KARAR Davacı, davalı ile aralarında devremülk satış sözleşmesi düzenlendiğini, bedelinin bir kısmını peşin ödediğini, bir kısmı içinde senet imzaladığını, sözleşme hükümlerince sözleşmeden caydığını ve noter ihtarnamesi ile bu durumu davalıya bildirdiğini belirterek sözleşmenin feshi, ödediği bedelin tahsili ile senetlerin iptaline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, tüketici mahkemesi görevli olduğundan bahisle görevsizlik kararı verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun 23. maddesinin 1. fıkrasında “Bu kanunun uygulanmasıyla ilgili olarak çıkacak her türlü ihtilaflara tüketici mahkemelerinde bakılacağı” belirtilmiştir. Temyize konu ... bu dava, taraflar arasında düzenlenen devre mülk satış sözleşmesinin iptali ile ödenen paranın tahsili isteğine ilişkin olup, devre mülk hakkı kat mülkiyeti kanununda düzenlenen taşınmazın müşterek mülkiyet payına bağlı bir haktır....
KARAR Davacı, davalı şirket ile 10 gün kullanımlık hisseli gayrimenkul satış sözleşmesi yaparak devre mülk satın aldığını, ancak davalının edimini yerine getirmediğini ileri sürerek, ödediği 7000 TL'nin güncellenmiş bedelinin tahsilini istemiştir. Davalı, davaya cevap vermemiştir Mahkemece, taşınmaz üzerindeki ayni hakka ilişkin veya ayni hak sahipliğinde değişikliğe yol açacak davalarda taşınmazın bulunduğu yer mahkemesinin kesin yetkili olduğu gerekçesiyle davanın yetki yönünden reddine, yetkili mahkemenin Beypazarı Mahkemesi olduğuna karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı ile davalı şirket arasında devre mülk sözleşmesinin imzalandığı, sözleşmenin konusunu teşkil eden daireye ilişkin dönem irtifak tapusunun davacıya devredildiği husunda taraflar arasında ihtilaf olmayıp bu husus mahkemeninde kabulündedir....
K A R A R Davacı, davalı firma ile 13/01/2012 ve 24/01/2012 tarihinde A1689 ve A1795 sayılı iki adet devre mülk sözleşmesini imzalandığını, sözleşme bedeli olarak A-1795 sayılı sözleşme için 9.000,00 TL, A-1689 sayılı sözleşme için 7.000,00 TL olmak üzere toplam 16.000,00 TL ödediğini, başkaca borcunun kalmadığını, yasaya aykırı olarak kullanım sürelerinin 9 gün olarak belirlendiğini ve teslimin Aralık 2013 olarak tespit edildiğini, devre mülkün süresinde teslim edilmediği gibi inşaatının da tamamlanmadığını, bu nedenlerle devre mülk sözleşmesinin geçersizliğinin tespit edilerek sözleşmenin iptali ile ödenen her iki devre mülk bedeli için toplam 16.000,00 TL'nin teslim tarihi olan 31 Aralık 2013 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, mahkeme aksi kanaatte ise sözleşmelerde yer alan 5.madde hükmü gereğince "alıcının aylık ödeme planında yer alan aylık taksit tutarı bedeli üzerinden" geciken her ay için fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı ... avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, 1996 yılında ulusal televizyonlardan davalıların ...’nın ... ilçesinde devre mülk inşa ederek satışa sunduklarını öğrendiğini, 11.05.1997 ve 10.01.1998 tarihli sözleşmelerle 3 adet devre mülk satın aldığını,sözleşmedeki edimlerini yerine getirmesine rağmen davalıların satış sözleşmesinde yazılı bulunan yükümlülükleri yerine getirmediklerini ileri sürerek devremülklerin rayiç değeri için 22500,00 TL.nin avans faiziyle tahsiline karar verilmesini istemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mah. sıfatıyla) Taraflar arasında düzenlenen devre mülk sözleşmesinin iptali, borçlu olmadığının tespiti ve ödenen bedelin iadesi istemine ilişkin olarak açılan davada ... 12. Tüketici ve ... 4....
Parselde kayıtlı 64.900 m2 büyüklüğündeki taşınmaz üzerinde yapılacak veya yapılmış olan Sarot Country'de yer alan devre mülk satışı olduğunu, satışı yapılan devre mülkün ise villa 4, 14....
Dosya kapsamından, taraflar arasında adî yazılı şekilde günlü devre mülk satış sözleşmesinin düzenlendiği anlaşılmaktadır. 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunda değişiklik yapan 4822 sayılı Kanunun 3/c maddesinde “Konut ve tatil amaçlı taşınmaz malların” da tüketicinin korunması hakkındaki yasa kapsamına alındığı anlaşılmakta olup, aynı Kanunun 23. maddesine göre de bu Kanunun uygulanması ile ilgili olarak çıkacak her türlü uyuşmazlıkların Tüketici Mahkemesinde görüleceği hüküm altına alınmıştır. Somut olayda, davanın taraflar arasında düzenlenen devre mülk satış sözleşmesinin iptali ile verilen senet nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti istenmektedir. Devre mülk hakkı kat mülkiyeti kanununda düzenlenen taşınmazın müşterek mülkiyet payına bağlı bir haktır....
Dosya kapsamından, taraflar arasında adi yazılı şekilde devre mülk satış sözleşmesinin düzenlendiği anlaşılmaktadır. 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunda değişiklik yapan 4822 sayılı Kanunun 3/c maddesinde “konut ve tatil amaçlı taşınmaz malların” da Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamına alındığı anlaşılmakta olup, aynı Kanunun 23. maddesine göre de bu Kanunun uygulanması ile ilgili olarak çıkacak her türlü uyuşmazlıkların tüketici mahkemesinde görüleceği hüküm altına alınmıştır. Somut olayda; davanın, taraflar arasında düzenlenen, hisseli gayrimenkul satış (devre mülk) vaadi sözleşmesinin davacı tarafça tek taraflı olarak feshedilmesi üzerine, davacının ödediği bedelin iade edilmesi istemine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Devre mülk hakkı Kat Mülkiyeti Kanununda düzenlenen taşınmazın müşterek mülkiyet payına bağlı bir haktır....
DELİLLER : Tüm dosya kapsamı DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; devre mülk sözleşmesinden kaynaklı itirazın iptali davasıdır. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hükme karşı davalı vekili istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Uygulamada özellikle taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu devre mülk sözleşmelerinde ortaya çıkan uyuşmazlıklar konusunda yeterli açıklıkta bulunmamaktadır....
mülk sözleşmesinin şekli ve şekle aykırılığın sonuçları hakkında Kat Mülkiyeti Kanununda, devre mülk sözleşmesinin şekli hakkında açık bir düzenleme olmadığı, ancak KMK madde 61 uyarınca, devre mülk sözleşmesinin resmi senede eklenmesi zorunluluğu olduğu, bu zorunluluk dikkate alındığında, devre mülk sözleşmesinin en azından adi yazılı şekilde yapılması ortaya çıkmakta ise de bu yeterli olmadığı, zira adi yazılı şekilde yapılan devre mülk sözleşmesinin aynı zamanda resmi senede eklenerek tapuda beyanlar hanesine kaydedilmesi gerektiği, yani ayni bir hak olan devre mülk hakkı tapuda resmi şekilde kurulduğu, Madde metninde, devre mülk hakkının resmi şekilde kurulacaktır denilmekteyse de bu hak proje bittikten sonra tapu senetlerinin tazim edilmesinden sonra olacağını, Proje döneminde, proje henüz tamamlanmadığı için söz konusu devre mülklerde tapu senetleri tanzim edilemediğini, Projesi devam edilen devre mülk sözleşmeleri resmi şekilde kurulamamakta olup, adi yazılı şekilde satış vaadi...