"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 18.11.2014 gününde verilen dilekçe ile sözleşmelerin iptali bedelin iadesi, ... iptali ve tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 10.09.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili, davalı şirketin 26.06.2010 ve 12.03.2012 tarihinde düzenlenen harici sözleşmeler ile dava kunusu taşınmazlardaki devre mülk hisselerinin davacıya devrinin yapıldığını ancak tesisin tamamlanmadığını ve davacıya fiilen bir devre mülk teslimi yapılmadığını davacı tüm ödemelerinin yaptığı halde davacının kullanımı için bir tarih belirlenmediği gibi taşınmazın anahtar teslimininde gerçekleşmediğini belirterek sözleşmelerin iptalini ödenen bedelin yasal faizi ile...
bütün hakların davalı şirket adına tesis edildiğini, bu nedenle sözleşmenin yerinde uygulanması ve müvekkili adına devre mülk hakkının tescili için davalı adına olan kaydın iptalinin gerektiğini, bu anlamda tapu iptali ve tescil talebinde bulunulduğunu, temel ve ıslahen taleplerinin sözleşmelerin aynen ifası ve müvekkilinin satın almış olduğu devre mülk hakkının tapu sicil müdürlüğüne tescili olduğunu beyan etmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi(Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla) Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalı ile 05/12/2012 tarihinde devre mülk satış sözleşmesi imzaladığını, 9.250 TL ödeme yaptığını, devre mülkün tesliminin yapılmadığını belirterek 05.12.2012 tarihli devremülk sözleşmesinin iptalini, ödediği 9.250 iadesini ve sözleşme nedeniyle borçlu olmadığının tespitini talep etmiştir. Davalı davanın reddini dilemiştir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2021/207 ESAS - 2022/74 KARAR DAVA KONUSU : Devre mülk sözleşmesinin iptali ile ödenen bedellerin iadesi, sözleşme kapsamında verilen senetlerin iptali KARAR : Taraflar arasında görülen dava sonucu ilk derece mahkemesince verilen hükme yönelik, davacı tarafça süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı asilin 03/11/2021 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; 25/09/2016 ve 22/07/2017 tarihinde tarafınca davalı firma ile Bölücekkova Köyü Çatak Mahallesi No:38 Göynük Bolu adresinde bulunan iki ayrı devre mülk satış sözleşmesi imzaladığını, 152615 sözleşme numaralı ve 22/07/2017 tarihli sözleşme uyarınca 3 taksitli olarak toplam 8.600,00 TL 151369 sözleşme numaralı ve 25/09/2016 tarihli sözleşme ile 25/09/2016 vade tarihli olarak toplam 8.200,00 TL davalı firmaya ödenmesine karar verildiğini, davalı firma tarafından devremülkler sözleşme...
GEREKÇE: Dava, harici satış sözleşmesi gereğince ödenen satış bedelinin davalının sözleşmedeki edimini yerine getirmemesi nedeniyle ödenen bedellerin denkleştirici adalet ilkesine göre iadesi ve devre mülk sözleşmesinin iptali isteminden ibarettir. Mahkemece; taraflar arasında akdedilen sözleşmenin zorunlu şekli şartına uyulmamış olması nedeniyle geçersiz olduğu, tarafların geçersiz sözleşme uyarınca elde ettikleri edinimleri sebepsiz zenginleşme hükümleri doğrultusunda iade etmesi gerektiği kanaatiyle; Davanın Kısmen Kabulüne, 67.463,18 TL'nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Davacı, davalı şirket ile devre mülk satış vaadi sözleşmesi çerçevesinde 60 adet bono düzenlendiğini, toplam 600 TL taksit ödemesi yaptığını, sözleşme kapsamında henüz bir hizmet verilmediğini, gördüğü lüzum üzerine kanuni cayma hakkını kullandığını, fesih bildiriminde bulunduğunu, davalının ödenen parayı ve senetleri iade etmediğini ileri sürerek borçlu olmadığının ve sözleşmenin geçersizliğinin tespitine, bonoların iptaline ve ödeme yaptığı miktarın ihtarnamenin tebliğ tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir....
Somut olayda, davanın, taraflar arasında düzenlenen, hisseli gayrimenkul (devre mülk) sözleşmesi ile birlikte imzalanan kira sözleşmesi bulunmakla birlikte, sözleşme tarihinde ve dava tarihi itibariyle tarafların da dilekçelerinde belirttiği gibi ortada tamamlanmış ve kiraya konu olabilecek bir yapının bulunmadığı, bu nedenle taraflar arasındaki ilişkinin devre mülk sözleşmesinden kaynaklandığı, davacı alıcı ile davalı satıcı arasında 1 adet bağımsız bölüm için devremülk satış sözleşmesi imzalandığı, taraflar arasındaki sözleşme ilişkisinin 6502 sayılı Kanun kapsamında kaldığı anlaşılmaktadır. Sözleşmede davacının satın aldığı daireyi davalıya kiralayacağına ilişkin hüküm bulunması ilişkiyi Tüketici Kanununun kapsamından çıkarmaz....
Bu iki hüküm birlikte değerlendirildiğinde, ilgili yönetmeliğin sadece devre tatil sözleşmelerine değil, aynı zamanda devre mülk sözleşmelerine ve diğer devre tatil temelli sözleşmelere de uygulanabileceği anlaşılmaktadır. Tanımlar bölümündeki 4.maddenin (ç) bendinde ise devre mülk hakkı 23/6/1965 tarihli ve 634 sayılı KMK’nun Devre Mülk Hakkı başlıklı sekizinci bölümünde düzenlenen hak olarak tanımlanmıştır. Davacı ile...Organizasyon ... İnş. Tic. Ltd. Şti. arasında imzalanan bila tarihli ... Sözleşmesi başlıklı satış sözleşmesinin “sözleşmenin konusu” başlıklı 3. maddesinde "Sözleşmeye konu devre mülk satıcının Kütahya İli, ...... da bulunan taşınmaz üzerinde yapılacak olan ...’da yer alan yarı hisseli devre mülk satışı için ön akit düzenlenmesinden ibarettir." ve davacı ile ... İşl. ... İnş. Paz....
Bu iki hüküm birlikte değerlendirildiğinde, ilgili yönetmeliğin sadece devre tatil sözleşmelerine değil, aynı zamanda devre mülk sözleşmelerine ve diğer devre tatil temelli sözleşmelere de uygulanabileceği anlaşılmaktadır. Tanımlar bölümündeki 4.maddenin (ç) bendinde ise devre mülk hakkı 23/6/1965 tarihli ve 634 sayılı KMK’nun Devre Mülk Hakkı başlıklı sekizinci bölümünde düzenlenen hak olarak tanımlanmıştır. Davacı ile ... İnş. Tic. Ltd. Şti. arasında imzalanan bila tarihli ... ... Sözleşmesi başlıklı satış sözleşmesinin “sözleşmenin konusu” başlıklı 3. maddesinde "Sözleşmeye konu devre mülk satıcının Kütahya İli, Emet İlçesi, Hamam Mahallesi, Aşağı Hamam Mevkii, ... 3 Pafta, 206 Ada, 18, 17, 16, 15, 14, 13, 12, 11, 10, 9 parsel ile ... Pafta, 96 Ada, 80 Parsel Emet/Kütahya da bulunan taşınmaz üzerinde yapılacak olan ...’da yer alan yarı hisseli devre mülk satışı için ön akit düzenlenmesinden ibarettir." ve davacı ile .... A.Ş. arasında imzalanan 19.08.2015 tarihli Yalova ......
Davalı, devre mülk bedelinin 11.662,00-TL olduğunu, 16.600,00-TL bedelin ödendiği iddiasının doğru olmadığını, aracı firma olduğunu, her bir devre mülk için %30 komisyon aldığını ve bu miktarın 3.498,60-TL olduğunu, bu hususta fatura kesildiğini belirterek davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, 25.000.00-TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, %15 oranında olan 3.750,00-TL cezai şartın davalıdan alınmasına, davacıya ödenmesine, Fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davacı, devre mülk sözleşmesinde belirtilen taşınmazın tapuda devrinin yapılmaması, halen inşaat halinde bulunması nedeniyle ödediği bedelin iadesi ve cezai şart istemiyle eldeki davayı açmış, davalı ise davalının dilekçesinde belirtilen bedeli ödemediğini savunarak, davanın reddini dilemiştir....