Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ın kullanımında olduğu şerhi verilerek arsa niteliği ile Hazine adına tespit edilmiştir. Davacılar ..., ..., ..., ... adlarına zilyetlik şerhi verilen taşınmazların miktarının eksik tespit edildiği, davacı ... ise fazla tespit edildiği iddiasıyla Hazine ve ...'ı hasım göstererek ayrı ayrı dava açmışlardır. Mahkemece dava dosyaları birleştirilerek yapılan yargılama sonunda davanın kabulü ile davacıların talepleri doğrultusunda dava konusu taşınmazların miktarlarının belirlenerek zilyetleri lehine beyanlar hanesine zilyetlik şerhi verilmesine, dava konusu taşınmazların Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, Hazine tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 3402 sayılı Yasaya 5831 sayılı Yasa'nın 8. maddesi ile eklenen Ek 4. maddesine göre yapılan kullanım kadastrosuna itiraza ilişkindir....

    ye ve varsa lehine kullanıcı şerhi bulunan kişilere karşı açılması zorunlu olup; davacının, iddiasını ... ve varsa kullanıcı şerhi sahibine karşı kanıtlaması zorunludur. Özen gösterilmediğinde hak sahipliğinde değişiklik sonucunu doğuracak nitelikteki ve tarafları arasında uyuşmazlık bulunan bu tür davaların, 6100 sayılı HMK'nın 382. maddesi anlamında çekişmesiz yargı işi olduğundan söz edilemez. Bu nedenle, söz konusu davalarda görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesidir. Ancak davanın, beyanlar hanesinde lehine zilyetlik şerhi verilmiş olan kişide değişiklik yapılmadan sadece nüfus bilgilerindeki hataların düzeltilmesi istemi ile açılmış olması halinde, artık, taraflar arasında gerçek anlamda bir uyuşmazlığın varlığından söz edilemeyeceği ve ... de kayıt maliki olan ilgili sıfatıyla davada taraf olacağı için, bu tür davalar çekişmesiz yargı işi sayılırlar ve görevli mahkeme, 6100 sayılı HMK'nın 382/2-ç fıkrası uyarınca Sulh Hukuk Mahkemesidir....

      Taraf teşkili dava şartı olup, kullanım kadastrosuna itiraz davalarında, davanın taşınmazın maliki olan Hazine ile birlikte lehine kullanıcı şerhi verilen kişilere birlikte yöneltilmesi zorunlu olduğu halde Mahkemece çekişmeli 13284 ada 10 parselde hükmen şerh sahibi olan... davaya dahil edilmesi gerektiği düşünülmemiştir. Hal böyle olunca; davacıya davasını çekişmeli parselde mahkeme kararı ile lehine kullanıcı şerhi verilen ... yaygınlaştırma olanağı tanınmalı, adı geçene dava dilekçesi usulüne uygun şekilde tebliğ edilmeli, yöntemine uygun şekilde taraf teşkili sağlandıktan sonra tarafların bildirdikleri deliller toplanıp usulünce değerlendirilip sonucuna göre bir karar verilmelidir....

        GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı ile davalı T3'nin 1981 yılında evlendiklerini, Başmakçı ilçesi, Barbaros Mahallesi 138 ada 9 parsel sayılı taşınmazı 1986 yılında aldıklarını, ayrıldıkları bir dönem taşınmaz üzerine aile konutu şerhi koyulduğunu ancak barıştıklarında davalının şerhi kaldırmasını istediğini, bunun üzerine davacının şerhi kaldırdığını, ancak davalının davacının haberi olmaksızın 4 ay öncesinde tanıştığı T4 adlı kişiye karşılığında herhangi bir şey almadan taşınmazı devrettiğini, davacının bu durumu tesadüfen öğrendiğini, TMK'nın 194.maddesi uyarınca aile konutu olan taşınmaza dair tapunun iptali ile yeniden tescili ve davacı adına aile konutu şerhi konulmasını talep etmiştir....

        Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 13.12.2016 tarih 2015/65-2016/258 Esas, Karar sayılı ilamı ile de dava konusu taşınmazın bir bölümünün ...’ün kullanımında bulunduğuna dair şerh verilmesine karar verildiği ve verilen kararların kesinleşerek tapu kaydına işlendiği anlaşılmakta olup, söz konusu mahkeme kararlarıyla kullanıcı şerhi verilen bölümlerin dava konusu bölümlerle çakışıp çakışmadığının belirlenmesi ve çakışan bölümlerde lehine kullanıcı şerhi verilen kişilerin davaya dahil edilmeleri gerekmektedir. Taraf teşkilinin sağlanması dava şartlarından olup, mahkemece yargılamanın her aşamasında re'sen göz önünde bulundurulmalıdır. Bu koşul yerine getirilmeden davanın esasına ilişkin hüküm kurulması hukuken mümkün bulunmamaktadır....

          SULH HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 03/02/2023 NUMARASI : 2023/208 ESAS 2023/327 KARAR DAVA KONUSU : Arabuluculukta İcra Edilebilirlik Şerhi KARAR : Afyonkarahisar 2....

          Bu madde hükmü ile aile konutu şerhi "konulmuş olmasa da' eşlerin birlikte yaşadıkları aile konutu üzerindeki fiil ehliyetleri sınırlandırılmıştır. Sınırlandırma aile konutu şerhi konulduğu için değil, zaten var olduğu için getirilmiştir. Bu sebeple tapuya aile konutu şerhi verilmese bile o konut aile konutu özelliğini taşır. Anılan madde hükmü ile getirilen sınırlandırma, "emredici" niteliktedir. Türk Medeni Kanununun 194. maddesi yetkili eşin izni için bir geçerlilik şekli öngörmemiştir. Bu nedenle söz konusu izin bir şekle tabi olmadan, sözlü olarak dahi verilebilir. Ancak maddenin ifadesinden de anlaşılacağı üzere, iznin "açık" olması gerekir....

            un fiili kullanımında bulunduğu şerhi yazılarak tarla vasfıyla Hazine adına tespit edilmiştir. Davacı ...mirasçıları, dava konusu taşınmazların kök muris ...'tan kaldığı ve tüm mirasçılarının hissesi bulunduğu iddiasına dayanarak tüm mirasçılar adına zilyetlik şerhi verilmesi talebiyle dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın zilyetliğin tespiti davası olduğu belirtilerek Sulh Hukuk Mahkemesine görevsizlik kararı verilmiş; hüküm, Hazine tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece; davacının davasının zilyetliğin tespiti davası olduğu kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de; varılan sonuç dosya kapsamına uygun değildir. Davacı dava dilekçesinde dava konusu taşınmazda 3402 sayılı yasanın ek-4 maddesi gereğince güncelleme çalışmaları yapıldığını belirtip dava konusu taşınmazın kök muris ...'tan intikal ettiğini; ancak yalnızca mirasçısı ... mirasçı lehine zilyetlik şerhi verildiği belirtilip kendisi lehine de zilyetlik şerhi verilmesi talebi ile dava açmıştır....

              dan gelen miras payı bulunduğunu ileri sürerek taşınmazın tapu kaydındaki zilyetlik şerhinin iptali ile miras payı oranında adına zilyetlik şerhi verilmesi istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulü ile çekişme konusu 498 ada 14 sayılı parselin beyanlar hanesinde geçen zilyetlik şerhinin iptali ile beyanlar hanesine “zilyetliği Kerim evlatları A.. A.., Kasım mirasçıları, Mevlüt mirasçıları ve E.. D..'e aittir” şerhi verilmesine karar verilmiş; hüküm, İsa oğlu A.. A.. tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ise de; verilen hüküm usul ve yasaya uygun değildir. Dava konusu taşınmaz, kadastro tespiti sırasında 6831 sayılı Kanunu'nun 2/B maddesi gereğince Hazine adına tespit edilerek, beyanlar hanesine taşınmazın “Kerim evlatları Asım, Mustafa, Ali ve Mevlüt ile İsa evladı A.. A..'nın kullanımında olduğu şerhi verilmiştir. Davacı E.. D..'...

                Davacılar vekilinin süresinde teminat yatırmaması üzerine bu defa tedbirlerin kalktığı yönünde karar verilmiş davacılar vekilinin bu defa davalıdır şerhi konulması yönünde talebi üzerine istinafa konu ara karar verilmiştir. Mahkemece çeşitli tarihlerde birden fazla ihtiyati tedbir ve davalıdır şerhi konulması talepleri ve itirazlar üzerine ara kararlar ve tashih şerhleri verilmiş ise de anılan kararların usul ve yasaya uygun olmadığı anlaşılmaktadır....

                UYAP Entegrasyonu