Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık muris muvazaası ve mirasta denkleştirme sebebiyle terekeye iade isteğine ilişkin bulunduğuna ve davada zilyedliğe dayanılmadığına göre, Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 27.12.2013 tarih 38 sayılı Kararı ile hazırlanıp, Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 24.01.2014 tarih 1 nolu Kararı ile kabul edilen ve 29.01.2014 tarih 28897 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (1.) Hukuk Dairesi'ne ait olması icap eder....

    İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; murisin mirasçılarından mal kaçırmak gayesi ile hareket ettiğinin ortada olduğunu, murisin mal varlığını tek erkek evladına bıraktığını, taşınmazların değerinin oldukça yüksek olduğunu, tapu iptali ve tescil talebi kabul edilemez ise denkleştirme talepleri bulunduğunu, bu davaların zamanaşımı ve hakdüşürücü süreye tabi olmaksızın her zaman açılabileceğini, tapu iptali ve tescil talepleri kabul edilmez ise denkleştirme taleplerinin bulunduğunu, taraflarla ilgisi bulunamayan tanıkların beyanlarına itibar edilemeyeceğini, davalı tarafından davacıların dava açmamaları için oyalandığını, olayları iyi bilen tanıklarının vefat ettiğini Kuruçeşme'deki 4 katlı evin murisin parası ile yaptırıldığını, denkleştirme şartlarının oluştuğunu, davalının mursiten aldığı taşınmazları 1 yıl sonra üzerine aldığını bunun da davalarını ispatladığını vekalet ücretinin de hatalı hesaplandığını belirterek ilk derece mahkemesinin kararının...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ:TAPU İPTALİ VE TESCİL-TENKİS Taraflar arasında görülen tapu iptal ve tescil-tenkis davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ......

      Ancak Mahkemece; davacı tarafından tapu iptal ve tescil talebi yönünden verdiği red kararını “... halen iştirak halindeki mülkiyet müşterek mülkiyete çevrilmediğinden bu aşamada iptal tescil davası açmasında hukuki yararı olmadığı belirlenmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, mirasbırakanları ...’ın maliki olduğu ... ada ... parsel (imar ile ... ada ...) sayılı taşınmazını mirasçılarından mal kaçırmak amacıyla davalı oğluna satış göstererek devrettiğini, çok değerli olan taşınmazı davalının alım gücünün bulunmadığını, devrin muvazaa nedeniyle geçersiz olduğunu ileri sürerek, tapu kaydının iptali ile adlarına tescilini istemişler, cevaba cevap dilekçeleri ile miras payları oranında tescil istediklerini bildirmişlerdir. Davalı, temlikten 33 yıl sonra taşınmaz değerlenince dava açıldığını, murisin denkleştirme amacı ile taşınmazdaki payını devrettiğini, ayrıca miras payları oranında dava açmaları gerekir iken taşınmazın tamamının adlarına tescilini istemelerinin dayanaktan yoksun olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur....

          Tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu sahibinin oluşan gerçek zararı neyse, tazminatın miktarı da o kadar olmalıdır. Gerçek zarar; tapu kaydının iptali nedeniyle, tapu malikinin mal varlığında meydana gelen azalmadır. Tazminat miktarı, zarar verici eylem gerçekleşmemiş olsaydı, zarar görenin mal varlığı ne durumda olacak idiyse, aynı durumun tesis edilebileceği miktarda olmalıdır (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 05.03.2003 gün ve 2003/19-152 E. - 2003/125 K.; 29.09.2010 gün ve 2010/14-386 E. - 2010/427 K.; 15.12.2010 gün ve 2010/13-618 E. - 2010/668 K. sayılı kararı). Zarara uğrayan kişinin gerçek zararı ise, tazminat miktarının belirlenmesinde esas alınacak değerledirme tarihine göre belirlenecek olup, bu tarih ise zararın meydana geldiği tarihtir. 4721 sayılı TMK’nın 705/2. maddesi uyarınca tapu iptal ve tescil istekli davaların kesinleştiği tarih itibariyle mülkiyet hakkı sona ereceğinden bu tarih itibariyle tapusu iptal edilen gerçek ve tüzel kişilerin zararı oluşacaktır....

            Yukarıda açıklanan ve davanın konusunu teşkil eden taşınmazlarla ilgili olarak elinde tapu kaydı bulunan kişinin ilk malik veya el değiştirme nedeniyle sonraki malik olmasının veya iyi niyetin sonuca hiçbir bir etkisi yoktur. Zira özel mülk olmayacak devletin hüküm ve tasarrufu altında olan yerleri vatandaşın bilmesi gereğinin kabulü hususu tapu tesis edilirken veya mahkemece tescil kararı verilirken yasaları daha iyi bilmesi gereken devlet kurumlarının veya mahkemelerin bu durumu bilmeyerek hareket ettikleri açılan tapu iptal davalarında meşru ve kabul edilir bulmak yukarıda açıklanan devletin güvenirliği ve hukuk devleti ilkeleri ile bağdaşmaz....

              ve tescil istemine ilişkindir....

                Aile Mahkemesinde açılan tapu iptal ve tescil davasının mahkemece aralarında fiili ve hukuki bağlantı bulunması nedeniyle ... Aile Mahkemesinde devam eden boşanma davası ile birleştirilmesine karar verildiği,bu kararın davalılarca temyizi üzerine Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin 21.04.2008 tarihli ilamıyla “birleştirme kararlarının ancak hükümle birlikte temyiz edilebileceği” gerekçesiyle temyiz isteminin reddedildiği, ... Aile Hakimliğince verilen ek kararda ise;boşanma davasının tapu iptal ve tescil istemli davadan daha sonra 2007 yılında açıldığı, birleştirme kararı verilmeden önce mahkemeden görüş alınmadığı ve birleştirme şartlarının bulunmadığı gerekçesiyle birleştirme kararının kabul edilmeyerek dosyanın yargı yerinin belirlenmesi için Yargıtay’a gönderildiği anlaşılmaktadır....

                  Kişi adına tescil ettirdiğini, ve ilgili yerin kullanımının davacıda olduğunu, davacının saklı payının zedelenmesi gibi bir durumunun söz konusu olmadığını, davacıların ve tüm mirasçıların payını aldığını, davacının bu hususta daha önce de Aladağ Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2017/223 Esas ve 2019/34 K sayılı ilamı ile dava açtığını ve davayı kaybetmesi üzerine huzurdaki davayı açtığını" karşı iddia ederek açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama neticesinde; açılan davanın reddine karar verildiği, verilen kararın davanın taraflarına usulüne uygun olarak 13/11/02022 tarihinde tebliğ edildiği, davacı vekili tarafından yasal istinaf başvuru süresi içerisinde 25/11/2022 tarihinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesi ile istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmaktadır. Dava; Mirasta Denkleştirme İstemi talebine ilişkindir....

                  UYAP Entegrasyonu