Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

KARAR Davacı, davalı şirket ile 10 gün kullanımlık hisseli gayrimenkul satış sözleşmesi yaparak devre mülk satın aldığını, ancak davalının edimini yerine getirmediğini ileri sürerek, ödediği 7000 TL'nin güncellenmiş bedelinin tahsilini istemiştir. Davalı, davaya cevap vermemiştir Mahkemece, taşınmaz üzerindeki ayni hakka ilişkin veya ayni hak sahipliğinde değişikliğe yol açacak davalarda taşınmazın bulunduğu yer mahkemesinin kesin yetkili olduğu gerekçesiyle davanın yetki yönünden reddine, yetkili mahkemenin Beypazarı Mahkemesi olduğuna karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı ile davalı şirket arasında devre mülk sözleşmesinin imzalandığı, sözleşmenin konusunu teşkil eden daireye ilişkin dönem irtifak tapusunun davacıya devredildiği husunda taraflar arasında ihtilaf olmayıp bu husus mahkemeninde kabulündedir....

    GEREKÇE : Dava, devre mülk satış sözleşmesinden kaynaklı sözleşmenin iptali ve ödenen tutarın iadesi talebine ilişkindir. Taraflar arasında mevcut devre mülk satış sözleşmesinin, tapulu taşınmazın haricen satışına ilişkin olup ve MK'nın 706, TBK'nun 237, Tapu Kanunu'nun 26. ve Noterlik Kanunu'nun 60. maddeleri gereğince resmi şekilde yapılmadığından geçersiz olduğunda kuşku yok ise de 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 57 vd. maddelerinde düzenlenen ve taşınmazın müşterek payına bağlı bir hak olan devre mülk hakkına ilişkin dava konusu sözleşme, sözleşmeye konu devre mülkün tapusu resmi senet ile davacı adına devredilmiş olmakla geçerli hale gelmiştir. Ayrıca, devre mülk sözleşmesi, tecrübe ve muayene koşuluna bağlı bir sözleşmedir. Fiili teslim ve kullanıma kadar sözleşme askıda olup, cayma hakkı da teslimden itibaren başlar. Tecrübe ve muayene koşulu gerçekleşmediği sürece tüketici her zaman sözleşmeyi feshedebilir....

    Şu ana kadar sorunum çözülmedi." demekle; 6502 sayılı tüketiciyi koruma yasası devre mülk yönetmelik hükümlerine aykırı olarak cayma hakkını kullanmamın engellenmek istendiği ve aldatılarak yapılan edimleri yerine getirilmeyen) üzerime devre mülk kat mülkiyet tapu tahsisi yapılmayan satışlardan caydığından söz konusu beş satışın ve verilen tapunun iptal edilerek imzalamış olduğu değerli evraklarının, firmadan istenecek resmi belgelerin tensip zaptıyla istenmesini ödemiş olduğu 39.730.00 TL'nin bugünekadar işleyen avans faizi ile birlikte tarafıma iade edilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle :"Davacı taraf ile imzalanan sözleşme devre mülk sözleşmesi değildir. Davaya konu sözleşme bir devre mülk sözleşmesi olmayıp, devre mülk sözleşmesinin unsurlarını da taşımamaktadır....

    Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, devre mülk satış sözleşmesinin geçersizliği ile ödenen bedelin istirdadı istemine ilişkindir. Tüketici Mahkemesince, devre mülk hakkı ile ilgili düzenlemenin Kat Mülkiyeti Kanunda düzenlendiği ve uyuşmazlığın sulh hukuk mahkemesinde çözümleneceği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Sulh Hukuk Mahkemesi ise, devre mülk sözleşmesi ile ilgili uyuşmazlığın Tüketici Mahkemelerinin görevine girdiği gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir....

      Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, devre mülk satış sözleşmesinin geçersizliği ile ödenen bedelin istirdadı istemine ilişkindir. Tüketici Mahkemesince, devre mülk hakkı ile ilgili düzenlemenin Kat Mülkiyeti Kanunda düzenlendiği ve uyuşmazlığın sulh hukuk mahkemesinde çözümleneceği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Sulh Hukuk Mahkemesi ise, devre mülk sözleşmesi ile ilgili uyuşmazlığın Tüketici Mahkemelerinin görevine girdiği gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir....

        Taraflar arasında imzalanan Hisseli Gayrimenkul Satış sözleşmesi başlıklı satış sözleşmesindeki ifade edilen hükümle tapuda pay devrini içeren bir devre mülk sözleşmesi olduğu, bu sözleşmenin devre tatil sözleşmesi olarak nitelendirilemeyeceği( Y.13. HD. 21.6.2018 T, 2016/8215- 2018/6992 sy.k) anlaşılmaktadır. Tapuda kayıtlı taşınmazların satışının TMK'nın 706, TBK'nın 237, Tapu Kanunu'nun 26 ve Noterlik Kanunu'nun 60. maddeleri gereğince resmi şekilde yapılması zorunludur. Taşınmazlara ilişkin olarak haricen düzenlenen satış sözleşmeleri hukuken geçersiz olup taraflar geçersiz sözleşmeye dayalı olarak verdiklerinin iadesini her zaman isteyebilirler. Devre mülk hakkı 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 57 vd. maddelerinde düzenlenen, taşınmazın müşterek payına ve aynına bağlı bir hak olduğundan, bu hakkın satışının da resmi şekilde yapılması zorunludur....

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki sözleşmenin feshi-senet iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı-.. avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalı ile 08.04.2012 tarihli, 10.850,00 TL bedelli ve ..... numaralı devre mülk satış sözleşmesi imzaladığını, bedelini ödediğini, tatil hizmetinden faydalanmadığını, cayma bildiriminde bulunduğunu, ancak iptal edilmediğini belirterek sözleşmenin feshine ve ödediği 10.850,00 TL'nin ihtarname tebliğinden itibaren yasal faizi ile iadesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı ...Tatil Hizmetleri Pazarlama Turizm Ticaret Limited Şirketi, davaya cevap vermemiştir. Davalı ......

          Tur.İnş.Tar.San.Tic.Aş. vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir 2-Davacı, davalı şirket ile devre tatil sözleşmesi imzaladığını, ancak tatil hakkını hiç kullanmadığını ileri sürerek, sözleşmenin feshi ile ödemiş olduğu bedelin iadesi ve sözleşme kapsamında imzalanan senetler nedeniyle borçlu olmadığının tespiti istemiyle eldeki davayı açmıştır. Mahkemece, taraflar arasındaki sözleşme, devre mülk sözleşmesi olarak nitelendirilip, resmi şekilde yapılmadığı gerekçesi ile sözleşmenin geçersiz olduğu değerlendirilerek sonuca gidilmiştir. Oysa ki taraflar arasındaki sözleşmenin devre tatil sözleşmesi olduğu anlaşılmaktadır....

            KARAR Davacı 24.03.1997 ve 25.03.1997 yılında 2 adet A grubu devre mülk için davalı belediyenin teminatına güvenerek 999,80 TL karşılığı davalı şirketten devre mülk satın aldığını, aralarındaki sözleşmeye göre sözleşme tarihinden itibaren 30 ay içerisinde teslim edileceğinin taahhüt edildiğini, davalıların edimlerini yerine getirmediğini, toplam 15.000 TL bedelin davalılardan alınarak tarafına verilmesini talep etmiştir....

              Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile, 1 adet A, 1 adet C grubundan toplam 2 adet devre mülk değeri için tespit edilen 14.700,00 TL alacağın dava tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalılardan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, diğer taleplerinin reddine karar verilmiş, hüküm, davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine dairemizin 13.06.2013 gün 2013/16053-2013/16206 sayılı ilamıyla hüküm onanmış, bu kez davalı ... karar düzeltme talebinde bulunmuştur. Davacı eldeki davada delil olarak devre mülk satış sözleşmesi, senet asılları, tahsilat makbuzları ile diğer delillere dayanmıştır....

                UYAP Entegrasyonu