Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı vekili, davacının devremülkü kullandığını dolayısıyla cayma hakkını süresinde kullanmadığını, taraflar arasında sözleşmenin geçersiz olduğu yönündeki tespitin yerinde olmadığını, devremülk satış sözleşmesinin kapıda satış sözleşmesi olarak değerlendirilmesinin yerinde olmadığını, müvekkilinin tapuya teslime hazır olduğunu, davanın belirsiz alacak davası olarak değerlendirilmesinin yerinde olmadığını beyan ederek istinaf talebinde bulunmuştur. GEREKÇE :Dava, harici satış sözleşmesi gereğince ödenen satış bedelinin davalının sözleşmedeki edimini yerine getirmemesi nedeniyle ödenen bedellerin denkleştirici adalet ilkesine göre iadesi ve devre mülk sözleşmesinin iptali isteminden ibarettir....

Mahkemece, davanın kabulüne, itirazın iptaline, takibin devamına, %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Dava, davalı ile yaptığı devre mülk satış sözleşmesi nedeniyle ödediği bedelin iadesi için davalı aleyhine başlattığı icra takibine itirazın iptaline ilişkindir. Taraflar arasında imzalanan devremülk satış sözleşmesi incelendiğinde tapuda pay devrini içeren bir sözleşme olduğu anlaşılmaktadır. Ne var ki sözleşme konusu tapunun, 30.09.2011 tarihinde davacıya verildiği, ayrıca dosya kapsamında aldırılan 06.03.2015 tarihli bilirkişi raporuna göre dava konusu taşınmazın natamam olduğu ve henüz kullanıma hazır olarak devrinin gerçekleşmediği görülmektedir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar (devre mülk) satış sözleşmesinden kaynaklı alacak davasında ... 13. Tüketici ve ... 6. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, hisseli gayrimenkul (devre mülk) satış sözleşmesinden kaynaklı gayrimenkulün zamanında teslim edilmemesi nedeniyle ödenen bedelin iadesi istemine ilişkindir. ... 13. Tüketici Mahkemesince, davacı tarafından kişisel kullanımı aşacak şekilde dokuz adet devremülk satın alındığı, alacağın ticari niteliğine göre tüketici mahkemesi görevli olmayıp, genel hükümlere göre asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. ... 6....

      Parselde kayıtlı 64.900 m2 büyüklüğündeki taşınmaz üzerinde yapılacak veya yapılmış olan Sarot Country'de yer alan devre mülk satışı olduğunu, satışı yapılan devre mülkün ise villa 4, 14....

      Mahkemece, davanın kabulü ile, 23/06/2015 tarih İD 201764 sözleşme no'lu devre mülk satış vaadi sözleşmesinin iptali ile, Sözleşme nedeniyle verilen senetler nedeniyle davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine,senetlerin davacıya iadesine ve peşin ödenen 1.800,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı, 23.06.2015 tarihli devre mülk satış sözleşmesinin iptali, ödediği bedelin iadesi ve sözleşme nedeniyle imzalanan senetlerden dolayı borçlu olmadığının tespiti istemiyle eldeki davayı açmıştır....

        Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, devremülk sözleşmesinin iptali ve ödenen bedelin iadesi istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 6100 sayılı HMK, 6098 sayılı TBK, 6502 sayılı TKHK 3. Değerlendirme Dava, devremülk sözleşmesinin iptali ve ödenen bedelin iadesi talebine ilişkindir. İnceleme, 6100 sayılı HMK'nın 355. madde hükmü uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek duruşmasız olarak yapılmıştır. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, hükme karşı davalı vekilince istinaf yoluna başvurulmuştur. Somut dosyada; taraflar arasında 23/2/2022 tarih 005001 numaralı toplamda 51.000 TL bedelli devre mülk/hisseli gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi akdedildiği, ayrıca davalının tapu masrafı ve hizmet bedeli adı altında davacıdan 3.000 TL tahsilat yaptığı, yapılan tahsilatın toplamda 54.000 TL olduğu, devre mülke konu tapunun 24/02/2022 tarihinde davacıya devredildiği anlaşılmaktadır....

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında düzenlenen devre mülk sözleşmesinin iptali, ödenen bedelin iadesi ile tapunun iptali istemine ilişkin olarak açılan davada ... 6.Tüketici ve ...3....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasında düzenlenen devre mülk sözleşmesinin feshi ile ödenen bedelin iadesi istemine ilişkin olarak açılan davada ... Tüketici ve ... 3....

            Mahkemece, taraflar arasında 01.03.2009 tarihinde devremülk satış vaadi sözleşmesi tanzim edildiği, sözleşme içeriğinden söz konusu sözleşmenin devre tatil satış sözleşmesi olduğu, cayma hakkına ilişkin sürenin tatil hakkı kullanıldıktan sonra işlemeye başlayacak ve bu süre içerisinde sözleşmenin askıda olduğu, davacının sözleşme tanzim edildikten sonra hizmetin ifasından önce her zaman cayma hakkını kullanabileceği, cayma hakkının kullanımına ilişkin sözleşmede düzenlemenin yer almadığı ve süresinde cayma hakkının kullanıldığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Oysa ki taraflar arasında imzalanan devremülk satış sözleşmesinin “özel hükümler/şartlar” başlıklı 1. maddesinde 'Sözleşme konusu bağımsız bölümdeki 1 haftalık kullanıma tekabül eden Devre Mülk Hakkı payını iş bu sözleşmede yazılı bedel ve ödeme şartları karşılığında ALICI ya satmayı, ALICI da söz konusu bağımsız bölümdeki Devre Mülk Hakkı 1/2 payını aynı şartlarda almayı vaad ve taahhüt eder....

              yer alan sosyal donatılar" başlıklı taahhütlerini eksik yerine getirdiğini, örneğin, sözleşmede ve ön görüşmelerde kendileri aguapark taahhüdünde bulunulmuş olup daha sonra bu eksiklik davalıya bildirildiğinde ise böyle bir taahhütlerinin bulunmadıklarını ileri sürdüklerini, davalı şirketin, devre mülk satım sözleşmesi yaptığını, Kat Mülkiyeti Kanununa göre devre mülk kullanımının 15 günden aşağı olamayacağını, davalı şirketin tüm projelerinde devre mülk tapusu kuramadığını, tüm projelerde kat mülkiyetine göre oluşturulan bağımsız bölümlerin 26 ayrı kişiye hisselendirildiğini, bu durumda bir kişinin kullanımının 13 gün olacağını, 26 hisseye ayrılmış bir bağımsız bölümde devre mülk kurulmasının hukuken mümkün olmadığını, ayrıca sözleşmenin noterde yapılması gerekirken resmi şekle aykırı yapılmasının da sözleşmenin iptali sebebi olduğunu belirterek, davanın kabulü ile, müvekkiller ile davalı arasında akdedilen sözleşmenin iptaline, sözleşme karşılığında müvekkillerce ödenen bedellerin...

              UYAP Entegrasyonu