GEREKÇE : Dava, devre mülk satış sözleşmesinden kaynaklı sözleşmenin iptali ve ödenen tutarın iadesi talebine ilişkindir. Taraflar arasında mevcut devre mülk satış sözleşmesinin, tapulu taşınmazın haricen satışına ilişkin olup ve MK'nın 706, TBK'nun 237, Tapu Kanunu'nun 26. ve Noterlik Kanunu'nun 60. maddeleri gereğince resmi şekilde yapılmadığından geçersiz olduğunda kuşku yok ise de 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 57 vd. maddelerinde düzenlenen ve taşınmazın müşterek payına bağlı bir hak olan devre mülk hakkına ilişkin dava konusu sözleşme, sözleşmeye konu devre mülkün tapusu resmi senet ile davacı adına devredilmiş olmakla geçerli hale gelmiştir. Ayrıca, devre mülk sözleşmesi, tecrübe ve muayene koşuluna bağlı bir sözleşmedir. Fiili teslim ve kullanıma kadar sözleşme askıda olup, cayma hakkı da teslimden itibaren başlar. Tecrübe ve muayene koşulu gerçekleşmediği sürece tüketici her zaman sözleşmeyi feshedebilir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında düzenlenen devre mülk sözleşmesinden cayıldığının tespiti ve ödenen bedelin iadesi istemine ilişkin olarak açılan davada Uşak 2. Asliye Hukuk (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) ve Yalova 1....
hakkının kullanmasının engellendiğini, 07/05/2018 tarihinde Tüketici Korumu Derneği'nden ihtarname çekilerek yatırılan 10.875- TL'nin 10 gün içerisinde iade edilmesinin istendiğini, firmanın Karadereli grup adı altında satıcı şirketin ismini ve adresini sürekli değiştirerek, bir önceki şirketi iflas göstererek, hem mağdurlardan para kaçırmakta hem de Yargıyı yanılttığını bildirilerek, devre mülk kat mülkiye tapu tahsisi yapılmayan satışın iptal edilerek, imzalanmış olan değerli evrakların ve 10.875- TL'nin tarafına iadesi karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, devremülk sözleşmesinin iptali ve ödenen bedelin iadesi istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı HMK, 6098 sayılı TBK, 6502 sayılı TKHK 3. Değerlendirme Dava, devremülk sözleşmesinin iptali ve ödenen bedelin iadesi talebine ilişkindir. İnceleme, 6100 sayılı HMK'nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek duruşmasız olarak yapılmıştır. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, hükme karşı davalı vekilince istinaf yoluna başvurulmuştur. Somut dosyada; taraflar arasında 23/2/2022 tarih 005001 numaralı toplamda 51.000 TL bedelli devre mülk/hisseli gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi akdedildiği, ayrıca davalının tapu masrafı ve hizmet bedeli adı altında davacıdan 3.000 TL tahsilat yaptığı, yapılan tahsilatın toplamda 54.000 TL olduğu, devre mülke konu tapunun 24/02/2022 tarihinde davacıya devredildiği anlaşılmaktadır....
Oysa ki adi şekilde yapılan devre mülk satış sözleşmesinde yer alan tüm hüküm ve sonuçlar geçersiz olduğundan mahkemenin cezai şart niteliğinde olan ve davacı ...’ın kullanamadığı döneme isabet eden 4.500,00 TL tazminat talebinin reddine karar verilmesi gerekirken yanlış değerlendirme ile bu talep yönünden de davanın kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. 3-Davacılardan ...’ın da davalılar ile tapu devri içeren devre mülk satış sözleşmesi imzaladığı ve tapuda hisse devri gerçekleştiği anlaşılmakla geçersiz nitelikte olan devre mülk sözleşmesi tapu devri ile geçerli nitelik kazanmıştır....
Tüketici Mahkemesi ve ...10.Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R- Dava, devre mülk satış sözleşmesinin tek taraflı feshi üzerine ödenen bedelin ve ödenmeyen senetlerin iadesi istemine ilişkindir. Tüketici Mahkemesince, resmi şekilde yapılmayan devre mülk sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıkların Tüketici mahkemesinin görevine girmediği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Asliye Hukuk Mahkemesi ise, davacının tüketici tanımına girdiği ve uyuşmazlığın 4077 Sayılı Yasa Kapsamında kaldığını belirterek görevsizlik yönünde karar vermiştir....
Dosya kapsamından, taraflar arasında adi yazılı şekilde devre mülk satış sözleşmesinin düzenlendiği anlaşılmaktadır. 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Yasa’da değişiklik yapan 4822 Sayılı Yasa’nın 3/c maddesinde “konut ve tatil amaçlı taşınmaz malların” da tüketicinin korunması hakkındaki yasa kapsamına alındığı anlaşılmakta olup, aynı Yasanın 23. maddesine göre de bu Yasanın uygulanması ile ilgili olarak çıkacak her türlü uyuşmazlıkların Tüketici Mahkemesinde görüleceği hüküm altına alınmıştır. Somut olayda, taraflar arasında düzenlenen devre mülk satış sözleşmesinin geçersizliği nedeniyle davalıya ödenen bedelin iadesi ve borçlu olmadığının tespiti talep edilmektedir. Devre mülk hakkı kat mülkiyeti kanununda düzenlenen taşınmazın müşterek mülkiyet payına bağlı bir haktır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki davada ... 4.Tüketici Mahkemesi ve ... 25. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, devre mülk satış sözleşmesinin tek taraflı feshi ve verieln senetlerin iadesi istemine ilişkindir. Tüketici Mahkemesince, resmi şekilde yapılmayan devre mülk sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıkların Tüketici mahkemesinin görevine girmediği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Asliye Hukuk Mahkemesi ise, davacının tüketici tanımına girdiği ve uyuşmazlığın 4077 Sayılı Yasa Kapsamında kaldığını belirterek görevsizlik yönünde karar vermiştir....
Uyuşmazlık Uyuşmazlık, taraflar arasında düzenlenen devremülk sözleşmesinin ve senetlerin iptali ile ödenen bedelin iadesi istemine ilişkindir. B. İlgili Hukuk 1....
GEREKÇE: Dava, harici satış sözleşmesi gereğince ödenen satış bedelinin davalının sözleşmedeki edimini yerine getirmemesi nedeniyle ödenen bedellerin denkleştirici adalet ilkesine göre iadesi ve devre mülk sözleşmesinin iptali isteminden ibarettir. Mahkemece; taraflar arasında akdedilen sözleşmenin zorunlu şekli şartına uyulmamış olması nedeniyle geçersiz olduğu, tarafların geçersiz sözleşme uyarınca elde ettikleri edinimleri sebepsiz zenginleşme hükümleri doğrultusunda iade etmesi gerektiği kanaatiyle; Davanın Kabulüne, 64.189,22 TL'nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar verilmiştir....