Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ancak, yargılama sırasında tasfiye işlemlerinin tamamlanıp dava dışı şirket terkin edildiğine göre tasfiye memurunun azli talebi konusuz kaldığından, bu nedenle tasfiye memurunun azline ilişkin karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken terkin edilen şirkete yeniden tasfiye memurunun atanması doğru görülmemiş, kararın davalı yararına bozulmasını gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz isteminin REDDİNE, (...) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz isteminin kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA, ödedikleri peşin temyiz harcının istekleri halinde temyiz edenlere iadesine, 05.03.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    Davacı davalı olarak şirket tüzel kişiliğini göstermiştir.------Sayılı ilamında "------ tasfiye memurunun azli davasının ise tasfiye memuruna karşı açılması gerekli ve yeterli olup ayrıca tasfiye halinde bulunan şirkete de husumet yöneltilmesine gerek bulunmamaktadır. O halde davacı tarafından tasfiye memurunun azli istemiyle açılan işbu davada davalı şirkete husumet yöneltilmesi doğru olmadığından davalı şirket vekilinin istinaf başvurusunun kamu düzenine aykırılık gözetilerek HMK'nın 355. Maddesi gereği bu yönden kabulü ile davalı tasfiye halindeki ------- pasif husumet yokluğundan davanın reddine karar verilmesi gerekmiştir..." belirtmiştir....

      Davacı vekilinin davalı şirket hakkında kurulan hükme yönelik istinaf itirazlarına gelindiğinde, davacı işbu davada tasfiye halindeki davalı şirketin tasfiye memurunun azli ile şirkete yeni bir tasfiye memuru atanmasını talep etmiştir. Şirketin tasfiye memuru atanmasına yönelik genel kurul kararında tasfiye memurunun Cezayir Demokratik Halk Cumhuriyeti'nde oturduğu açıkça belirtilmiştir....

      İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalı şirketin genel kurul kararıyla tasfiye kararı aldığını, atanan tasfiye memurunun atandığı tarih itibarıyla TTK'nun 536/4. maddesinde belirtilen koşulları taşımadığı, davadaki taleplerinin tasfiye memurunun azli, yeni tasfiye memuru atanması, yeni tasfiye memuru atanıncaya kadar tasfiye işlemlerinin tedbiren durdurulmasına yönelik olduğunu, mahkemenin ise diğer taleplerine ilişkin değerlendirme yapmadan sadece mevcut tasfiye memurunun azli istenmiş gibi hüküm kurarak gerekçe oluşturduğunu, her iki davalı yönünden de davada menfaati bulunduğunu, davalı şirketin de davada hasım gösterilmesi gerektiğini, davalı şirket vekilinin yetkilerinin şirketin tasfiye halinde olması karşısında sona erdiğini, şirketin tasfiyeye girmesi halinde şirket temsicileri tarafından vekile verilen vekaletnamenin sona ereceğini, şirket yetkilisi ve tasfiye memurunun aynı kişi olmadığını, davalı şirket adına kanunen geçerli bir vekaletname sunulmadığını...

        Tasfiye memurunun azli, ortaklar ile tasfiye memuru arasındaki uyuşmazlıklara ilişkin olmadığından tasfiye memurunun azli talebine ilişkin bulunan davada verilen kararın temyizi kabil bulunup, bu talebe ilişkin temyiz isteminin reddi kararının bozularak kaldırılmasına karar verilerek, tasfiye memurunun azli talebine yönelik davada verilen kararın temyiz incelemesine geçilmiştir. 3- Tasfiye memurunun azli talebine yönelik davada verilen kararın temyiz incelemesine gelince; dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir....

          Sayılı dosyada ihalenin feshi davası açtığını, icra hukuk mahkemesince 19.10.2023 tarihli ara karar ile davalı şirkete davada yapılan işlemlere dair beyanda bulunmak üzere süre verildiğini, henüz bu ara kararın şirkete tebliğ edilmediğini, tasfiye memurunun muhtemelen ilgilenmeyeceğini, tasfiye memurunun azli istemi ile --------- E. Sayılı dosyasında dava açtıklarını, tasfiye memurunun o davada da cevap vermediğini, netice itibarı ile şirkete kayyım atanmasını talep ettiklerini, ------- E., --------- 2023/556 Esas ve -------- E....

            Maddesi gereği tasfiye memurunun haklı nedenle azli ile tasfiye memuru atanması istemiyle açılan davada, tasfiye memuru olan ...'nun azlinin istenmesi nedeniyle tasfiye memuru ve şirketin hukuku doğrudan etkileneceğinden husumet itirazının kabul edilmediği, davacı taraf, davalı tasfiye memurunun tedbiren işten el çektirilmesini ve yerine yargılama süresince kayyım atanmasını talep etmiş ise de, davalı limited şirketin tasfiyeye girmesi, mevcut tasfiye memurunun olması, davalı şirketin gerekli organlardan yoksun kalmaması ve davacı tarafça ileri sürülen iddiaların kayyım atanmasını gerektirecek nitelikte olmadığı anlaşılmakla, 6100 Sayılı HMK'nın 389/1. ve Türk Medeni Kanunu'nun 427. maddesi koşulları oluşmadığından tedbir talebinin kabul edilmediği, somut olayda; ticaret sicil kayıtları, mahkemenin 2021/880 esas-2022/151 karar sayılı kesinleşmiş kararı ve tüm dosya kapsamına göre, davalı tasfiye memuru ... tarafından tasfiye halindeki davalı ......

              ın, davacının da ortağı olduğu davalı şirkete ortaklar kurulu kararıyla tasfiye memuru olarak atandığını, ancak görevini kötüye kullanarak davacının haklarını zarara uğratacak şekilde taraflı davrandığını, ayrıca tasfiye memuru ile diğer davalı ortak ...'ın baba-kız olduklarını, bu akrabalık sebebiyle tasfiye memurunun tarafsız olamadığını, tasfiye memurunun, babası lehine ve davacıya zarar verecek şekilde işlemler yaptığını, diğer davalı ...'ın tasfiye sürecinden hemen önce ortaklığa ait tüm mal stokunu, sahibi olduğu diğer iki şirkete davacının bilgisi dışında aktardığını, şirketin içini boşalttığını ve mali kayıtları şirketin zararda olduğu şeklinde düzenlediğini, bu durumda davacının bilgisi dışında kendi şirketlerine kaçırılan malların ortaklara iadesi gerektiğini, öncelikle tasfiye memuru ...'ın görevden azli ile yeni bir tasfiye memuru atanmasına, davalı ...'...

                DAVA : Davalı Şirketin Tasfiye Memurunun Azli DAVA TARİHİ : 14/03/2019 KARAR TARİHİ : 02/03/2022 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 02/03/2022 Taraflar arasındaki davalı şirketin tasfiye memurunun haklı nedenle azli ve davalı şirkete yeni tasfiye memurunun atanması istemine ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükme karşı davalı vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....

                  ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 11/03/2020 NUMARASI : 2019/118 ESAS 2020/172 KARAR DAVA KONUSU : Davalı Şirketin Tasfiye Memurunun Azli KARAR : Taraflar arasındaki davalı şirketin tasfiye memurunun haklı nedenle azli ve davalı şirkete yeni tasfiye memurunun atanması istemine ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükme karşı davalı vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....

                  UYAP Entegrasyonu