"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki dernek feshi istemine ilişkin davada ... 1. Asliye Hukuk ve Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, 5072 Sayılı Dernek ve Vakıfların kamu kurum ve kuruluşları ile ilişkilerine dair yasanın geçici 1. maddesi uyarınca dernek tüzüğünün bu yasa hükümlerine uygun hale getirilmemesinden kaynaklanan derneği kapatılması istemine ilişkindir. 5072 Sayılı Yasanın Geçici 1. maddesinde; "Bu kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce kurulan dernek ve vakıflar 31.12.2005 tarihine kadar, dernek tüzüklerini veya vakıf senetlerini bu kanun hükümlerine uygun hale getirir. Dernek tüzüğü veya vakıf senedini altı ay içinde bu kanuna uygun hale getirmeyen veya bu kanuna aykırı işlemleri tespit edilen dernek ve vakıflar genel hükümlere göre kapatılır" hükmü yeralmaktadır....
Asliye Hukuk Mahkemesi ise davalı olarak şeklen dernek üyeleri gösterilmiş olsa da ilgililer arasında bir çekişme bulunmadığı, davanın esasında çekişmesiz yargı işlerinden oluşu, yeni usul kanununda çekişmesiz yargı işlerine aksine bir hüküm bulunmadığı takdirde sulh hukuk mahkemesinin bakacağına dair düzenleme bulunduğuna değinerek görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. 5253 sayılı Dernekler Kanununun 15. maddesinde, feshedilen veya münfesih hale düşen derneklerin para, mal ve haklarının tasfiyesi tüzüklerinde gösterilen esaslara göre yapılacağı belirtilerek tasfiye hususunda dernek genel kurulu tarafından bir karar alınmamış veya genel kurul toplanamamışsa yahut dernek mahkeme kararıyla feshedilmişse, derneğin bütün para, mal ve haklarının mahkeme kararıyla tasfiye edileceği açıklanmıştır....
TÜRK MİLLETİ ADINA Hüküm veren Danıştay Onuncu Dairesince gereği görüşüldü: Dava; davacı derneğin tüzüğünün 12/a maddesindeki hükmün, Medeni Kanunun 84. maddesine aykırı olduğu, bu nedenle gerekli düzeltmenin yapılması hususuna ilişkin 21.5.2002 günlü işlemin iptali istemiyle açılmıştır....
Özetle dernek genel kurulunda dernek üyeleri tarafından seçilen derneğin yürütme ve temsil organı olan yönetim kurulu görevlerini kanuna ve dernek tüzüğüne uygun olarak yerine getirmek zorundadır. Türk Medeni Kanunu'nun derneklere dair hükümleri ile Dernekler Kanunu hükümleri birlikte değerlendirildiğinde; kanun koyucu, öncelikle genel kurulu olağan toplantıya çağırma görevini yönetim kuruluna verdiği, bu yükümlülüğü yerine getirmeyen veya toplantının yapılmasına rağmen sonuç bildirisini süresinde mülki idare amirliğine bildirmeyen dernek yönetim kurulu başkanına idari para cezası verilmesini öngörerek derneğin genel kurullarının kanun ve dernek tüzüğünde belirtilen zaman aralıklarında yapılmasını ve derneğin tüzel kişiliğinin devam etmesini öngörmüşken, yönetim kurulunun bu görevini yerine getirip dernek üyelerini usulüne uygun toplantıya çağırmasına rağmen üst üste iki genel kurul toplantısının yapılamamasını ise kendiliğinden sona erme sebebi kabul etmiştir....
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; husumet itirazında bulunduğunu, derneklerin TMK.nu ve dernekler kanunu kapsamında tüzel kişiliğinin mevcut olduğunu, tüzel kişiliği haiz olan derneklerin dernekler Kanununun 23.maddesine göre yaptığı işlemleri mülki idare amirliğine bildirmekle yükümlü olduğunu, dernekler k.nun 32.maddesine göre bildirim yükümlülüğünün dernek yöneticilerine verildiğini, yine kanunun 33.maddesinde 32.maddeye atıfta bulunarak dernek yöneticileri ibaresinin dernek yönetim kurulu başkanını ifade ettiğini, dernek üyeliklerinin ise ilgili şahıs ve dernek arasında tesis edilen hukuki bir işlem olduğunu, TMK.nun 64....
Şu kadar ki, tüzük değişikliği ve derneğin feshi kararları, ancak toplantıya katılan üyelerin üçte iki çoğunluğuyla alınabilir.” Aynı Yasanın 84.maddesine göre; “Yönetim kurulu, beş asıl ve beş yedek üyeden az olmamak üzere dernek tüzüğünde belirtilen sayıda üyeden oluşur. Yönetim kurulu üye sayısı, boşalmalar sebebiyle üye tamsayısının yarısının altına düşerse; genel kurul, kalan yönetim kurulu üyeleri veya denetim kurulu tarafından bir ay içinde toplantıya çağrılır. Çağrı yapılmazsa, üyelerden birinin istemi üzerine, sulh hâkimi, üç üyeyi genel kurulu toplantıya çağırmakla görevlendirir.”...
"İçtihat Metni" Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca incelenmesi davalı dernek yöneticilerinden .... tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü: Dava, TMK'nun 87.maddesine dayalı derneğin kendiliğinden dağıldığının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece; davalı derneğin kurucularına tebligat yapılarak taraf teşkili sağlanma yoluna gidilip davanın kabulüne karar verilmiştir. Talepte bulunan İl Dernekler Müdürlüğü derneğin en son 19.05.2006 tarihinde genel kurul toplantısını yaptığı, sonrasında herhangi bir faaliyeti bulunmadığı ve acze düştüğünü ileri sürmüştür. İddianın ileri sürülüş biçimine göre davanın dayanağını TMK'nun 87.maddesinin 3, 4 ve 5.bentlerinin oluşturduğu anlaşılmaktadır. Böyle bir durumda davanın görülebilmesi için öncelikle taraf teşkilinin doğru olarak sağlanması gerekmektedir....
Bu istemin tebliğinden başlayarak otuz gün içinde belirtilen noksanlık tamamlanmaz ve kanuna aykırılık giderilmezse; en büyük mülkî amir, yetkili asliye hukuk mahkemesinde derneğin feshi konusunda dava açması için durumu Cumhuriyet savcılığına bildirir. Cumhuriyet savcısı mahkemeden derneğin faaliyetinin durdurulmasına karar verilmesini de isteyebilir." hükmü; aynı kanunun 87. maddesinde ise "Dernekler, aşağıdaki hâllerde kendiliğinden sona erer: 1. Amacın gerçekleşmesi, gerçekleşmesinin olanaksız hâle gelmesi veya sürenin sona ermesi, 2. İlk genel kurul toplantısının kanunda öngörülen sürede yapılmamış ve zorunlu organların oluşturulmamış olması, 3. Borç ödemede acze düşmüş olması, 4. Tüzük gereğince yönetim kurulunun oluşturulmasının olanaksız hâle gelmesi, 5. Olağan genel kurul toplantısının iki defa üst üste yapılamaması.” Her ilgili, sulh hâkiminden, derneğin kendiliğinden sonra erdiğinin tespitini isteyebilir." hükmüne yer verilmiştir. Somut olayda; davacı tarafından ......
Özetle dernek genel kurulunda dernek üyeleri tarafından seçilen derneğin yürütme ve temsil organı olan yönetim kurulu görevlerini kanuna ve dernek tüzüğüne uygun olarak yerine getirmek zorundadır. Türk Medeni Kanunu'nun derneklere dair hükümleri ile Dernekler Kanunu hükümleri birlikte değerlendirildiğinde; kanun koyucu, öncelikle genel kurulu olağan toplantıya çağırma görevini yönetim kuruluna verdiği, bu yükümlülüğü yerine getirmeyen veya toplantının yapılmasına rağmen sonuç bildirisini süresinde mülki idare amirliğine bildirmeyen dernek yönetim kurulu başkanına idari para cezası verilmesini öngörerek derneğin genel kurullarının kanun ve dernek tüzüğünde belirtilen zaman aralıklarında yapılmasını ve derneğin tüzel kişiliğinin devam etmesini öngörmüşken, yönetim kurulunun bu görevini yerine getirip dernek üyelerini usulüne uygun toplantıya çağırmasına rağmen üst üste iki genel kurul toplantısının yapılamamasını ise kendiliğinden sona erme sebebi kabul etmiştir....
Özetle dernek genel kurulunda dernek üyeleri tarafından seçilen derneğin yürütme ve temsil organı olan yönetim kurulu görevlerini kanuna ve dernek tüzüğüne uygun olarak yerine getirmek zorundadır. Türk Medeni Kanunu'nun derneklere dair hükümleri ile Dernekler Kanunu hükümleri birlikte değerlendirildiğinde; kanun koyucu, öncelikle genel kurulu olağan toplantıya çağırma görevini yönetim kuruluna verdiği, bu yükümlülüğü yerine getirmeyen veya toplantının yapılmasına rağmen sonuç bildirisini süresinde mülki idare amirliğine bildirmeyen dernek yönetim kurulu başkanına idari para cezası verilmesini öngörerek derneğin genel kurullarının kanun ve dernek tüzüğünde belirtilen zaman aralıklarında yapılmasını ve derneğin tüzel kişiliğinin devam etmesini öngörmüşken, yönetim kurulunun bu görevini yerine getirip dernek üyelerini usulüne uygun toplantıya çağırmasına rağmen üst üste iki genel kurul toplantısının yapılamamasını ise kendiliğinden sona erme sebebi kabul etmiştir....