Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Devre tatil amaçlı taşınmazın ön ödemeli satışında devir ve teslim süresi sözleşme tarihinden itibaren otuz altı ayı geçemez. Devre tatil, uzun süreli tatil hizmeti, yeniden satım, değişim sözleşmeleri ve ön bilgilendirmenin içeriği, tüketici ile satıcı ve sağlayıcının hak ve yükümlülükleri, cayma hakkı, ön ödemeli satışlar ile diğer uygulama usul ve esasları yönetmelikle belirlenir. Davacı, Devremülk satış sözleşmesinin iptali, ödediği bedelin iadesi istemiyle davayı açmıştır....

Mahkemece, taraflar arasında 12.02.2012 tarihli devremülk satış vaadi sözleşmesi tanzim edildiği, cayma hakkının ancak hizmetin ifasından sonra, başka bir ifade ile tatil hakkını kullandıktan sonra işlemeye başlayacak olup, bu süre içerisinde sözleşmenin askıda olduğu, davacının sözleşme tanzim edildikten sonra cayma bildiriminde bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Oysa ki, taraflar arasında imzalanan devremülk satış sözleşmesinin “SÖZLEŞME KONUSU” başlıklı 1. maddesinde '634 sayılı Kat mülkiyeti kanununa göre devre mülk mülkiyet hakkı ve tapusu verilmek koşuluyla ... İli Haymana İlçesi ... İmar Mahallesi 709 ada ve 2 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan maliki, işletmecisi ve yöneticisi ... Otelcilik San. Tic. Ltd. Şti. tarafından yapılan ve adı ......

    Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı şirket arasında 04/09/2014 tarihli 0394 numaralı sözleşme uyarınca, Yalova ili, Armutlu İlçesi, Tavşantepe Mevkii adresindeki Göral Termal tesislerinden devre mülk satın aldığını, sözleşme ekinde taksitlerin ödenmesiyle iade edilmek üzere davalı şirket lehine bono düzenlendiğini, sözleşme gereği 04/09/2014 tarihinde ilk taksitin ödemesinin yapıldığı, 28/01/2017 tarihine kadar 14.720 TL ödendiğini, sözleşme gereğince devre mülklerin 2016 yılı haziran başında teslim edileceği, ancak davanın açıldığı tarihe kadar devre mülk inşaatına dahi başlanılmadığını, devre mülk kullanım hakkının tesliminin yapılmadığını, bunun üzerine 13/02/2017 tarihinde fesih ihbarnamesi gönderilerek ödenen meblağın kendisine iade edilmesini talep ettiğini, davalı şirketin ödeme yapmadığı gibi devre mülk inşaatına başlamadığını, sözleşme devre mülk kullanım hakkı devri 2016 yılı Haziran ayı olarak belirlendiği, beyanla davalıya ödenmiş olan 14.720 TL'nin...

    K A R A R Davacı, davalı şirketle imzaladığı 10/11/2012 tarihli devre tatil sözleşmesi ile devre mülk satın alarak 8500,00-TL peşin ödeme yaptığını, aldatıcı vaat ve taahhütlerde bulunduklarını, 17/09/2013 tarih 26151 yevmiye nolu ihtarı ile cayma hakkını kullanmasına rağmen sözleşme bedelinin iade edilmediğini ileri sürerek 8.500 TL'nin yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davaya cevap vermemiştir. Mahkemece, davanın kabulü ile taraflar arasında imzalanan 10/11/2012 tarih 114016 sayılı devre mülk sözleşmesinin feshine, sözleşme gereğince davacı tarafından davalıya ödenen 8500-TL sözleşme bedeli ve ihtarname ücreti 175-TL olmak üzere toplam 8675-TLnin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, devre tatil sözleşmesinden dönmesi sebebi ile ödediği bedelin iadesi için eldeki davayı açmıştır....

      Şti tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davacı, tatilini geçirmekte olduğu bir sırada davalı firma elemanlarının, hediye tatil kazandığından bahisle düzenlemiş oldukları tanıtım toplantısı sonucunda 30.08.2009 tarihli devre tatil sözleşmesini imzaladığını, ancak tatil hakkını kullanmadığını belirterek, sözleşmenin feshi ile, ... olduğu bedelin iadesi istemiyle eldeki davayı açmış, davalı TTP…Ltd.Şti ise devre tatil sözleşmesinin kapıdan satış şeklinde yapılmadığını, davacının tesisleri bizzat görerek sözleşmeyi imzaladığını savunmuştur. 2010/3315-13243 4822 Sayılı Yasa ile değişik 4077 Sayılı TKHK'nun 8/1 maddesinde, “kapıdan satış, işyeri, fuar, panayır gibi satış mekânları dışında önceden mutabakat olmaksızın yapılan tecrübe ve muayene koşullu satışlardır.” şeklinde tanımlanmış olup, davalının sözleşmede belirtilen işyeri adresi “Afyonkarahisar” olduğundan davacının, hediye tatil kazandığı belirtilerek davet üzerine gitmiş olduğu davalıya ait tesiste, daha önceden düşünmediği ve devre...

        Mahkemece, taraflar arasında 09/02/2013 tarihinde devremülk satış vaadi sözleşmesi tanzim edildiği, sözleşme içeriğinden söz konusu sözleşmenin devre tatil satış sözleşmesi olduğu, cayma hakkına ilişkin sürenin tatil hakkı kullanıldıktan sonra işlemeye başlayacak ve bu süre içerisinde sözleşmenin askıda olduğu, davacının sözleşme tanzim edildikten sonra hizmetin ifasından önce her zaman cayma hakkını kullanabileceği, kapıdan satışlara ilişkin uygulama usul ve esaslara ilişkin yönetmeliğin 6. Maddesine göre satıcı veya sağlayıcı sözleşmeyi tüketicinin imzalamayı ve sözleşme tarihi ile "sözleşmenin bir nüshasını elden aldım ve 7 gün içinde satıştan vazgeçme hakkının olduğu konusunda bilgilendirildim" ibaresini tüketicinin el yazısı ile yazması gerektiği, böyle bir ibarenin yazılı olmadığı ve süresinde cayma hakkının kullanıldığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir....

          Davacı vekili *** tarihli sözleşmede; “***A.Ş. yönetimimiz tarafından daha önce aktif olarak işletilmiş olan (***Şti.) şirketimiz üzerinde uzun ve kısa vadelerde Standart - family - queen süit şeklinde taahhütlü devre tatil satışları yapıldığını, ***unvanlı şirketin ***tarihinden fesih edilmesi ile haklarını ***şirketi üzerinden artık kullanamayacak olan toplamı 1874 devre tatil üyelerinin ***Unvanlı şirketin eski faaliyet adresinde ***tarihi itibari ile yeni işletmeci olarak 49 yıl boyunca aktif bir şekilde faaliyet gösterecek olan ***. şirketine Revize Ek Devre Tatil Sözleşmesi şeklinde aktarılmaları konusunda mutabakata varıldığını, muhatap şirketin "( ***şirketi) ek revize şeklinde kendi şirketine aktaracağı tüm ***Otel devre tatil üyelerinin şirketimizin (Garantör ve kefilliği) altında olup, devre tatil üyelerimizin aktarılması konusunda muhatap şirket aleyhinde doğabilecek hukuki tüm sorumluluğu şimdiden kabul ve taahhüt ederiz.”...

            Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; davaya konu devre mülk hissesinin davacı adına tapuda tescili yapılmış olmakla birlikte, tesliminin yapılmamış olduğu, harici devre mülk satış sözleşmesi tapuda pay devriyle geçerli hale gelmiş olsa da, sözleşmeye konu davacıya satışı yapılan devre mülkün fiilen teslim edilerek kullanıldığı veya davacının teslimden imtina ettiğinin ispat edilemediği, tecrübe ve muayene koşulunun gerçekleşmediği anlaşılmış olduğundan, davacının cayma hakkını kullanarak sözleşmenin feshini ve yaptığı ödemeyi talep hakkının bulunduğu, davacının kendi devremülkünde ve sözleşmede belirtilen dönemde konaklama yapmadığı gibi dava konusu devremülkün davacıya teslim edilmediği, davalı tarafın gönderdiğini iddia ettiği smslerin devre mülkün teslim edilmesi için atılmadığı, Devre Tatil ve Uzun Süreli Tatil Hizmeti Sözleşmeleri Yönetmeliği'nin 9....

            İlçesi, ... mevkiinde bulunan 911 ve 1139 parsel sayılı taşınmazlar üzerindeki petrokent tatil sitesinde 5, 6, 7, 8, 9 ve 10 nolu devre tatil hakkına sahip olduğunu, 14.2.2005 tarihli yazı ile davalının yenileştirme ve iyileştirme kapsamında siteye 11.557 YTL. harcama yaptığını ve bundan devre tatil hakkı sahiplerinin paylarına düşen kısmın ödenmesini istediğini, sözleşmeye göre devre tatil hakkı sahiplerinden devre tatil servis bedeli istenebileceğini, davalının belirlediği devre servis bedelinin de ödediklerini, kapasite artırma ve ek gelir sağlamayı amaçlayan otel, havuz gibi harcamaların kendilerinden istenemeyeceğini, bunun 4077 sayılı yasa ve yönetmelik hükümlerine, hakkaniyet ilkelerine aykırı olduğunu bildirip, davalıya yenileme katkı payı adı altında ödeme yapılmaması gerektiğinin tespitiyle yaratılan muarazanın menine karar verilmesini istemiştir....

              Maddesi gereğince, devre tatil sözleşmesinin yazılı yapılması ve bu sözleşmenin bir nüshasının tüketiciye verilmesi zorunludur. Taraflar arasında devre tatil sözleşmesi yapıldığı, her iki tarafında kabulünde olup, bu konuda ihtilaf bulunmamaktadır. Ancak sözleşme dosyaya sunulmamaktadır. Davacı vekili, Dairemizin kaldırma kararından sonra sözleşmenin bir nüshasının kendilerine verilmediğini beyan etmiştir. Sözleşmenin davacı tüketiciye verildiği hususunun davalı tarafça ispatı gerekir. Davalı taraf bu hususta herhangi bir delil sunmadığı gibi sözleşmeyi sunmaktan da kaçınmaktadır. Yargıtay 13....

              UYAP Entegrasyonu