KARAR Davacı, davalı ile 13/12/2015 tarihinde devre mülk satış sözleşmesi imzaladığını, 200 TL ödeme yaptığını, devre mülkün tesliminin yapılmadığını belirterek 13.12.2015 tarihli devremülk sözleşmesinin iptalini, ödediği 200 TL nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte iadesini ve sözleşme nedeniyle imzalanan senetlerden ötürü borçlu olmadığının tespitini talep etmiştir. Davalı davanın reddini dilemiştir....
Mahkemece, taraflar arasında 27/04/2013 tarihinde devremülk satış vaadi sözleşmesi tanzim edildiği, sözleşme içeriğinden söz konusu sözleşmenin devre tatil satış sözleşmesi olduğu, cayma hakkına ilişkin sürenin tatil hakkı kullanıldıktan sonra işlemeye başlayacak ve bu süre içerisinde sözleşmenin askıda olduğu, davacının sözleşme tanzim edildikten sonra hizmetin ifasından önce her zaman cayma hakkını kullanabileceği, cayma hakkının kullanımına ilişkin sözleşmede düzenlemenin yer almadığı ve süresinde cayma hakkının kullanıldığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir....
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR: Taraflar arasındaki uyuşmazlık, yerel mahkeme kararında usul ve yasaya aykırılık bulunup bulunmadığı, kararın eksik incelemeye ve/veya yanılgılı değerlendirmeye dayalı olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır. DELİLLER : Tüm dosya kapsamı DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; devremülk sözleşmesinin feshi ve bedel iadesi talebine ilişkindir. İnceleme, 6100 sayılı HMK'nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek duruşmasız olarak yapılmıştır. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş ise de; yapılan inceleme ve araştırma hüküm vermek için yeterli değildir. Eksik inceleme ile hüküm kurulamaz. Bu kapsamda, somut dosyada; davalı taraf cevap dilekçesinde ve aşamalardaki savunmalarında, dava konusu devremülkte davacı tarafından yapılan konaklamaların hesaplanarak sözleşme bedelinden indirilmesini talep etmiştir....
Diğer yandan devre mülk sözleşmeleri tecrübe ve muayene koşuluna bağlı sözleşmeler olduğundan cayma hakkı mal ve hizmetin tecrübe ve muayene edilmesinden sonra başlayacaktır, yine istikrar kazanmış Yargıtay İçtihatlarında kabul edildiği üzere; resmi şekilde yapılmadığından geçersiz olan harici gayrimenkul satış sözleşmesinin düzenlenmesinden sonra sözleşme konusu taşınmazın alıcıya tapuda devredilmesi halinde tarafların sözleşmeye geçerlilik tanıdıklarının kabulü gerekir. Devre mülk sözleşmesi, tecrübe ve muayene koşuluna bağlı bir sözleşmedir. Fiili teslim ve kullanıma kadar sözleşme askıda olup cayma hakkı da teslimden itibaren başlar. Tecrübe ve muayene koşulu gerçekleşmediği sürece tüketici her zaman sözleşmeyi feshedebilir. Taraflar arasında devremülk satışına ilişkin sözleşme incelendiğinde tapuda pay devrini içeren bir sözleşme olduğu anlaşılmaktadır....
Mahkemece, taraflar arasında 20/04/2014 tarihinde devremülk satış vaadi sözleşmesi tanzim edildiği, sözleşme içeriğinden söz konusu sözleşmenin devre tatil satış sözleşmesi olduğu, cayma hakkına ilişkin sürenin tatil hakkı kullanıldıktan sonra işlemeye başlayacak ve bu süre içerisinde sözleşmenin askıda olduğu, davacının sözleşme tanzim edildikten sonra hizmetin ifasından önce her zaman cayma hakkını kullanabileceği ve süresinde cayma hakkının kullanıldığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Oysa ki taraflar arasında imzalanan devremülk satış sözleşmesinin “sözleşmenin konusu” başlıklı 2. maddesinde 'İş bu sözleşmenin konusu; satıcı mülkiyetindeki ... İli, ... İlçesi, .... Mevkii, ... Parselde kayıtlı arsa üzerinde inşa edilmekte olan “.......
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirketin Mudurnu ilçesinde yapacağı Termal Palace Projesinde Teras Blok, Kat J, 8 Numaralı Daire 20.Bahar dönemine ait devre mülk için sözleşme imzalandığı ancak; sözleşmede ve projede vaad edilenlerin yerine getirilmediğini, sözleşmeden doğan 13.000TL tutarındaki borcun davacı tarafça tam ve zamanında ödendiği ancak; sözleşme ile taahhüt edilmesine ragmen daire ve tapunun teslim edilmediği, ayrıca davalı sözleşmenin içeriğindeki "tesis içerisinde yer alan sosyal donatılar” başlıklı taahhütlerin eksik yerine getirildiğini, kat Mülkiyeti Kanununa göre devre mülk kullanımının 15 günden aşağı olamayacağı ancak, yapılan hesaplamalara göre bir kişi için kullanım süresinin 13 güne denk geldiğini, iadenin "denkleştirici adalet” ilkesi gereği güncel değer üzerinden hesap edilmesi gerektiğini, 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 50. maddesinde Devre tatil amaçlı taşınmazın ön ödemeli satışında devir ve teslim süresi sözleşme tarihinden...
geçerli bir sözleşme bulunmadığından dolayı müvekkili söz konusu bu durumu sonlandırmak ve bu durumdan kurtulmak istediğini gayrimenkul satış sözleşmesi başlıklı 28/12/2018 tarihli devre mülk veya devre tatil sözleşmesinin aslında bir Gayrimenkul Satış Sözleşmesi olduğunu M.K.nun 706 ve BK.nun 213....
yapılmadığını belirterek, sözleşmenin feshi ile, ... olduğu bedelin iadesi istemiyle eldeki davayı açmış, davalı ise devre tatil sözleşmesinin kapıdan satış şeklinde yapılmadığını, davacının tesisleri bizzat görerek sözleşmeyi imzaladığını savunmuştur....
Taraflar arasında mevcut devre mülk satış sözleşmesinin, tapulu taşınmazın haricen satışına ilişkindir ve MK'nın 706, TBK'nun 237, Tapu Kanunu'nun 26. ve Noterlik Kanunu'nun 60. maddeleri gereğince resmi şekilde yapılmadığından geçersiz olduğunda kuşku yok ise de 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 57 vd. maddelerinde düzenlenen ve taşınmazın müşterek payına bağlı bir hak olan devre mülk hakkına ilişkin dava konusu sözleşme, sözleşmeye konu devre mülkün tapusu resmi senet ile davacı adına devredilmiş olmakla, geçerli hale gelmiştir. Ayrıca, devre mülk sözleşmesi, tecrübe ve muayene koşuluna bağlı bir sözleşmedir. Fiili teslim ve kullanıma kadar sözleşme askıda olup, cayma hakkı da teslimden itibaren başlar. Tecrübe ve muayene koşulu gerçekleşmediği sürece tüketici her zaman sözleşmeyi feshedebilir....
TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 07/06/2022 NUMARASI : 2022/184 ESAS - 2022/415 KARAR DAVA KONUSU : Tüketici Tarafından Açılan Devre Tatil Sözleşmesinden Kaynaklanan KARAR : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının davalı ile 12/10/2019 tarihinde 15835 nolu 10.971,00- TL bedelli devremülk sözleşmesini imzaladığını, 30/12/2019 tarihinde müvekkili adına tapu devrinin yapıldığını, davalı şirket ile yapılan devremülk sözleşmesinin kapıdan satış sözleşmesi niteliğinde olduğunu, tüketici tarafından ilk kullanımında muayene edileceği ve bu suretle ilk kullanımından itibaren cayma hakkının kullanılabileceğinin Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun ve yerleşmiş Yargıtay içtihatlarıyla da kabul edildiğini, sözleşme imzalanırken yerine getirileceği söylenen hiçbir yükümlülüğün davalı tarafından yerine getirilmediğini, 11/03/2022 tarihinde davalıya gönderilen ihtarname ile sözleşmenin feshedildiğinin bildirildiğini ve bedel iadesi talebinde bulunulduğunu, ancak davalı şirketten herhangi...