İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava, taraflar arasında akdedilen 30/08/2017 tarih, AD01- 11049 numaralı Yalova Thermal Palace hisseli gayrimenkul satış sözleşmesinin feshi ile ödenen bedelin iadesi istemine ilişkindir. Taraflar arasındaki sözleşme incelendiğinde tapuda pay devrini içeren bir sözleşme olduğu anlaşılmaktadır. Dava konusu taşınmaza ilişkin tapunun, dava tarihinden önce davacı adına tescil edildiği görülmüştür. Mahkemece, söz konusu devre mülk sözleşmesinin feshinin koşullarının anlaşılması halinde, davacı üzerinde yer alan tapunun sözleşmenin feshinin doğal sonucu olarak davalıya iadesi gerekeceğinden tapusu iade edilecek taşınmazın Yalova İlinde yer aldığı da gözetilmesi gerekir....
DELİLLER : Yazılı beyanlar ve tüm dosya kapsamı. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE: Dava, devre mülk sözleşmesinin iptali ile davacı tarafından davalıya verilen paranın iadesi talebine ilişkindir. İstinaf incelemesi HMK 355. Madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen de kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmış olup, İlk derece mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiş, bu karara karşı davalı tarafça istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. 6502 sayılı TKHK'nun 50/9. maddesinde, “Devre tatile konu taşınmazın ön ödemeli satılması durumunda, devir veya teslim tarihine kadar tüketicinin herhangi bir gerekçe göstermeden sözleşmeden dönme hakkı vardır.” şeklinde yer alan düzenlemeyle devir ve teslim edilene kadar geçen sürede sözleşmenin askıda olduğu belirtilmiştir. Yine, tüketici teslim ve devir edilene kadar herhangi bir gerekçe göstermeden sözleşmeden dönebilir....
Mahkemece, "...Dava, devremülk sözleşmesinin iptali ve devremülk sözleşmesine dayalı alacak istemine ilişkindir. Davalı taraf cevap dilekçesi ile yetki itirazını ileri sürmüştür. Yargıtay 20. Hukuk Dairesi'nin 2020/1665 E. 2020/2131 K. Sayılı kararı "Dava, taraflar arasında düzenlenen devre mülk sözleşmesinin iptali, ödenen bedelin iadesi istemine ilişkindir. Malatya 1. Tüketici Mahkemesince, taşınmazın aynına ilişkin davalarda taşınmazın bulunduğu yer kesin yetkili olduğundan ve dava konusu taşınmaz Ankara Ayaş'ta olduğundan kesin yetkili mahkeme Ankara Batı Tüketici Mahkemeleri olması nedeniyle yetkisizlik kararı verilmiştir. Ankara Batı 2. Tüketici Mahkemesince ise devremülk sözleşmesinin iptali ve ödenen bedelin iadesi yönünde açılan davalarda tapu devri gerçekleşmiş olmasına rağmen uyuşmazlığın taşınmazın aynına ilişkin olmadığı, kesin yetki kuralı bulunmadığı gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Tüketici Mahkemesi Taraflar arasında düzenlenen devre mülk sözleşmelerinin iptali ve ödenen bedelin iadesi istemine ilişkin olarak açılan davada ... 4....
Nitekim TBMM Devre Mülk ve Devre Tatil Sektörlerinde Yaşanan Mağduriyet İddialarının Araştırılması ve Alınması Gereken Önlemlerin Belirlenmesi Alt Komisyonunun 08.01.2019 tarihli tutanaklarına göre de (www.tbmm.gov.tr /develop/owa/ komisyon_tutanakları), komisyonda görüş bildiren yetkililer devre tatil sözleşmesinin şahsi hak olarak nitelendirilebilecek olanlarının devre tatil sistemleri, diğerlerinin de ayni hak tanıyan, kişiye mülkiyet hakkı tanıyan ve onun üzerinde sınırsız tasarruf imkânı veren devre mülk sistemleri olarak iki ana gruba ayrıldığını, devre mülk sistemlerinin de kendi içerisinde devre mülk, ya da müşterek mülkiyet payına bağlı olarak paylı sistem, dönem mülk veya hisseli gayrimenkul olarak tanımlandığını açıklamışlardır. 6502 sayılı Kanun’un 50 nci maddesinin birinci fıkrasında devre tatil sözleşmesinin tanımı yapıldıktan sonra ikinci fıkrada devre tatil sözleşmesi ile sağlanan hakkın şahsi veya ayni hak olmasının bu maddenin uygulanmasını engellemeyeceği düzenlenmiştir...
Bu iki hüküm birlikte değerlendirildiğinde, ilgili yönetmeliğin sadece devre tatil sözleşmelerine değil, aynı zamanda devre mülk sözleşmelerine ve diğer devre tatil temelli sözleşmelere de uygulanabileceği anlaşılmaktadır. Tanımlar bölümündeki 4.maddenin (ç) bendinde ise devre mülk hakkı 23/6/1965 tarihli ve 634 sayılı KMK’nun Devre Mülk Hakkı başlıklı sekizinci bölümünde düzenlenen hak olarak tanımlanmıştır. Taraflar arasında imzalanan Devre Mülk Hakkı Hisse Devir Satış Sözleşmesi başlıklı satış sözleşmesinin tapuda pay devrini içeren bir devre mülk sözleşmesi olduğu, bu sözleşmenin devre tatil sözleşmesi olarak nitelendirilemeyeceği anlaşılmaktadır....
Satıcının aldığı bedeli ve tüketiciyi borç altına sokan her türlü belgeyi iade ettiği tarihten itibaren, tüketici on gün içinde edinimlerini iade eder. Devre tatil amaçlı taşınmazın ön ödemeli satışında devir ve teslim süresi sözleşme tarihinden itibaren otuz altı ayı geçemez. Devre tatil, uzun süreli tatil hizmeti, yeniden satım, değişim sözleşmeleri ve ön bilgilendirmenin içeriği, tüketici ile satıcı ve sağlayıcının hak ve yükümlülükleri, cayma hakkı, ön ödemeli satışlar ile diğer uygulama usul ve esasları yönetmelikle belirlenir. Davacı, Devremülk satış sözleşmesinin iptali, ödediği bedelin iadesi istemiyle davayı açmıştır....
GEREKÇE: Dava, harici satış sözleşmesi gereğince ödenen satış bedelinin davalının sözleşmedeki edimini yerine getirmemesi nedeniyle ödenen bedellerin denkleştirici adalet ilkesine göre iadesi ve devre mülk sözleşmesinin iptali isteminden ibarettir. Mahkemece; taraflar arasında akdedilen sözleşmenin zorunlu şekli şartına uyulmamış olması nedeniyle geçersiz olduğu, tarafların geçersiz sözleşme uyarınca elde ettikleri edinimleri sebepsiz zenginleşme hükümleri doğrultusunda iade etmesi gerektiği kanaatiyle; Davanın Kısmen Kabulüne, 67.463,18 TL'nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar verilmiştir....
Mahkemece, davanın kabulü ile, 23/06/2015 tarih İD 201764 sözleşme no'lu devre mülk satış vaadi sözleşmesinin iptali ile, Sözleşme nedeniyle verilen senetler nedeniyle davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine,senetlerin davacıya iadesine ve peşin ödenen 1.800,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı, 23.06.2015 tarihli devre mülk satış sözleşmesinin iptali, ödediği bedelin iadesi ve sözleşme nedeniyle imzalanan senetlerden dolayı borçlu olmadığının tespiti istemiyle eldeki davayı açmıştır....
Diğer yandan devre mülk sözleşmeleri tecrübe ve muayene koşuluna bağlı sözleşmeler olduğundan cayma hakkı mal ve hizmetin tecrübe ve muayene edilmesinden sonra başlayacaktır, yine istikrar kazanmış Yargıtay İçtihatlarında kabul edildiği üzere; resmi şekilde yapılmadığından geçersiz olan harici gayrimenkul satış sözleşmesinin düzenlenmesinden sonra sözleşme konusu taşınmazın alıcıya tapuda devredilmesi halinde tarafların sözleşmeye geçerlilik tanıdıklarının kabulü gerekir. Devre mülk sözleşmesi, tecrübe ve muayene koşuluna bağlı bir sözleşmedir. Fiili teslim ve kullanıma kadar sözleşme askıda olup cayma hakkı da teslimden itibaren başlar. Tecrübe ve muayene koşulu gerçekleşmediği sürece tüketici her zaman sözleşmeyi feshedebilir. Taraflar arasında devremülk satışına ilişkin sözleşme incelendiğinde tapuda pay devrini içeren bir sözleşme olduğu anlaşılmaktadır....