Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asliye Hukuk Mahkemesince (Ticaret Mahkemesi sıfatıyla);"davacı tarafından davalı dernek iktisadi işletmesinin müdürlük yetkisinin yeniden oluşturulmasına dair dernek yetkili organı tarafından yeni bir karar alınarak ticaret siciline tesciline karar verilmesini talep ettiği, dernek iktisadi işletmesinin aynen dernek şubesi, dernek lokali ve dernek sandığı gibi dernek ana tüzel kişiliğinden ayrı mütalaa edilemeyecek derecede dernekle bütün ve kişiliği dernek ana tüzel kişiliğinde mündemiç bir yan işletme olduğu, davalı iktisadi işletmenin müdürlük yetkisinin dernek genel kurulu tarafından alınmasının gerektiği, genel kurulun toplanmaması halinde TMK'nın 75 maddesi uyarınca sulh hukuk hakiminin üç üyeyi genel kurulu toplantıya çağırmakla görevlendireceği, mahkememizin iş bu davada görevsiz olduğu, görev hususunun resen dikkate alınmasının gerektiği, anlaşıldığından TMK nın 75 maddesi dikkate alınarak mahkememizin görevsizliğine" dair kararı verilmiştir. Zonguldak 2....

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Dava, T4nin 05/05/2018 tarihli Olağan Genel Kurulunun iptali istemine ilişkindir. Somut olayda; davacı vekilinin, davalı derneğin 05/05/2018 günlü olağan genel kurulunun iptaline karar verilmesini talep ettiği, yerel mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne karar verildiği, verilen kararın davalı vekili tarafından istinafa taşındığı görülmüştür. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 77. maddesinde; “Genel kurul, yönetim kurulunca, en az onbeş gün önceden toplantıya çağrılır. Bu amaçla toplantının günü, saati, yeri ve gündemi, bildirilir. Toplantıya çağrı usulü ve toplantının ertelenmesine ilişkin konular, yönetmelikle düzenlenir.” 78. maddesinde; “Genel kurul toplantıları, tüzükte aksine hüküm olmadıkça, dernek merkezinin bulunduğu yerde yapılır....

Özetle dernek genel kurulunda dernek üyeleri tarafından seçilen derneğin yürütme ve temsil organı olan yönetim kurulu görevlerini kanuna ve dernek tüzüğüne uygun olarak yerine getirmek zorundadır. Türk Medeni Kanunu'nun derneklere dair hükümleri ile Dernekler Kanunu hükümleri birlikte değerlendirildiğinde; kanun koyucu, öncelikle genel kurulu olağan toplantıya çağırma görevini yönetim kuruluna verdiği, bu yükümlülüğü yerine getirmeyen veya toplantının yapılmasına rağmen sonuç bildirisini süresinde mülki idare amirliğine bildirmeyen dernek yönetim kurulu başkanına idari para cezası verilmesini öngörerek derneğin genel kurullarının kanun ve dernek tüzüğünde belirtilen zaman aralıklarında yapılmasını ve derneğin tüzel kişiliğinin devam etmesini öngörmüşken, yönetim kurulunun bu görevini yerine getirip dernek üyelerini usulüne uygun toplantıya çağırmasına rağmen üst üste iki genel kurul toplantısının yapılamamasını ise kendiliğinden sona erme sebebi kabul etmiştir....

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Dava dilekçesinde, davacının dernek üyeliğinden ihracına ilişkin dernek yönetim kurulunun 15.03.2014 tarihli kararının iptali istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlar ile yasal gerektirici nedenlere göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usule ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye onama harcının temyiz edene yükletilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 23.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf başvurusunda davalı derneğin yönetim kurulunu daha önce davacı dernek üyesi ve hatta yönetim kurulu üyeliği yapan şahıslardan ve akrabalarından oluştuğunu, bir çoğunun ihraç edilerek sahte iş ve işlemlerle derneğin yönetimini ve kurumu haksız olarak ele geçirmeye çalıştıklarının mahkeme kararı ile tescil edildiğini, aynı camii adına aynı adresi göstererek, derneğin isminin değiştirilmesi suretiyle yeni bir dernek kurma yoluna gidildiğini, davalı tarafın derneğin feshine ilişkin olup, reddedilen dosyanın temyiz sonucunu beklemek yerine aynı adres ve aynı camii için farklı bir ismin yeni bir dernek kurarak ve Diyanetteki bağlantıları aracılığı ile de derneğin camii konusunda yetkili hale gelmesi amacıyla usulsüz yoldan giderek iyi niyetli olmadıklarını ortaya koyduklarını, davalının iyi niyetli olmadığının kabulü halinde TMK'nın 89.maddesi gereğince derneğin kurulma amacına uymaması nedeniyle söz konusu derneğin feshinin gerektiğini,...

    Özetle dernek genel kurulunda dernek üyeleri tarafından seçilen derneğin yürütme ve temsil organı olan yönetim kurulu görevlerini kanuna ve dernek tüzüğüne uygun olarak yerine getirmek zorundadır. Türk Medeni Kanunu'nun derneklere dair hükümleri ile Dernekler Kanunu hükümleri birlikte değerlendirildiğinde; kanun koyucu, öncelikle genel kurulu olağan toplantıya çağırma görevini yönetim kuruluna verdiği, bu yükümlülüğü yerine getirmeyen veya toplantının yapılmasına rağmen sonuç bildirisini süresinde mülki idare amirliğine bildirmeyen dernek yönetim kurulu başkanına idari para cezası verilmesini öngörerek derneğin genel kurullarının kanun ve dernek tüzüğünde belirtilen zaman aralıklarında yapılmasını ve derneğin tüzel kişiliğinin devam etmesini öngörmüşken, yönetim kurulunun bu görevini yerine getirip dernek üyelerini usulüne uygun toplantıya çağırmasına rağmen üst üste iki genel kurul toplantısının yapılamamasını ise kendiliğinden sona erme sebebi kabul etmiştir....

      Bu durumda, zayi belgesi verilmesine ilişkin uyuşmazlık, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu uyarınca çekişmesiz yargı işi niteliğinde olup, sulh hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. Somut olayda, davacı dernek yönetim kuruluna hitaben, davaya konu alındı ve gider belgelerinin taşınma esnasında kaybolan koli nedeniyle kaybolduğuna dair Yasemin Küçükkara'nın 28.06.2021 tarihli dilekçesi bulunduğu, buna istinaden yönetim kurulu başkanı tarafından 28.06.2021 tarihli tutanak tutulduğu, zayii talep edilen T1 ait belgelerin eski yönetim kurulu saymanı Yasemin Küçükkara tarafından taşınma esnasında kaybolan koli nedeniyle kaybolduğu, 5253 sayılı Dernek Kanunun 32/k maddesinde aranan gerekli dikkat ve özen gösterilmiş olması şartının mevcut olayda gerçekleşmediği, dolayısıyla talebin 5253 sayılı Dernek Kanunu'nun 32/k maddesine uygun olmadığı anlaşılmakla zayi belgesi verilmesi talebinin reddine" şeklinde karar verildiği anlaşılmıştır....

      Somut olayda, davalının, dernek üyelik aidatlarını ödememesi sebebi ile aleyhine yapılan icra takibine vaki itirazın iptali için ... 14. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde dava açıldığı ve davalı derneğin tüzüğünde merkezinin ... olarak belirtildiği anlaşılmaktadır. Derneklerle ilgili mevzuatta düzenlenen dernek ile üyeler arasındaki davaların dernek merkezinin bulunduğu yerdeki mahkemede bakılacağına dair yetki kuralı kesin nitelikte olup kamu düzenine ilişkin olduğundan, mahkemece re'sen gözönüne alınması gerekir. Buna göre, Mahkemece, kesin yetki kuralı gereği, işin esasına girilerek toplanan ve toplanacak deliller çerçevesinde bir karar verilmesi gerekirken, mahkemenin yetkisizliğine karar verilmesi doğru görülmemiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İtirazın İptali Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Dava dilekçesinde, davalının dernek üyelik aidatlarını ödememesi sebebi ile aleyhine yapılan icra takibine vaki itirazın iptali ile %20 oranında icra inkar tazminatı istenilmiş, mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

          Derneğin fesih veya kendiliğinden sona erdiğinin tespitine ilişkin davaların aleyhine hüküm verilecek olan dernek tüzel kişiliğinin hasım gösterilerek açılması, dava dilekçesi ve duruşma oturum gününün derneği temsil yetkisi bulunan yönetim kurulu başkan ve üyelerine tebliği, dernek temsilcilerinin huzuru ile davanın yürütülmesi, hükmün de dernek hakkında verilmesi, kararın dernek adına temsilcilerine tebliğe çıkartılması gerektiği kuşkusuzdur. Ne var ki dava, dernek davalı gösterilerek açılmamış, eski kurucu ortaklardan ve yönetim kurulu üyelerinden bir tanesi davalı gösterilmiş ise de, açılan davada ilgili derneğin yönetim kurulunun başkan ve tüm üyelerinin tamamının davalı olarak gösterilmediği de nazara alındığında açılan davanın dernek aleyhine açıldığının kabulüne imkan ve olanak bulunmadığının kabulü gerekmektedir. Öte yandan Usul Hukukunda davaya dahil şeklinde bir müessese yer almayıp, bir kimseye dahili dava yolu ile taraf sıfatı verilemeyeceği açıktır....

          UYAP Entegrasyonu