki bendin dışındaki sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı, tüm edimlerini yerine getirmesine rağmen devre tatil hakkının kullandırılmaması nedeni ile sözleşmenin feshi ile ödediği bedelin iadesi ve manevi tazminatın ödetilmesini istemiştir. Mahkemece, davacının davalıya aidatları ödediği ibraz edilen hesap özeti ile sabit olduğu, davacının tesisten yararlanmaya ilişkin başvuruda bulunduğu, davacının talebinin yerine getirilmediği gerekçesi ile davanın kısmen kabulü ile 6.114 TL'nin davalılardan tahsiline karar verilmiştir. Dava konusu somut olayda; davacının 2011 yılı için devre tatil hakkını kullandığı tarafların kabulündedir. Oysa ki mahkemece kısmen kabul kararı verilirken davacının devre tatil sözleşmesi kapsamında ödemiş olduğu 6.114 TL nin tamamına hükmedilmiştir....
Tatil Köyünde, her yılın 40. ve 41. haftalarında H-17 no’lu stüdyo dairede kalma ve tatil köyünün olanaklarından yararlanma hakkına sahip olduğunu, tatil köyünün sözleşme tarihinden sonra davalı ... Turizm ve Otelcilik A.Ş.’ne ve daha sonra da ... Örme San. ve Tic. A.Ş.’ne devredildiğini, 2004 yılından itibaren tatil yapmak için tatil köyüne gittiklerinde kapıdan içeriye alınmadıklarını ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere, 2004,2005,2006 ve 2007 yılları nedeniyle uğramış olduğu zararlar nedeniyle 5.000,00 YTL maddi, 1.000,00 YTL manevi tazminatın en yüksek banka mevduat faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemiş, maddi tazminata ilişkin talebini daha sonra ıslahen 7.500 YTL'ye çıkarmıştır. Davalılar, davanın reddini dilemiştir....