Şu ana kadar sorunum çözülmedi." demekle; 6502 sayılı tüketiciyi koruma yasası devre mülk yönetmelik hükümlerine aykırı olarak cayma hakkını kullanmamın engellenmek istendiği ve aldatılarak yapılan edimleri yerine getirilmeyen) üzerime devre mülk kat mülkiyet tapu tahsisi yapılmayan satışlardan caydığından söz konusu beş satışın ve verilen tapunun iptal edilerek imzalamış olduğu değerli evraklarının, firmadan istenecek resmi belgelerin tensip zaptıyla istenmesini ödemiş olduğu 39.730.00 TL'nin bugünekadar işleyen avans faizi ile birlikte tarafıma iade edilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle :"Davacı taraf ile imzalanan sözleşme devre mülk sözleşmesi değildir. Davaya konu sözleşme bir devre mülk sözleşmesi olmayıp, devre mülk sözleşmesinin unsurlarını da taşımamaktadır....
GEREKÇE : Dava, devre mülk satış sözleşmesinden kaynaklı sözleşmenin iptali ve ödenen tutarın iadesi talebine ilişkindir. Taraflar arasında devre mülk sözleşmesi yapıldığına, bedele ve ödeme miktarına dair uyuşmazlık bulunmamaktadır. Taraflar arasında mevcut devre mülk satış sözleşmesinin, tapulu taşınmazın haricen satışına ilişkindir ve MK'nın 706, TBK'nun 237, Tapu Kanunu'nun 26. ve Noterlik Kanunu'nun 60. maddeleri gereğince resmi şekilde yapılmadığından geçersiz olduğunda kuşku yok ise de 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 57 vd. maddelerinde düzenlenen ve taşınmazın müşterek payına bağlı bir hak olan devre mülk hakkına ilişkin dava konusu sözleşme, sözleşmeye konu devre mülkün tapusu resmi senet ile davacı adına devredilmiş olmakla geçerli hale gelmiştir. Ayrıca, devre mülk sözleşmesi, tecrübe ve muayene koşuluna bağlı bir sözleşmedir. Fiili teslim ve kullanıma kadar sözleşme askıda olup, cayma hakkı da teslimden itibaren başlar....
Somut olayda dava, taraflar arasında düzenlenen devre mülk sözleşmesinin iptali, ödenen bedelin ve senetlerin iadesi istemine ilişkin olup dava dilekçesi ve dosya kapsamından taşınmazın aynına ilişkin bir dava olmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda uyuşmazlığın, davanın ilk açıldığı yer mahkemesi olan Ankara 14. Tüketici Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.'' şeklinde kararlar verilmiş ise de; Yargıtay'ın emsal kararların da sözleşmenin feshi talepli davanın sonucunda taşınmazın devrinin söz konusu olması halinde feshedilen sözleşmenin sonucu olarak da tapunun eski hale getirilmesi gerekecektir. Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin 21/02/2019 tarihli 2018/6789 Esas 2019/2271 Karar sayılı ilamında "devremülk satış sözleşmesinin feshine ilişkin koşulların oluşup oluşmadığı araştırılarak taraf delilleri toplanıp sonucuna göre bir karar verilmesi gerekir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında düzenlenen devremülk sözleşmesinin iptali, ödenen bedelin iadesi ve senetlerin iadesi istemine ilişkin olarak açılan davada ... 7. Tüketici ve ... 4....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında düzenlenen devremülk sözleşmesinin iptali, ödenen bedelin iadesi ve senetlerin iadesi istemine ilişkin olarak açılan davada ... 14.Tüketici Mahkemesi ve ... 2....
KARAR Davacı, davalı ile ... numaralı 13.06.2014 tarihli devre mülk sözleşmesini imzaladığını, sözleşmeyi imzalarken 500,00-TL peşinat verdiğini ve kalan kısım 23.250,00-TL için 60 ay vadeli senetlere imza attığını, toplamda 23.750,00-TL' ye anlaştığını, kendisine devre mülk tesliminin yapılmadığını belirterek, davalı şirket ile imzalanan devre mülk sözleşmesinin iptaline, ödediği bedelin tarafına ödenmesine ve imzaladığı senetlerin iadesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın reddine, karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davalı ile imzaladığı sözleşmesinin iptali, ödediği bedelin tarafına ödenmesi ve imzaladığı senetlerin iadesi istemiyle eldeki davayı açmıştır....
Mahkemece, davanın kabulü ile, taraflar arasında akdedilen SA-9191 ve SA-9192 nolu sözleşmelerin iptali ile davacı tarafından davalı şirkete ödenmiş olan 35.000,00 TL'nin 14/04/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı, devremülk satış sözleşmesinin iptali ve ödediği bedelin iadesi istemiyle eldeki davayı açmıştır. Mahkemece, 6502 sayılı Yasanın 'Devre tatil ve uzun süreli tatil hizmeti sözleşmeleri' başlıklı 50.maddesinin 9.bendinde; (9) devre tatile konu taşınmazın ön ödemeli satılması durumunda, devir veya teslim tarihine kadar tüketicinin herhangi bir gerekçe göstermeden sözleşmeden dönme hakkı vardır....
KARAR Davacı, davalı ile 24.03.2012 tarihinde " Devre Mülk Pay Vaadi " sözleşmesi imzaladığını ve toplam 3.260 TL ödeme yaptığını, bilahare cayma hakkı kapsamında davalıya noter ihtarı gönderdiğini, ancak davalıların adreslerinden taşınmış olmaları nedeniyle tebliğ işleminin yapılamadığını, sözleşme konusu taşınmazı hiç kullanmadığını ileri sürerek; sözleşmenin iptali ile ödediği 3.260 TL nin tahsiline ve davalı tarafa verilen senetlerin iptaline karar verilmesini istemiştir. Davalı ... Otel İşletmeleri Turizm İnş.Tic.Aş. vekili davanın husumetten reddini dilemiş, diğer davalı davaya cevap vermemiştir. Mahkemece, davanın kabulü ile davacının davalı şirketlere ödediği 3.260 TL nin tahsiline, devre mülk sözleşmesinden kaynaklı olarak verilmiş bonoların iptaline ve davacıya iadesine karar verilmiş; hüküm, davalı ......
itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacılar, 01.05.2011 tarihli devre mülk satış sözleşmesinin iptali, ödediği bedelin iadesi ve devre mülkün teslim edilmemesinden kaynaklı cezai şart istemiyle eldeki davayı açmıştır....
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; görülen davada tüketici mahkemelerinin görevli olmadığını, davacının cayma hakkı bulunmadığını, tapunun eski hale iadesi gerektiğini, müvekkilinin sözleşmesel bütün edimlerini yerine getirdiğini, taşınmazın tamamlandığını ve sözleşmenin ön gördüğü tüm unsurları taşıyarak faaliyete geçtiğini beyan ederek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını ve davanın usul ve esas açısından reddini talep etmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, tüketici tarafından satıcıya karşı açılan hisseli gayrimenkul satış sözleşmesinden kaynaklanan sözleşmenin iptali ve bedel iadesi davasıdır....