Satış Sözleşmesinin imzalanmasından önceki reklam ve tanıtım aşamalarında dağıtılan broşürlerde, satıcı Gazipaşa İnşaat Turizm ve Ticaret Limited Şirketi ile birlikte Gazipaşa Belediyesinin de ‘devre mülklerin proje, yapım, işletme, bakım ve çevre düzenini üstlendiğinin’ belirtildiği, 2010/2608-2011/12079 Belediyenin güvencesi altında devre mülk satışları yapmak üzere Belediye Başkanlığı adına temsilci sıfatıyla Şirket ortağı ve yetkilisi Mesut Aytekin’e Belediyece yetki verildiği, Şirket muhasebecisi ve denetmeni olarak bizzat Belediye görevlisinin yetkilendirildiği ve devre mülk inşası amacına yönelik olarak Belediyenin tapu payının davalı Şirkete temlik edildiği; dolayısıyla davalı ...’nın bu işlem ve davranışlarıyla alıcılar üzerinde satıma konu devre mülklerin teslimi konusunda bir intiba oluşturup, satıcı Şirkete beslenen güveni pekiştirdiği, diğer bir ifadeyle devre mülkler için güvence verdiği ve satın alma kararının verilmesinde etkili olduğu, toplanan delillerden açıkça anlaşılmaktadır...
İddianın ileri sürülüş biçimine ve dosya kapsamına göre, dava, ön ödemeli konut satış sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Başkanlar Kurulu'nun İş bölümüne ilişkin kararı gereğince "6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunda düzenlenen abonelik, eser, taşıma, sigorta, bankacılık sözleşmeleri dışındaki sözleşmelerden (devre mülk, devre tatil, paket tur, kapıdan satış gibi) kaynaklanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar"a karşı istinaf inceleme görevinin 18., 19. veya 46. Hukuk Dairesi'ne ait olduğu belirlendiğinden, dairemizin bu istinaf başvurusunu incelemeye görevli olmadığı anlaşılmakla, aşağıdaki şekilde karar verilmiştir. K A R A R : Yukarıda açıklanan gerekçelerle; 1- Dairemizin GÖREVSİZLİĞİNE 2- Dava dosyasının İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 18. 19. veya 46....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/169 KARAR NO : 2022/1043 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : BEYPAZARI ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 11/02/2021 NUMARASI : 2019/416 ESAS - 2021/76 KARAR DAVA KONUSU : Tüketici Tarafından Açılan Devre Tatil Sözleşmesinden Kaynaklanan KARAR : Mahkemece yapılan yargılama sonucunda verilen karara karşı, süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dava dosyası incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü....
Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2018/508 esas sayılı dosyası ve birleşen dosyalar ile açılan tüketici tarafından açılan devre tatil sözleşmesinden kaynaklanan davasında 09/10/2019 tarihinde tesis edilen karara karşı davacının istinaf kanun yoluna başvurması üzerine üye hakimin görüşleri alındıktan sonra dosya incelendiğinde; DAVA:Davacı vekili asıl dava ve birleşen dava dilekçelerinde özetle; Müvekkili ile davalı arasında 08/08/2010 tarihinde 6.700,00 TL beddelli devre mülk satış sözleşmesi düzenlendiğini, Afyonkarahisar ili İhsaniye ilçesi Gazlıgöl köyü 9 pafta 892 parselde kayıtlı taşınmaz üzerinde inşaa edilen toplamda 6 adet devre mülkü kendi adına satın aldığını, bedelinin davalıya ödendiğini, dava tarihine kadar sözleşmelere konu devre mülk edinilen taşınmazların veya hakların davacıya bir türlü teslim edilmediğini, davalıya Adana 7....
Asıl davanın, hisseli gayrimenkul (devre mülk) satış sözleşmesinin feshi ve ödenen satış bedelinin iadesi, birleşen dava ise davalıya ödenen bedelin sebepsiz zenginleşme nedeniyle iadesi istemine ilişkin olduğu, sözleşme tarihinde ve dava tarihi itibariyle tarafların da dilekçelerinde belirttiği gibi ortada tamamlanmış ve kiraya konu olabilecek bir yapının bulunmadığı, bu nedenle taraflar arasındaki ilişkinin devre mülk sözleşmesinden kaynaklandığı, davacı alıcı ile davalı satıcı arasında 3 adet devremülk satış sözleşmesi imzalandığı, davacının tacir olduğuna veyahut tacir olup da devremülk sözleşmelerinin ticari işletme faaliyeti kapsamında yapıldığına dair dosyaya yansıyan herhangi bir bilgi ve belge bulunmadığı, taraflar arasındaki sözleşme ilişkisinin alınan miktar itibari ile 6502 sayılı yasa kapsamında da kalmadığı anlaşılmakla (iflas eden şirket bakımından alacağın masaya kabul olmaması halinde bu davalı bakımından davanın sıra cetveline itiraza dönmesi durumunda sözü geçen davalı...
Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, devre mülk satış sözleşmesinin iptali istemine ilişkindir. Tüketici Mahkemesince, devre mülk sözleşmesinin resmi şekilde yapılması gerektiği ve taşınmazın aynına bağlı hak olmadığı, uyuşmazlığın 4077 sayılı Kanun kapsamında olmadığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Asliye Hukuk Mahkemesi ise, devre mülk sözleşmesinin iptali istemine ilişkin uyuşmazlığın 4077 Sayılı Yasa Kapsamında kaldığını belirterek görevsizlik yönünde karar vermiştir....
Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, devre mülk satış sözleşmesinin iptali istemine ilişkindir. Tüketici Mahkemesince, devre mülk sözleşmelerinin Kat Mülkiyeti Kanununda düzenlenmiş olması nedeniyle görevsizlik kararı verilmiştir. Sulh Hukuk Mahkemesi, devre mülk sözleşmesinin resmi şekilde yapılmayıp haricen yapıldığı gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir. Asliye Hukuk Mahkemesi ise, uyuşmazlığın 4077 Sayılı Yasa Kapsamında kaldığını belirterek görevsizlik yönünde karar vermiştir....
Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, devre mülk satış sözleşmesinin geçersizliği ile borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir. Tüketici Mahkemesince, devre mülk hakkı ile ilgili uyuşmazlığın 4077 sayılı Kanun kapsamında olmadığı ve genel mahkemelerde çözümleneceği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Asliye Hukuk Mahkemesi ise, devre mülk sözleşmesi ile ilgili uyuşmazlığın Tüketici Mahkemelerinin görevine girdiği gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir....
Tapu Müdürlüğü'nden yapılmakta olup ... Tapu Müdürlüğü'nün işlem kapasitesi göz önünde bulunduğunda, müvekkili firmaca yapılan tapu verme işlemlerinin gereğinde ve zamanında yapılmış olduğunu, müvekkilinin elindeki imkanlar neticesinde tapu verme işlemlerini de devam ettirdiğinin davacı tarafından da bilinmekte olduğunu, fakat ... Tapu Müdürlüğü'nün işlem kapasitesinin tapu verme işlemlerine yetmemesinde müvekkilinin sorumluluğunun bulunmamakta olduğunu, bu nedenle müvekkiline herhangi bir yükümlülük yüklenilmeyeceğini, müvekkilinin, tapu işlemlerinde sadece evrak takip noktasında bir sorumluluğa sahip olup, sürecin düzenli işlemesindeki kontrolün haricinde herhangi bir yükümlülüğe sahip olmadığını, tapu malikinin davacı olup; devre mülk alıcılarının ise tapu tescilinde alıcı sıfatını haiz olduğunu, ancak davacının, müvekkilce hazırlanan evrakla ve çeşitli işlemlere gereken imzayı atmak için dahi ......
Bir hukuki işlemin sadece 6502 Sayılı yasada düzenlenmiş olması tek başına o işlemden kaynaklanan uyuşmazlığın tüketici mahkemesinde görülmesini gerektirmez. Bir hukuki işlemin 6502 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için taraflardan birinin tüketici olması gerekir. Eldeki davada davacı, devre mülk sözleşmesini fesh ettiği gerekçesi ile ödediği bedelin iade edilmesini istemiştir. Somut uyuşmazlıkta davacı ile davalı devre mülke ilişkin kira sözleşmesi yapmış olup, davacının devre mülkü kiraya vermesi ticari amaçla hareket ettiğini göstermez. Hal böyle olunca uyuşmazlığın çözümünde tüketici mahkemeleri görevlidir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak söz konusu olmaz. Bu durumda mahkemece, davaya bakılarak sonuçlandırılması gerekirken aksi düşüncelerle yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir....