Davalı hazine vekili istinaf dilekçesinde özetle, ilk derece mahkemesince verilen kararın hatalı olduğunu, taşınmaz bedelinin çok düşük gösterildiğini, emsal seçimlerinin tamamen hukuka aykırı yapıldığını belirterek istinaf sebebi olarak bildirmiştir. GEREKÇE: HMK'nın 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ile kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı gözetilerek ve HMK'nın 353. maddesi gereğince yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmaması nedeniyle duruşmasız olarak yapılan inceleme sonunda; Dava, 4650 s. Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine göre kamulaştırılmasına karar verilen taşınmazın bedelinin tespiti ve taşınmazın davacı kurum adına tapuya tescili istemine ilişkindir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: "Davanın KABULÜ ile ; 1- Erzurum ili Yakutiye ilçesi Habipefendi Mah. 689 ada 10 parsel sayılı taşınmazın tapusunun iptali ile davacı idare adına TESCİLİNE, 2- Anılan taşınmazın kamulaştırma bedelinin 22.596,00 TL olarak TESPİTİNE, belirlenen kamulaştırma bedelinin 6.140,00 TL'sinin derhal, kalan kısmının ise üçer aylık vadeli hesapta bekletilerek karar kesince davalı tarafa ödenmesi için ilgili bankaya müzekkere yazılmasına, 3- Kamulaştırma bedeli olan 22.596,00 TL ye 26/04/2016 tarihinden karar tarihine kadar yasal faiz işletilerek, davacıdan alınıp davalıya verilmesine, 4- Muhakeme masraflarının davacı uhdesinde bırakılmasına, 5- Alınması gerekli 54,40 TL harçtan peşin alınan 27,70 TL'nın mahsubu ile eksik kalan 26,70 TL'nın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına, 6- HMK 333....
Davalı hazine vekili istinaf dilekçesinde özetle, ilk derece mahkemesince verilen kararın hatalı olduğunu, taşınmaz bedelinin çok düşük gösterildiğini, emsal seçimlerinin tamamen hukuka aykırı yapıldığını belirterek istinaf sebebi olarak bildirmiştir. GEREKÇE: HMK'nın 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ile kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı gözetilerek ve HMK'nın 353. maddesi gereğince yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmaması nedeniyle duruşmasız olarak yapılan inceleme sonunda; Dava, 4650 s. Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine göre kamulaştırılmasına karar verilen taşınmazın bedelinin tespiti ve taşınmazın davacı kurum adına tapuya tescili istemine ilişkindir....
verildiği anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili asıl ve birleşen davalarda, müvekkilinin davalı şirkette 10.556 payla ortak olduğunu, 2008 ve 2009 faaliyet yıllarına ilişkin 04.05.2009, 03.05.2010 ve 02.05.2011 tarihli genel kurullar için müvekkiline çağrı yapılmadığını, hazirun cetvellerinde müvekkilinin ortak olarak yer almadığını, oysa bir devir olgusunun bulunmadığını, genel kurulların yapılabilmesi için tüm ortakların toplantıya katılmış olması gerektiğini, bu toplantılarda yönetim kurulu ve denetçi seçimine ilişkin kararların yok hükmünde bulunduğunu, dolayısıyla şirketin organsız kaldığını ileri sürerek müvekkilinin davalı şirkette 10.556 payı olduğunun tespiti ile hükmün pay defterine yazılmasını, 04.05.2009, 03.05.2010 ve 02.05.2011 tarihli toplantıların yok hükmünde olduğunun saptanmasını, organ seçimlerinin...
maddesinde; 6360 sayılı Kanunun 2/40 maddesinin "İlk mahalli idareler genel seçiminde yürürlüğe gireceği" düzenlenmiş olup, 6360 sayılı Kanun'un 36/1. maddesinde ise Kanunun yürürlük tarihi ilk mahalli idareler seçimlerinin yapıldığı tarih (30.03.2014) olarak belirlenmiştir. Taşınmazın aynından doğan davalarda yetki başlıklı 6100 sayılı HMK'nın 12. maddesinin birinci fıkrasında "Taşınmaz üzerindeki ayni hakka ilişkin veya ayni hak sahipliğinde değişikliğe yol açabilecek davalar ile taşınmazın zilyetliğine yahut alıkoyma hakkına ilişkin davalarda, taşınmazın bulunduğu yer mahkemesi kesin yetkilidir" hükmüne yer verilmiştir. Mahkemenin yargı yetkisi HMK'nın 12. maddesine göre idari sınır esas alınarak belirlenir; davaya, taşınmazın idari sınırları içerisinde bulunduğu ilçe veya il adli yargı yerinde bakılması gerekir. Bu kural, kamu düzeni ile ilgili olup mahkemece re'sen gözetilir....
Dava tarihi olan 11.07.2002 tarihi tibariyle dava konusu taşınmazın, “... ili, ... ilçesi, ... köyünde” bulunmakta olup, yargılama sırasında yürürlüğe giren 6360 sayılı Kanunun 2/40. maddesi uyarınca ... ilçesi'ne bağlanmış, aynı Kanunun 36/1. maddesi uyarınca da yürürlük tarihi olarak da ilk mahalli idareler seçimlerinin yapıldığı tarihi belirlenmiştir. Taşınmazın aynından doğan davalarda yetki başlıklı 6100 sayılı HMK'nın 12. maddesinin birinci fıkrasında "Taşınmaz üzerindeki ayni hakka ilişkin veya ayni hak sahipliğinde değişikliğe yol açabilecek davalar ile taşınmazın zilyetliğine yahut alıkoyma hakkına ilişkin davalarda, taşınmazın bulunduğu yer mahkemesi kesin yetkilidir." hükmüne yer verilmiştir. Mahkemenin yargı yetkisi HMK'nın 12. maddesine göre idari sınır esas alınarak belirlenir, davaya taşınmazın idari sınırları içerisinde bulunduğu ilçe veya il adli yargı yerinde bakılması gerekir. Bu kural kamu düzeni ile ilgili olup mahkemece re'sen gözetilir....
maddesinde; 6360 sayılı Kanunun 2/40 maddesinin "İlk mahalli idareler genel seçiminde yürürlüğe gireceği" düzenlenmiş olup, 6360 sayılı Kanunun 36/1. maddesinde ise Kanunun yürürlük tarihi ilk mahalli idareler seçimlerinin yapıldığı tarih (30.03.2014) olarak belirlenmiştir. Taşınmazın aynından doğan davalarda yetki başlıklı 6100 sayılı HMK'nın 12. maddesinin birinci fıkrasında "Taşınmaz üzerindeki aynî hakka ilişkin veya ayni hak sahipliğinde değişikliğe yol açabilecek davalar ile taşınmazın zilyetliğine yahut alıkoyma hakkına ilişkin davalarda, taşınmazın bulunduğu yer mahkemesi kesin yetkilidir" hükmüne yer verilmiştir. Mahkemenin yargı yetkisi HMK'nın 12. maddesine göre idari sınır esas alınarak belirlenir, davaya taşınmazın idari sınırları içerisinde bulunduğu ilçe veya il adli yargı yerinde bakılması gerekir. Bu kural kamu düzeni ile ilgili olup mahkemece re'sen gözetilir....
Kurulun Olağanüstü Toplantıya Çağrılması İstemli) DAVA TARİHİ : 12/07/2023 KARAR TARİHİ : 13/07/2023 KARAR YAZIM TARİHİ : 13/07/2023 Mahkememizde görülmekte olan Kooperatif (Genel Kurulun Olağanüstü Toplantıya Çağrılması İstemli) dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili talep dilekçesinde özetle; müvekkilinin, davalı kooperatifin ortağı olduğunu, yönetim kurulu üyeliğinden diğer iki üye ile birlikte noter kanalı ile 02/07/2014 tarihli istifaname ile istifa ettiklerini, bu hususun 01/09/2014 tarihinde tescil edildiğini, bu durum nedeni ile o tarihten beri kooperatifte herhangi bir faaliyet olmadığını, kooperatifin idaresi, gerekirse fesih ve tasfiyesi ya da aidat toplanması gibi gerekli işlemlerin yapılamadığını, davalı kooperatifin genel kurul çağrısı yapabilecek organı bulunmadığını belirterek 6102 sayılı TTK'nın 410. maddesi hükmü gereği genel kurul çağrısı yapacak kooperatif organı kalmaması sebebiyle kooperatif ortağı müvekkilinin organ seçimlerinin...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi SUÇ : İhmali davranışla görevi kötüye kullanma HÜKÜM : Mahkumiyet Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: ....Ticaret Odası ve Ziraat Odası meclis üyelerinin iştiraki ile ....Belediye Meclisince 05/05/2009 tarihinde yapılan ....Çiftçi Mallarını Koruma Meclisi ve Murakabe Heyeti seçimlerinin .... İdare Mahkemesine açılan dava sonucu mahkemece 27/10/2010 tarih ve 2009/598 Esas, 2010/1213 sayılı Karar ile iptal edildiği, kararın ....Belediye Başkanlığınca 03/02/2011 tarihinde temyiz edildiği, ....Kaymakamlığının 06/04/2011 tarih ve 626 sayılı ile 25/04/2011 tarih ve 708 sayılı yazıları ile .......
Adliyesi yargı sınırları dahilinde olduğu anlaşılmış, 6360 sayılı Kanunun yürürlük maddesi olan 36. maddesinde; 6360 sayılı Kanunun 2/40 maddesinin "İlk mahalli idareler genel seçiminde yürürlüğe gireceği" düzenlenmiş olup, 6360 sayılı Kanunun 36/1. maddesinde ise Kanunun yürürlük tarihi ilk mahalli idareler seçimlerinin yapıldığı tarih (30.03.2014) olarak belirlenmiştir. Taşınmazın aynından doğan davalarda yetki başlıklı 6100 sayılı HMK'nın 12. maddesinin birinci fıkrasında "Taşınmaz üzerindeki ayni hakka ilişkin veya ayni hak sahipliğinde değişikliğe yol açabilecek davalar ile taşınmazın zilyetliğine yahut alıkoyma hakkına ilişkin davalarda, taşınmazın bulunduğu yer mahkemesi kesin yetkilidir" hükmüne yer verilmiştir. Mahkemenin yargı yetkisi HMK'nın 12. maddesine göre idari sınır esas alınarak belirlenir; davaya taşınmazın idari sınırları içerisinde bulunduğu ilçe veya il adli yargı yerinde bakılması gerekir. Bu kural, kamu düzeni ile ilgili olup mahkemece re'sen gözetilir....