Dernek ve vakıflara ait iktisadi işletmeler, kurumlar vergisi mükellefi olarak ayrı bir vergi sujesi kabul edilmekle birlikte ait oldukları vakıf veya dernek tarafından yönetilirler ve sermayelerinin tamamı ilgili dernek veya vakıf tarafından tahsis edilir. Diğer taraftan, Kurumlar Vergisi Kanunu'nda yer alan düzenlemelere göre, tüzel kişiliği haiz olmayan dernek ve vakıflara ait iktisadi işletmeler için, bunların bağlı olduğu dernek ve vakıflar tarafından beyanname verilir; kurumlar vergisi, tüzel kişiliği haiz olmayan dernek ve vakıflara ait iktisadi işletmeler için bağlı oldukları dernek veya vakıf adına tarh olunur....
Derneği … Şubesi Başkanlığı tarafından bu davanın açıldığı anlaşılmaktadır. Olayda, Dernekler Kanununda dernek şubelerine özel olarak derneğin görevlerini yerine getirme konusunda hak ve yetki tanınmaması, aksine şubelerin, dernek tüzüğüne göre genel kurul ve merkez tarafından verilen görevleri ifa edecek olmaları, ayrıca derneklerin merkez yönetim kurullarının Dernekler Kanunu, Medeni Kanun ve tüzük hükümleri uyarınca derneği temsile yetkili ve görevli zorunlu organ olması ve bu yetki ve görevini başka organlara devredememesi karşısında, davacı dernek şubesinin tek başına açmış olduğu bu davada "dava açma ehliyeti"nin bulunduğunu kabul etmeye hukuken olanak bulunmamaktadır. Bu durumda, İdare Mahkemesince, davacı dernek şubesinin bu davada dava açma ehliyetinin bulunmaması nedeniyle davanın ehliyet yönünden reddi gerekirken, davanın esasına girilerek reddine karar verilmesinde sonucu itibariyle isabetsizlik görülmemektedir....
B-) Cevap ve Karşı Talepler : Davalı vekili cevap dilekçesinde, davacının dernek üyesi olmasa bile sitede işyeri sahibi olması nedeniyle davalı dernek tarafından sunulan zorunlu ve faydalı işlerden yararlandığını, buna rağmen hizmet bedellerini ödemekten kaçındığını, takibin de bu nedenle yapıldığını beyanla davanın reddini talep etmiştir. C-)İlk Derece Mahkemesi Kararı : İlk derece mahkemesince; davalı dernek tarafından siteye ait genel hizmetlerin sunulduğu, davacının dernek üyesi olmasa dahi hizmetlerden yararlandığı, bu nedenle iş yerine isabet eden aylık bedelleri ödemesi gerektiği sonuç ve kanısına varılmıştır....
konu eksiklik ile ilgili mülkî idare amirinin bu şekilde bir bildiriminin olmadığı, 2-5253 sayılı Kanun'un 32/d maddesinde"Derneğe ait tutulması gereken defter veya kayıtları tutmayan veya tasdiksiz defter tutan dernek yöneticileri üç aydan bir yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır....
zorunlu olarak tutması gereken defterlerden olduğunu belirterek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve zayi belgesi verilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/83 Esas-2019/71 Karar sayılı dosyasında verilen 10/06/2021 tarihli ek karar ve davanın açılmamış sayılmasına dair verilen 06/05/2019 tarihli ek kararın HMK'nın 353/1- a/4- 5. maddeleri gereğince KALDIRILMASINA, 2- Dosyanın gerekçede belirtilen eksiklikler giderildikten sonra yeniden karar verilmesi amacıyla mahkemesine iadesine, 3- Davacı tarafından yatırılan 59,30TL istinaf karar harcının talep halinde ilgilisine iadesine, 4- İstinaf başvuru harcı ve diğer istinaf giderlerinin yargılama masrafı olarak ilk derece mahkemesince değerlendirilmesine, 5- Karar tebliği, harç vb. işlemlerin İlk Derece Mahkemesi tarafından yerine getirilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK.'nın 353/1- a maddesi gereğince KESİN olarak oybirliği ile karar verildi....
bilgiye göre her türlü tazminatlarının ödenerek iş akdinin yine diğer davalı dernek tarafından sonlandırıldığını, müvekkili açısından öncelikle açılan davanın husumet ve zaman aşımı yönünden reddine, esasa girilmesi halinde ise esastan reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur....
Dernek ve vakıflara ait iktisadi işletmeler, kurumlar vergisi mükellefi olarak ayrı bir vergi sujesi kabul edilmekle birlikte ait oldukları vakıf veya dernek tarafından yönetilirler ve sermayelerinin tamamı ilgili dernek veya vakıf tarafından tahsis edilir. Diğer taraftan, Kurumlar Vergisi Kanunu'nda yer alan düzenlemelere göre, tüzel kişiliği haiz olmayan dernek ve vakıflara ait iktisadi işletmeler için, bunların bağlı olduğu dernek ve vakıflar tarafından beyanname verilir; kurumlar vergisi, tüzel kişiliği haiz olmayan dernek ve vakıflara ait iktisadi işletmeler için bağlı oldukları dernek veya vakıf adına tarh olunur....
Aynı Kanunun "Görevin Belirlenmesi ve Niteliği" başlıklı 1. maddesinde mahkemelerin görevinin ancak kanunla düzenleneceği, göreve ilişkin kuralların kamu düzeninin olduğu, 114/1-c maddesinde mahkemenin görevli olmasının dava şartı olduğu hükme bağlanmıştır. 5253 sayılı Dernekler Kanununun 32/k maddesine göre, dernekler tarafından tutulması zorunlu olan defterler ve belgelerin gerekli dikkat ve özen gösterilmiş olması şartıyla elde olmayan bir nedenle okunamayacak hale gelmesi veya kaybolması halinde bu hususun öğrenilmesi tarihiden itibaren 15 gün içinde dernek merkezinin bulunduğu yer yetkili mahkemesinde zayi belgesi almak için dava açma zorunluluğu getirilmiş, bu gereği yerine getirmeyen yöneticilerin cezalandırılacağı açıklanmıştır. Dava, Dernekler Kanununun 32/k maddesine dayalı ...olarak açılan zayi belgesi verilmesi istemine ilişkindir....
İNCELEME VE GEREKÇE Dava, hukuki niteliği itibariyle, TTK'nın 82/7. maddesi uyarınca zayi belgesi verilmesi istemine ilişkin bir çekişmesiz yargı işidir. İlk derece mahkemesince, yukarıda açıklanan gerekçeyle davanın reddine karar verilmiş; bu karara karşı, davacı vekili tarafından, yasal süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İstinaf incelemesi, HMK'nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülmüş olan istinaf başvuru nedenleriyle ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. Davacının talebi, TTK'nın 82/7. maddesi uyarınca açılmış bir zayi belgesi verilmesi talebi olup anılan yasal düzenlemede, yasada düzenlenen ve benzeri nedenlerle zayi olan defterlerin zayi olması halinde zayi belgesi verilebileceği düzenlenmiştir. Mahkemece, davanın süresinde açıldığı kabul edilmiş, ancak taşıma sırasında zayi olan defterin yasada sayılan nedenlerle zayi olmadığı ve davacının ticari defterlerini korumak için gerekli önlemleri almadığı kabul edilerek karar verilmiştir....