Davacı vekili, davalı arasında 07/07/2010 tarihinde devre tatil sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşmenin yanılgıya düşürülmek suretiyle imzalatıldığını, müvekkilinin sözleşme uyarınca sahip olduğu tatil hakkını hiç kullanmadığını, cayma hakkını kullanarak sözleşmeyi feshedip sözleşme nedeniyle yapmış olduğu ödemeyi geri istediğini, müvekkilinin devre tatil hakkını kullanmadığına göre sözleşmeden dönebileceğini ve cayma hakkının süresinde başlamadığını, sözleşme dahilinde ödenen 12.620,00 TL'nin cayma hakları uyarınca yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, davalı vekili ise, davacı ile müvekkili şirket arasında sözleşmenin müvekkile ait tesiste yapılması nedeniyle Devre Tatil Sözleşmeleri Uygulama Usul Ve Esasları Hakkında Yönetmeliğin 6. maddesinin 1....
KARAR Davacılar, murislerinin dava dışı ... ile 7.9.1993 tarihli devre tatil sözleşmesi imzaladıklarını, sözleşme gereğince 31.12.2020 tarihine kadar ......
Davacı, eğlence bahanesi ile davalı firma elemanlarının, hediye tatil kazandığından bahisle düzenlemiş oldukları tanıtım toplantısı sonucunda 16.07.2006 tarihli devre tatil sözleşmesini imzaladığını, ancak tatil hakkını kullanmadığını, tesisin yapı kullanım izninin bulunmadığını belirterek, sözleşmenin feshi ile, ödemiş olduğu bedelin iadesi istemiyle eldeki davayı açmış, davalı ise devre tatil sözleşmesinin kapıdan satış şeklinde yapılmadığını, davacının tesisleri bizzat görerek sözleşmeyi imzaladığını savunmuştur. Ayrıca davalı sağlayıcı, cayma bildirimi belgesini sözleşme tarihinde davacıya vermiştir. Devre Tatil sözleşmeleri Uygulama Usul ve Esasları Hakkında Yönetmeliğin 6.maddesi gereğince devre tatil sözleşmelerinde cayma süresi on gündür. Bu süre hizmet ediminin tüketiciye ifa edildiği tarihte işlemeye başlayacaktır....
Sözleşmeye göre iki kişilik stüdyo dairenin 31.hafta (03- 10 Ağustos) dönem itibariyle 7/3650 oranındaki hissenin davalı tarafından davacıya bedeli karşılığında tahsis edilip, taşınmaz tapusunun davacıya verileceği kararlaştırılmış ise de, dava dosyası kapsamındaki tapu senedi suretinin ise dava dışı Safiye Arslan adına tanzim edilmiş olduğu ve tapu kaydının sözleşme konusu olan devre tatil hakkını kapsayıp kapsamadığı anlaşılamamıştır. 6502 sayılı Kanun'un ''Devre Tatil Ve Uzun Süreli Tatil Hizmeti Sözleşmeleri'' başlıklı 50.maddesi aşağıdaki gibidir: (1) Devre tatil sözleşmesi, bir yıldan uzun süre için kurulan ve tüketiciye bu süre zarfında birden fazla dönem için bir veya daha fazla sayıda gecelik konaklama imkânı veren sözleşmelerdir. (2) Devre tatil sözleşmeleri ile sağlanan hakkın şahsi veya ayni bir hak olması bu maddenin uygulanmasını engellemez....
(2) Devre tatil sözleşmeleri ile sağlanan hakkın şahsi veya ayni bir hak olması bu maddenin uygulanmasını engellemez. Devre tatile konu taşınmazın inşa edileceği arsa için yapı ruhsatı alınmadan tüketicilerle ön ödemeli devre tatil sözleşmesi yapılamaz. (3) Uzun süreli tatil hizmeti sözleşmesi, bir yıldan uzun süre için kurulan ve tüketiciye, belirlenen süre zarfında konaklamaya veya konaklama ile birlikte seyahat ya da diğer hizmetlerin beraber sunulduğu durumlara ilişkin indirim yahut diğer menfaatlerden faydalanma hakkı verilen sözleşmelerdir. (4) Tüketicilere aşağıdaki sözleşmelerin kurulmasından en az bir gün önce, Bakanlıkça belirlenen hususları içeren ön bilgilendirme formu verilmesi zorunludur: a) Devre tatil sözleşmeleri b) Uzun süreli tatil hizmeti sözleşmeleri c) Değişim sözleşmeleri ç) Satıcı veya sağlayıcının, devre tatil veya uzun süreli tatil hizmetinin alınıp satılması hususunda tüketiciye yardımcı olduğu yeniden satış sözleşmeleri....
İSTİNAF SEBEBİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; sözleşmenin hatalı olarak nitelendirildiğini, sözleşmenin bir devre mülk sözleşmesi değil hisseli gayrimenkul satış sözleşmesi olduğunu, tapu devrinin bir ifa olup sözleşmeyi geçerli hale getirdiğini, sözleşme ve tapu devrinden 3 yıl sonra dava açılmış olmasının iyiniyet ile bağdaşmadığını, davalı tarafın edimlerini yerine getirmediğini, davacının SMS ile tatil hakkını kullanmak üzere davet edildiğini, ödeme hususuna itiraz ettiklerini, keşif yapılmadan karar verildiğini ve avans faizi istenemeyeceğini beyanla istinaf talebinde bulunmuştur. GEREKÇE : Davacı, taraflar arasında mevcut devre mülk satış sözleşmesi gereğince cayma hakkına dayalı olarak sözleşmenin iptali ile sözleşme gereğince ödenen bedelin iadesi ve menfi tespit talebinde bulunmuştur....
(2) Devre tatil sözleşmeleri ile sağlanan hakkın şahsi veya ayni bir hak olması bu maddenin uygulanmasını engellemez. Devre tatile konu taşınmazın inşa edileceği arsa için yapı ruhsatı alınmadan tüketicilerle ön ödemeli devre tatil sözleşmesi yapılamaz. (3) Uzun süreli tatil hizmeti sözleşmesi, bir yıldan uzun süre için kurulan ve tüketiciye, belirlenen süre zarfında konaklamaya veya konaklama ile birlikte seyahat ya da diğer hizmetlerin beraber sunulduğu durumlara ilişkin indirim yahut diğer menfaatlerden faydalanma hakkı verilen sözleşmelerdir. (4) Tüketicilere aşağıdaki sözleşmelerin kurulmasından en az bir gün önce, Bakanlıkça belirlenen hususları içeren ön bilgilendirme formu verilmesi zorunludur: a) Devre tatil sözleşmeleri b) Uzun süreli tatil hizmeti sözleşmeleri c) Değişim sözleşmeleri ç) Satıcı veya sağlayıcının, devre tatil veya uzun süreli tatil hizmetinin alınıp satılması hususunda tüketiciye yardımcı olduğu yeniden satış sözleşmeleri....
Dava dilekçesi ekinde ibraz edilen belgelerin incelenmesinde; taraflar arasında ------- tarihinde ----yapıldığı, davacı tarafından davalıya---adet sıralı bono verildiği, verilen bonoların---- takibe konulduğu, davacının sözleşmesinin iptali, icra takibine konu bonolardan dolayı borçlu olmadığının tespiti ve sözleşme sırasında ödenen ---- ödemenin davalıdan tahsili için işbu davayı açtığı, anlaşılmıştır. Taraflar arasındaki sözleşmesinin devre tatil satış sözleşmesi niteliğinde olduğu ve davaya konu senetlerin devre tatil satış sözleşmesi uyarınca davacı tarafından davalıya verildiği ve bu nedenlerle taraflar arasındaki sözleşme ilişkisinin------- maddelerinde devre tatil ve uzun süreli tatil sözleşmeleri düzenlenmiş olup, devre tatil ile sağlanan hakkın şahsi veya ayni hak olmasının bu maddenin uygulanmasını engellemeyeceği hüküm altına alınmıştır. Bu nedenlerle uyuşmazlığın çözümünde davaya bakmaya Tüketici Mahkemesi görevlidir....
Turizm A.Ş. ile 23.2.1996 ve 31.6.1998 tarihinde imzalamış olduğu devre tatil sözleşmelerine göre, davalı ... A.Ş. ile ... Turistik Tesisleri A.Ş.’nin tapuda irtifak hakkı sahibi oldukları... Tatil Köyünün D-62 ve E 85 nolu ünitesinde her yılın 40-41. haftasında kullanılmak üzere 30 yıl süreli devre tatil kullanım hakkını satın aldığını, sözleşmeden doğan edimlerini yerine getirdiğini, 1999 yılı sonundan itibaren devre tatil köyü işletmesinin davalı ... A.Ş.’ne devredildiğini, ... A.Ş.nin 2003 yılına kadar sözleşme şartlarına uyduğunu, ancak adı geçen şirket tarafından 2004 yılında devre tatil hakkının kullandırılmadığından açtığı dava ile dönem sonuna kadar hak sahibi olduğunun tesbiti ile 2004 yılı tatil bedeline hükmedildiğini, devam eden yıllarda tatil hakkının kullandırılmayacağının bildirildiğini ileri sürerek, 2005, 2006, 2007, 2008 ve 2009 yılları tatil bedelleri olarak şimdilik 5.000 TL.nin ticari reoskont faizi ile ödetilmesini istemiştir....
TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2017/514 ESAS - 2020/570 KARAR DAVA KONUSU : Devre Tatil Sözleşmesinin İptali ve Bedel İadesi KARAR : Kocaeli 2.Tüketici Mahkemesi'nin 2017/514 Esas, 2020/570 Karar sayılı dosyasından verilen 07/12/2020 tarihli karara karşı davacı vekilince istinaf talebinde bulunulması üzerine dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşılmakla, dosya incelendi, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı müvekkili ile davalı taraf arasında 23/07/2011 tarihinde EMTY469 nolu üyelik sözleşmesi yapıldığını, sözleşme içeriğine göre taraflar 4 kişilik, 17 yıllık, 40 hafta kırmızı dönem, 2021 ünite no şeklinde anlaşıldığını, sözleşme içeriğinde toplamda 7.697,00 TL olan ödemenin 10 taksit şeklinde ödeneceğine dair ödeme planı mevcut olduğunu, müvekkilinin kararlaştırılan şekilde ödemeleri yapmış ve sözleşme hükümlerine göre devre mülkten faydalanmaya hak kazandığını, müvekkilinin sözleşme hükümlerine...