kalan 9.000,00 TL için senetleri imzaladığını, aradan 4 yıl geçmesine rağmen halen faaliyette olmadığını ve hiçbir kira getirisi almadığını şu ana kadar kullanmadığımız taktirde her yıl aidat ödemek zorunda bırakıldığını, ayrıca devre mülk tapusu da vermediklerini, bir tapu düzenlendiğini ama, tapuda adı geçen GEO Turizm İnşaat Oto Kiralama ve Danışmanlık Hizmetleri T6 ile bir ilişkisinin olmadığını, bu şirket adına bir tapu düzenlenip gönderildiğini, ama, farklı bir yerde, hisseli arsa payı olarak görüldüğünü, sözleşme ile hiçbir ilgisinin olmadığını belirterek, davalı şirketler arasında satış ile ilgili dava konusu sözleşme ve iddia ettiğimiz konular incelenerek, 6502 sayılı TKHK' nun 50....
İddia, savunma ve tüm dosya kapsamından; Dava, taraflar arasında imzalanan devremülk sözleşmesinin ve bu nedenle verilen senetlerin iptali talebine ilişkindir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının sözleşmenin ve senetlerin iptalini talep hakkının bulunup bulunmadığı, tüketici mahkemelerinin görevli olup olmadığı hususlarındadır. Taraflar arasındaki hukuki ilişkinin devre mülk sözleşmesi niteliğinde olması davacının 6502 sayılı Kanun'un 3/1- k maddesi gereğince tüketici sıfatını taşıması, davalıların da aynı Kanun'un 3/1- ı-i maddeleri uyarınca satıcı-sağlayıcı olması nedeniyle, taraflar arasındaki uyuşmazlıkta tüketici mahkemeleri görevlidir. 6502 sayılı Kanun'un ''Devre Tatil Ve Uzun Süreli Tatil Hizmeti Sözleşmeleri'' başlıklı 50.maddesi aşağıdaki gibidir: (1) Devre tatil sözleşmesi, bir yıldan uzun süre için kurulan ve tüketiciye bu süre zarfında birden fazla dönem için bir veya daha fazla sayıda gecelik konaklama imkânı veren sözleşmelerdir....
K A R A R Davacı, davalı ile 19.07.2015 tarihli 13.500,00-TL bedelli devre mülk satış sözleşmesi imzaladığını, toplamda 675,00-TL ödeme yaptığını, bakiye kalan kısımlar için senet imzalayarak verdiğini, tapuda devir işleminin gerçekleşmediğini belirterek 19.07.2015 tarihli 13.500,00 TL. bedelli devremülk sözleşmesinin iptalini, ödediği bedel olan 675,00-TL’nin yasal faizi ile iadesini ve sözleşme nedeniyle imzaladığı senetlerin iptali ile tarafına iadesini talep etmiştir. Davalı, cevap vermemiştir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yönetim planı ve devre mülk sözleşmesinin ilgili maddeleri uyarınca her yıl Kasım Aralık aylarında işletme projesi hazırlanmakta ve ortak gider aidat avans miktarları belirlendiğini, işletme projesi, devre mülk sahiplerine mektup ile bildirildiğini, ortak gider aidatlarının son ödeme tarihinin 15 ocak olduğunu, ortak gider aidatların vade tarihleri belirli olup vade tarihi belirli olan borçlarda, ihtara gerek olmaksızın borçlu temerrütü gerçekleşecek ve borcun ifası talep edilebileceğini, davalı/borçlunun ortak gider aidat borçlarını süresinde ödemediğini, buna göre davalı/borçludan işlemiş faiz talep edilebilecekken yerel mahkemenin işlemiş faiz talebimiz yönünden verilen ret kararı yasaya aykırı olduğunu, icra inkar tazminatı yönünden de bilirkişiye başvurulmasını gerektiren bir durum olmaması rağmen yerel mahkemenin bilirkişi raporu alması ve bunu gerekçe göstererek icra inkar tazminatı talebinin reddine karar...
TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 16/01/2020 NUMARASI : 2018/894 ESAS, 2020/51 KARAR DAVA KONUSU : Sözleşmenin İptali ve Bedel İadesi KARAR : Taraflar arasındaki sözleşmenin iptali ve bedel iadesi davasında; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik verilen karara karşı T3 Şirketi ve davacı vekilleri tarafından süresinde istinaf yoluna başvurulduğundan, dosya içeriğine göre incelemenin duruşmalı yapılmasına gerek görülmediğinden, dosyanın tevdi edildiği Dairemiz Üye Hakimi Sabiha Savaşçı tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra, yapılan müzakerede de ön inceleme ve usule ilişkin eksikliğin bulunmadığının anlaşılması üzerine, işin esasına geçilmek suretiyle dosya üzerinden heyetçe yapılan inceleme ve değerlendirme sonunda; GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile sağlayıcının T3 A.Ş satıcının T6 İnş. Ltd....
Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, hisseli gayrimenkul (devre mülk) satış sözleşmesinin tek taraflı feshi üzerine ödenen bedelin iadesi istemine ilişkindir. ..3. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından; Taraflar arasındaki uyuşmazlığın Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kaldığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. .... 2....
Nitekim TBMM Devre Mülk ve Devre Tatil Sektörlerinde Yaşanan Mağduriyet İddialarının Araştırılması ve Alınması Gereken Önlemlerin Belirlenmesi Alt Komisyonunun 08.01.2019 tarihli tutanaklarına göre de (www.tbmm.gov.tr /develop/owa/ komisyon_tutanakları), komisyonda görüş bildiren yetkililer devre tatil sözleşmesinin şahsi hak olarak nitelendirilebilecek olanlarının devre tatil sistemleri, diğerlerinin de ayni hak tanıyan, kişiye mülkiyet hakkı tanıyan ve onun üzerinde sınırsız tasarruf imkânı veren devre mülk sistemleri olarak iki ana gruba ayrıldığını, devre mülk sistemlerinin de kendi içerisinde devre mülk, ya da müşterek mülkiyet payına bağlı olarak paylı sistem, dönem mülk veya hisseli gayrimenkul olarak tanımlandığını açıklamışlardır. 5. 6502 sayılı Kanun’un 50 ıncı maddesinin birinci fıkrasında devre tatil sözleşmesinin tanımı yapıldıktan sonra, ikinci fıkrada devre tatil sözleşmesi ile sağlanan hakkın şahsi veya ayni hak olmasının bu maddenin uygulanmasını engellemeyeceği düzenlenmiştir...
Dosya kapsamından, taraflar arasında adi yazılı şekilde devre mülk satış sözleşmesinin düzenlendiği anlaşılmaktadır. 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Yasa’da değişiklik yapan 4822 Sayılı Yasa’nın 3/c maddesinde “konut ve tatil amaçlı taşınmaz malların” da tüketicinin korunması hakkındaki yasa kapsamına alındığı anlaşılmakta olup, aynı Yasanın 23. maddesine göre de bu Yasanın uygulanması ile ilgili olarak çıkacak her türlü uyuşmazlıkların Tüketici Mahkemesinde görüleceği hüküm altına alınmıştır. Somut olayda davanın, taraflar arasında düzenlenen devre mülk satış sözleşmesinin davacı tarafın cayması nedeniyle feshi ile peşin verilen para ve senetlerin iade edilmesi istemine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Devre mülk hakkı kat mülkiyeti kanununda düzenlenen taşınmazın müşterek mülkiyet payına bağlı bir haktır....
Dosya kapsamından, taraflar arasında adi yazılı şekilde devre mülk satış sözleşmesinin düzenlendiği anlaşılmaktadır. 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Yasa’da değişiklik yapan 4822 Sayılı Yasa’nın 3/c maddesinde “konut ve tatil amaçlı taşınmaz malların” da tüketicinin korunması hakkındaki yasa kapsamına alındığı anlaşılmakta olup, aynı Yasanın 23. maddesine göre de bu Yasanın uygulanması ile ilgili olarak çıkacak her türlü uyuşmazlıkların Tüketici Mahkemesinde görüleceği hüküm altına alınmıştır. Somut olayda davanın, taraflar arasında düzenlenen devre mülk satış sözleşmesinin davacı tarafın cayması nedeniyle feshi ile peşin verilen para ve senetlerin iade edilmesi istemine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Devre mülk hakkı kat mülkiyeti kanununda düzenlenen taşınmazın müşterek mülkiyet payına bağlı bir haktır....
İlk derece mahkemesince; ".. davacı ile davalı arasında 20.07.2012 tarihli YLVB0025 ve YLVB0025A nolu Yalova Termal Palace Devre Mülk Pay Vaadi Sözleşmesi ile hisseli gayrimenkul satış sözleşmesinin imzalandığı, hissenin 27- 03 Ağustos arasına denk gelen 30....