Burada hareket noktası dernek üyelerinin derneği yaşatma sürdürme iradelerinin ortadan kalmış olmasıdır. Kişi topluluğu olan derneklerde üyelik, derneğin asli unsuru olup, üyelikten istifa ederek veya toplantı çağrısına rağmen toplantıya katılmayarak bu menfi manada iradelerini ortaya koymuş olmaktadırlar. Dernek genel kurulunda dernek üyeleri tarafından seçilen derneğin yürütme ve temsil organı olan yönetim kurulu görevlerini kanuna ve dernek tüzüğüne uygun olarak yerine getirmek zorundadır. Dosyadaki bilgi ve belgelerin incelenmesinden; davalı T4 Derneği tüzüğünün 17. maddesinde genel kurulun iki yılda Mart ayı içerisinde yapılacağı hükmüne yer verildiği, en son genel kurul toplantısının 27.01.2008 tarihinde yapıldığı, dosya üzerinden karar verildiği için dernek dosyasının dosya içerisinde bulunmadığı anlaşılmıştır....
Somut olayda, davalının, dernek üyelik aidatlarını ödememesi sebebi ile aleyhine yapılan icra takibine vaki itirazın iptali için Gebze 3. Asliye Hukuk Mahkemesinde dava açıldığı, davalı derneğin tüzüğünde merkezinin İstanbul (İstanbul Adliyesi yargı çevresinde) olarak belirtildiği anlaşılmaktadır. Derneklerle ilgili mevzuatta düzenlenen dernek ile üyeler arasındaki davaların dernek merkezinin bulunduğu yerdeki mahkemede bakılacağına dair yetki kuralı kesin nitelikte olup kamu düzenine ilişkin olduğundan Mahkemece re'sen gözönüne alınması gerekir. Bu durumda Mahkemece, kesin yetki kuralı gereği derneğin merkezinin bulunduğu İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesinin yetkili olduğu gözetilerek, dava dilekçesinin yetkisizlik nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, işin esasına girilerek davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Dernek KARAR Dava, 04.05.2008 tarihinde fesih kararı alan "...'nin" 05.05.2008 tarihli tasfiye kurulu tutanağı ile yapılan tasfiyesinin usulsuz olduğu, usulsüz tasfiyenin tespiti ile adı geçen derneğin tasfiyesi istemine ilişkindir. Çorlu Sulh Hukuk Mahkemesinin 2010/572 Esas, 2010/1430 Karar sayılı kararı ile 11/08/2010 tarihinde görevsizlik kararı verildiği ve kararın kesinleşmesine müteakip davacı vekilinin talebiyle dosyanın geldiği Çorlu 2. Asliye Hukuk Mahkemesince 22/10/2014 tarihinde karşı görevsizlik kararı sonrası dosyanın merci tayini için resen Yargıtay 20. Hukuk Dairesine gönderildiği; Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 21/09/2016 tarihli ilamıyla Çorlu 2....
Yasal düzenlemelerden de anlaşıldığı üzere, derneğin yerleşim yerleri ile dernek merkezinin aynı olmadığı, yerleşim yerinin kuruluş belgesinde başka bir hüküm bulunmadıkça işlerin yönetildiği yer, dernek merkezinin ise derneğin yerleşim yerinin bulunduğu il ve ilçeyi ifade ettiği açıktır. Dernekler ile ilgili mevzuatta düzenlenen dernek ile üyeler arasındaki davanın, dernek merkezinin bulunduğu yerdeki mahkemede bakılacağına dair yetki kuralı kesin nitelikte olup, kamu düzenine ilişkin olduğundan, mahkemelerce re'sen gözetilmesi gerekir. (Yargıtay 20.Hukuk Dairesi 2018/4202 Esas 2018/5667 Karar - Yargıtay 8.Hukuk Dairesi 2017/9083 Esas 2017/5845 Karar) Davalı derneğin dosyada mevcut tüzüğüne göre, derneğin merkezi Konak/İzmir'dir. İlk derece mahkemesince dernek merkezinin Konak/İZMİR olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir....
Yasal düzenlemelerden de anlaşıldığı üzere, derneğin yerleşim yerleri ile dernek merkezinin aynı olmadığı, yerleşim yerinin kuruluş belgesinde başka bir hüküm bulunmadıkça işlerin yönetildiği yer, dernek merkezinin ise derneğin yerleşim yerinin bulunduğu il ve ilçeyi ifade ettiği açıktır. Dernekler ile ilgili mevzuatta düzenlenen dernek ile üyeler arasındaki davanın, dernek merkezinin bulunduğu yerdeki mahkemede bakılacağına dair yetki kuralı kesin nitelikte olup, kamu düzenine ilişkin olduğundan, mahkemelerce re'sen gözetilmesi gerekir. (Yargıtay 20.Hukuk Dairesi 2018/4202 Esas 2018/5667 Karar - Yargıtay 8.Hukuk Dairesi 2017/9083 Esas 2017/5845 Karar) Davalı derneğin dosyada mevcut tüzüğüne göre, derneğin merkezi Konak/İzmir'dir. İlk derece mahkemesince dernek merkezinin Konak/İZMİR olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir....
Bu arsanın derneğin tüzel kişiliğine ait olduğunu.Davacının dernek yönetimini,mevcut yönetim kurulu devralıncaya kadar yıllarca beyanname vermekten başka bir karar alınmadığını hiçbir aktivitede bulunmadığını. Bu durağanlığın derneğe zarar verdiğini. Açalın davanın reddine, mahkemece kayyım devri değil 30 gün içinde olağanüstü kongre kararı verilmesini. Kongre sonrası davacıya teslim edilen dernek karar defteri ile dernek mührü,kaşesinin ve kendisinde bulunan derneğe tüm evrakların yeni yönetimyönetim kurula verilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 18/11/2019 NUMARASI : 2019/742 ESAS 2019/581 KARAR DAVA KONUSU : Dernek (Genel Kurul kararının iptali) KARAR : Urla 1....
Dava, dernek şubesinin Merkez Yönetim Kurulu Kararı ile kapatılmasına dair taraflar arasında oluşan muarazanın giderilmesi istemine ilişkindir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 73. maddesinde, genel kurulun derneğin en yetkili karar organı olduğu ve kayıtlı üyelerden oluştuğu; 83. maddesinde ise, ancak genel kurul kararlarının iptalinin istenebileceği, diğer organların kararlarına karşı dernek içi denetim yolları tüketilmedikçe iptal davası açılamayacağı hükme bağlanmıştır. Dernek Genel Kurulu, TMK'nin 74.maddesi gereği olağan toplantılarını tüzükte belirtilen zamanda yönetim kurulunun çağrısı üzerine toplanarak yapmaktadır....
Bu değişiklikten sonra, dernek genel kurul toplantılarının iptalinin Cumhuriyet Savcıları tarafından talep ve dava hakkı sona ermiştir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 83. maddesi, dernek genel kurul toplantılarının iptalini veya yok hükmünde olduğunu isteme hakkını yalnızca dernek üyelerine tanımıştır. Bu hakkın üyeler dışında bir kişi veya organca kullanılması dernek kurma özgürlüğünün ihlali anlamına gelmektedir. Hal böyle olunca, davacı Cumhuriyet Savcılığının dava açma hakkı bulunmadığı gözetilerek davanın reddine karar verilmesi gerekirken, işin esasına girilerek davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 26.06.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Derneğin Feshi Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı dernek başkanı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Dava, 4721 sayılı TMK'nun 89.maddesi gereğince derneğin feshi istemine ilişkindir. Mahkemece, yapılan yargılama sonunda davalı derneğin amacının kanuna ve ahlaka aykırı hale geldiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Bir derneğin feshedilebilmesi için o derneğin suç sayılan eylemlerin kaynağı haline geldiği, süregelen ve birden çok eylemin varlığının tespiti halinde mümkün olup ancak o takdirde dernek kurucularının asıl amaçlarının dernek faaliyeti yürütmek olmayıp dernek adı altında suç işlemeye veya ahlaka aykırı çalışmalar yapmaya yasal zemin hazırlamak olduğundan söz edilebilir....