Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 25/05/2021 NUMARASI : 2020/218 ESAS - 2021/453 KARAR DAVA KONUSU : Devre Mülk Sözleşmesinin Feshi - Alacak KARAR : Davacı dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında devremülk satış sözleşmesi imzalandığını, sözleşme uyarınca müvekkilinin 14.500,00 TL borçlandırıldığını, sözleşme uyarınca müvekkilinin davalıya dava tarihine kadar toplam 5.100,00 TL ödeme yaptığını, sözleşmenin geçerli şekilde yapılmadığını ve taahhüt edilen hiç bir şeyin davalı tarafça yerine getirilmediğini, ileri sürerek devremülk satış ve kullanma sözleşmesinin geçersizliği ile iptaline, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 5.100,00 TL'nin avans faiziyle beraber müvekkiline iadesine, imzalanan senetlerin iptali ve iadesi ile müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine, müvekkili adına oluşturulan tapu hissesinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....

GEREKÇE : Dava, devre mülk satış sözleşmesinden kaynaklı sözleşmenin iptali ve ödenen tutarın iadesi talebine ilişkindir. Taraflar arasında devre mülk sözleşmesi yapıldığına, bedele ve ödeme miktarına dair uyuşmazlık bulunmamaktadır. Taraflar arasında mevcut devre mülk satış sözleşmesinin, tapulu taşınmazın haricen satışına ilişkindir ve MK'nın 706, TBK'nun 237, Tapu Kanunu'nun 26. ve Noterlik Kanunu'nun 60. maddeleri gereğince resmi şekilde yapılmadığından geçersiz olduğunda kuşku yok ise de 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 57 vd. maddelerinde düzenlenen ve taşınmazın müşterek payına bağlı bir hak olan devre mülk hakkına ilişkin dava konusu sözleşme, sözleşmeye konu devre mülkün tapusu resmi senet ile davacı adına devredilmiş olmakla geçerli hale gelmiştir. Ayrıca, devre mülk sözleşmesi, tecrübe ve muayene koşuluna bağlı bir sözleşmedir. Fiili teslim ve kullanıma kadar sözleşme askıda olup, cayma hakkı da teslimden itibaren başlar....

Davacı vekili ıslah dilekçesini ve taleplerini açıkladığı dilekçesi ile; müvekkilinin davalı şirket ile yapmış olduğu anlaşmanın içeriği itibariyle devre mülk satış vaadi sözleşmesi olduğunu, ilk dava açıldığı sırada devre mülk ile alakalı hukuki imkansızlık bulunduğu düşünülerek sözleşmenin feshi ile ödenenin iadesinin talep edildiğini, ancak daha sonra yargılama sırasında gelen tapu kayıtlarından davalı şirket adına kayıt ve tescilli olduğunun görüldüğünü, bunun üzerine davanın ıslah edildiğini ve sözleşmenin aynen ifasını talep anlamında tapu iptali ve tescili istendiğini, tapu iptali sözcüğünden kastın taşınmazın tapu kaydında devre mülk hakkı tesis edilmek üzere iptali anlamında olduğunu, müvekkilinin sözleşmeden doğan haklarını kullanabilmesi için önce devre mülk işleminin tapuda tamamlanması gerekeceğinden ve bu işlem tamamlandığında bütün kayıtların davalı adına tescilli olacağı muhakkak olduğundan dolayı tapu iptali ve tescil sözcüğünün zikredildiğini, taşınmazın tapu kaydında...

Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; taraflar arasında imzalanmış olan devre mülk satış vaadi sözleşmesine konu devre mülk hissesinin davacı adına tapuda tescili yapılmış olmakla birlikte, devremülkün tesliminin yapılmamış olduğu, harici devre mülk satış sözleşmesi tapuda pay devriyle geçerli hale gelmiş olsa da, sözleşmeye konu davacıya satışı yapılan devre mülkün fiilen teslim edilerek kullanıldığı veya davacının teslimden imtina ettiğinin ispat edilemediği, tecrübe ve muayene koşulunun gerçekleşmediği anlaşılmış olduğundan, davacının cayma hakkını kullanarak sözleşmenin feshini ve yaptığı ödemeyi talep hakkının bulunduğu, davalı tarafça konaklama suretiyle tecrübe ve muayene şartının gerçekleştiği öne sürülsede, davacının sözleşmede belirtilen dönemde konaklama yapmadığı gibi kendi devremülkünde de kalmadığı ve konaklamanın sözleşmeye uygun olmadığı gerekçesiyle, " 1- Davanın KABULÜ ile, taraflar arasında düzenlenen bila tarih ve 10481 sayılı Devremülk Devir Sözleşmesinin İPTALİNE...

Davalılardan ..., sözleşme tarihi itibariyle zamanaşımı yönünden dava süresinin dolduğunu, 1997 tarihinde yapı ruhsatının iptal edildiğini, bu tarihten sonra devre mülk inşaatlarına çivi çakmanın imkansız hale geldiğini, inşaatlara mühür vurulduğunu, edimin ifasının imkansızlığının bu tarih olduğunu, devre mülkle ilgili ihalenin feshedildiğini, 1998/179 Esas sayılı dosyası ile belediyenin %20 ortağı olduğu şirketin feshi için dava açıldığını, edimin ifa edilemeyeceğinin hem yerel hem de genel basında defalarca yer aldığını, ayıplı ifa kapsamında değerlendirilerek zamanaşımının 5 yıl olduğunun kabulünde zorunluluk olduğunu, aradan 15 sene geçtikten sonra davalı şirket tarafından sahte sözleşmeler hazırladığını, şirketin dava dosyasına herhangi bir belge, bilgi ibraz etmediğini, bugüne kadar sayısı 300'ü geçen ve sadece bir kişinin 238 adet devre mülk aldığının iddia edildiğini, zamanaşımı olmadığı takdirde davanın belediye başkanlığı açısından husumetten reddi gerektiğini, YHGK'nun 2010/...

    Mahkemece, taraflar arasında imzalanan "devre mülk satış sözleşmesi" başlıklı sözleşmenin, devre mülk satışına ilişkin olduğu, tapu devrine ilişkin yükümlülükler içerdiği, hem devre mülk satışına ilişkin hem de devre mülk satış vaadine ilişkin sözleşmelerin resmi şeklide yapılması gerektiği, bu durumun sözleşmenin geçerliliğine ilişkin zorunlu şekil şartı niteliğinde olmasına karşın, davaya konu sözleşmenin adi yazılı şekilde yapılmış olduğu, dolayısıyla sözleşmenin geçerliliği için kanun ile getirilmiş olan zorunlu şekli şartına uyulmamış olduğundan sözleşmenin geçersizliğinin tespiti ile bu sözleşmeye bağlı olarak ödenen 13.500,00 TL tutarındaki peşinatın iadesi gerektiği gerekçesiyle; " 1- Davanın kabulüne, taraflar arasındaki 03/11/2012 tarihli devremülk sözleşmesinin geçersizliğinin tespiti ile 13.500,00 TL'nın dava tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, " karar verilmiştir....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Davacı, davalı ile 02.08.2015 tarihli 11.000,00-TL bedelli devre mülk satış sözleşmesi imzaladığını, sözleşme bedelinin tamamını davalıya ödediğini, tapuda devir işleminin gerçekleşmediğini belirterek 02.08.2015 tarihli 11.000,00 TL. bedelli devremülk sözleşmesinin iptalini ve ödediği bedel olan 11.000,00-TL’nin yasal faizi ike iadesini talep etmiştir. Davalı, cevap vermemiştir....

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Davacı, davalılar ile 16.03.2014 tarih ve..... nolu, 16.500,00 TL bedelli devre mülk satış vaadi sözleşmesi imzaladığını, daha sonra söz konusu sözleşmenin talil edildiğini, 16.06.2015 tarih ve ...... nolu devre mülk sözleşmesi imzaladığını, bu sözleşme nedeniyle toplamda 6.600,00-TL ödediğini, bakiye kalan kısmı için senetler imzalayarak davalıya verdiğini, tapunun devrinin gerçekleşmediğini belirterek sözleşmenin iptaline, sözleşme nedeniyle ödediği 6.600,00-TL’nin davalılardan tahsiline ve sözleşme nedeniyle imzalanan senetlerden dolayı borçlu olmadığına karar verilmesini talep etmiştir. Davalılar, davaya cevap vermemiştir....

        A.Ş. arasında düzenlenen 08/02/2015 tarih ve ... 500817 sözleşme nolu Devre Mülk Satış Vaadi Sözleşmesi başlıklı sözleşmenin tüm hüküm ve sonuçları ile geçersizliğine, karar verilmiş; hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalıların sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı, 08.02.2015 tarihli devre mülk satış sözleşmesinin iptali ve sözleşme nedeniyle imzalanan senetlerden dolayı borçlu olmadığının tespiti istemiyle eldeki davayı açmıştır....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalı ile 15.12.2013 tarihli 12.250,00 TL bedelli devre mülk satış sözleşmesi imzaladığını, sözleşme nedeniyle senetler imzaladığını, tapuda devir işleminin gerçekleşmediğini belirterek 15.12.2013 tarihli 12.250,00 TL. bedelli devremülk sözleşmesinin iptalini ve sözleşme nedeniyle imzalanan senetlerden dolayı borçlu olmadığının tespitini talep etmiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir....

            UYAP Entegrasyonu