Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asıl dava yönünden yapılan değerlendirme: Bu açıklamalar ışığında somut olay incelendiğinde, tapu devri yapılmakla geçerli hale gelen ve kabulü beğenme koşuluna bağlı devre mülk sözleşmesine konu yerin davacıya fiilen teslim edilerek kullanıldığı veya davacının teslimden imtina ettiği ispat edilmediğinden, sözleşmeden dönülerek yapılan ödemelerin iadesi ve sözleşme nedeniyle borçlu olunmadığının tespitinin talep edilebileceğinin kabulü gerekir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında düzenlenen devre mülk sözleşmesinin iptali ve ödenen bedelin iadesi istemine ilişkin olarak açılan davada ... 9. Tüketici ve ... 3....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Devre mülk satış sözleşmesinden cayma hakkının kullandırılmaması nedeniyle uğramış olunan maddi zararın tazmini istemine ilişkin olarak açılan davada ... 1. Tüketici ile ... 7. Asliye Hukuk Mahkemelerinin ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeniyle yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, devre mülk satış sözleşmesinden cayma hakkının kullandırılmaması nedeniyle uğramış olunan maddi zararın tazmini istemine ilişkindir. ...1....

      KARAR Davacı, ...’da tatil yaptığı sırada davalı şirket temsilcilerinin düzenlemiş oldukları tanıtım toplantısında, bitmiş durumda devre mülklerin tapusunun hemen verilebileceği belirtildiği için 31.7.2004 tarihli sözleşmeyi imzaladığını, yaptığı araştırmalar sonunda ise devre mülk olarak satılacak binaların bitmediğini öğrendiğini, bunun üzerine 11.8.2004 tarihli ihtarla sözleşmeden caydığını bildirdiğini, kaldı ki cayma hakkının kullanılma süresi ve şekli yazılmadığından sözleşmenin de geçersiz olduğunu ileri sürerek, 31.7.2004 tarihli devre mülk sözleşmesinin iptaline, borçlu olmadığının tesbitine karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur....

        Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; davaya konu devre mülk hissesinin davacı adına tapuda tescili yapılmış olmakla birlikte, tesliminin yapılmamış olduğu, harici devre mülk satış sözleşmesi tapuda pay devriyle geçerli hale gelmiş olsa da, sözleşmeye konu davacıya satışı yapılan devre mülkün fiilen teslim edilerek kullanıldığı veya davacının teslimden imtina ettiğinin ispat edilemediği, tecrübe ve muayene koşulunun gerçekleşmediği anlaşılmış olduğundan, davacının cayma hakkını kullanarak sözleşmenin feshini ve yaptığı ödemeyi talep hakkının bulunduğu gerekçesiyle, " 1- Davanın KABULÜ ile, taraflar arasında imzalanan 96733 ve 38081 nolu Devre Mülk Satış Sözleşmelerinin süresinde cayma hakkı kullanıldığından FESHİNE, davacının sözleşmelerden dolayı borçlu olmadığının tespitine, 2- Davacı tarafından ödemesi yapılan 4.995,00 TL'nin dava tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, 3- Davacının borçlu olduğu ödeme planında yer alan senetlerin...

        GEREKÇE : Dava, devre mülk satış sözleşmesinden kaynaklı sözleşmenin iptali ve ödenen tutarın iadesi talebine ilişkindir. Taraflar arasında devre mülk sözleşmesi yapıldığına, bedele ve ödeme miktarına dair uyuşmazlık bulunmamaktadır. Taraflar arasında mevcut devre mülk satış sözleşmesinin, tapulu taşınmazın haricen satışına ilişkindir ve MK'nın 706, TBK'nun 237, Tapu Kanunu'nun 26. ve Noterlik Kanunu'nun 60. maddeleri gereğince resmi şekilde yapılmadığından geçersiz olduğunda kuşku yok ise de 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 57 vd. maddelerinde düzenlenen ve taşınmazın müşterek payına bağlı bir hak olan devre mülk hakkına ilişkin dava konusu sözleşme, sözleşmeye konu devre mülkün tapusu resmi senet ile davacı adına devredilmiş olmakla geçerli hale gelmiştir. Ayrıca, devre mülk sözleşmesi, tecrübe ve muayene koşuluna bağlı bir sözleşmedir. Fiili teslim ve kullanıma kadar sözleşme askıda olup, cayma hakkı da teslimden itibaren başlar....

        Termal tatil köyü isimli yer ile ilgili olarak devre mülk sözleşmesi imzaladığını, sözleşmeye göre A ve B Bloktan 1 Temmuz ile 31 Temmuz tarihleri arasında iki ayrı devre mülk satın alarak her biri için 16.600,00-TL olmak üzere toplamda 33.200,00-TL ödediğini, 6 pafta 1173 parselde kayıtlı taşınmazın 1/15250 payın tapusunun çıkartıldığını, 1148 parselde kayıtlı taşınmazın tapusunun çıkartılmadığını, sözleşmeye göre 2013 yılı Mayıs ayında teslim edilmesi gereken devre mülklerin teslim edilmediğini, 2014 yılı Temmuz ayında devre mülkünü kullanmak istediğini, ancak eski farklı bir otelde konaklatılmak istendiğini, inşaatın devam ettiğinin söylendiğini, cayma hakkını kullanarak sözleşmeyi feshettiğini belirterek sözleşmenin feshi ile 33.200,00-TL zararın ticari faizi ile birlikte iadesini, sözleşmeye göre zararın %15’i tutarındaki cezai şartın davalıdan alınarak tarafına ödenmesini talep etmiştir....

          GEREKÇE : Dava, devre mülk satış sözleşmesinden kaynaklı sözleşmenin iptali ve ödenen tutarın iadesi talebine ilişkindir. Taraflar arasında mevcut devre mülk satış sözleşmesinin, tapulu taşınmazın haricen satışına ilişkindir ve MK'nın 706, TBK'nun 237, Tapu Kanunu'nun 26. ve Noterlik Kanunu'nun 60. maddeleri gereğince resmi şekilde yapılmadığından geçersiz olduğunda kuşku yok ise de 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 57 vd. maddelerinde düzenlenen ve taşınmazın müşterek payına bağlı bir hak olan devre mülk hakkına ilişkin dava konusu sözleşme, sözleşmeye konu devre mülkün tapusu resmi senet ile davacı adına devredilmiş olmakla geçerli hale gelmiştir. Ayrıca, devre mülk sözleşmesi, tecrübe ve muayene koşuluna bağlı bir sözleşmedir. Fiili teslim ve kullanıma kadar sözleşme askıda olup, cayma hakkı da teslimden itibaren başlar. Tecrübe ve muayene koşulu gerçekleşmediği sürece tüketici her zaman sözleşmeyi feshedebilir....

          İSTİNAF SEBEBİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Davalının edimlerini yerine getirdiğini, kullanıma hazır mülk için davacıya ayrıntılı teslim bildiriminin gönderildiğini, devir ve teslim şartlarının yerine getirildiğini beyanla istinaf talebinde bulunmuştur. GEREKÇE : Dava, devre mülk satış sözleşmesinden kaynaklı sözleşmenin iptali ve ödenen tutarın iadesi talebine ilişkindir. Taraflar arasında devre mülk sözleşmesi yapıldığına, bedele ve ödeme miktarına dair uyuşmazlık bulunmamaktadır....

          GEREKÇE : Dava, devre mülk satış sözleşmesinden kaynaklı sözleşmenin feshi ve alacak talebine ilişkindir. Tapuda kayıtlı taşınmazların satışının TMK'nın 706, TBK'nın 237, Tapu Kanunu'nun 26 ve Noterlik Kanunu'nun 60. maddeleri gereğince resmi şekilde yapılması zorunludur. Taşınmazlara ilişkin olarak haricen düzenlenen satış sözleşmeleri hukuken geçersiz olup taraflar geçersiz sözleşmeye dayalı olarak verdiklerinin iadesini her zaman isteyebilirler. Devre mülk hakkı 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 57 vd. maddelerinde düzenlenen, taşınmazın müşterek payına ve aynına bağlı bir hak olduğundan, bu hakkın satışının da resmi şekilde yapılması zorunludur. Dava konusu olayda, taraflar arasında mevcut devre mülk satış sözleşmesi, tapulu taşınmazın haricen satışına ilişkin olmakla resmi şekilde yapılmadığından geçersiz ise de, sözleşmeye konu devre mülkün tapusu resmi senet ile davacı adına devredildiğinden geçersiz olan sözleşme geçerli hale gelmiştir....

          UYAP Entegrasyonu