Mahkemece; asıl davanın kısmen kabulü ile, davacı lehine hükmedilen aylık 100 TL iştirak nafakasının 50 TL artırılarak toplam aylık 150 TL yardım nafakası olarak devamına, her yıl Ocak ayında yayınlanan ÜFE oranında artırılmasına; birleşen dosya yönünden ise davanın kısmen kabulü ile, davacı lehine hükmedilen aylık 100 TL iştirak nafakasının her yıl Ocak ayında yayınlanan ÜFE oranında arttırılmasına karar verilmiş, hüküm süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacılar vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir. ./.. -2- Taraflar arasındaki uyuşmazlık; asıl davada yardım nafakası; birleşen davada ise iştirak nafakası artırım istemine ilişkindir. HMK'nun 166.maddesine göre, ayrı ayrı açılmış davaların aralarında bağlantı bulunmaları koşulu ile birleştirilerek bakılabilmeleri mümkündür....
Boşanma sırasında takdir edilen ve davacı tarafça kaldırılması talep edilen yoksulluk nafakası tutarının yıllık toplamının (200x12=2.400 TL) HMK'nun 341/2. maddesinde belirtilen parasal sınırın altında ve kesin nitelikte olduğu, yine davacı tarafça kaldırılması talep edilen yardım nafakası tutarının yıllık toplamının da (200x12=2.400 TL) karar tarihi itibariyle HMK'nun 341/2. maddesinde belirtilen parasal sınırın altında ve kesin nitelikte olduğu, mevcut durumda bu hükümler yönünden davacının verilen kesin nitelikteki bir karara karşı istinaf yoluna başvurduğu anlaşıldığından davalılar Melissa ve Nezahat aleyhine açılan yoksulluk ve yardım nafakasının kaldırılması talepli davalarda verilen kararlara ilişkin HMK'nun 341/2.maddesi gereğince davalının istinaf dilekçesinin miktar itibariyle reddine karar verilmesi gerekmiş, davacı tarafça müşterek çocuk İshak Melih aleyhine açılmış bir dava bulunmadığı halde ortada İshak Melih Pelen aleyhine usulüne uygun açılmış bir dava varmış gibi hüküm...
Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile; 150,00 TL yoksulluk nafakasının 400,00 TL'ye çıkarılmasına, her ay 400,00 TL yoksulluk nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm süresi içerisinde davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı tarafın sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2- Davanın yardım nafakasına ilişkin olduğu ve davacının reşit olmakla daha önce lehine hükmedilen iştirak nafakasının kendiliğinden kalktığı anlaşılmakla, hükümde 400,00 TL yardım nafakasına hükmedilmesi gerekirken, yoksulluk nafakası olarak nitelendirme yapılması ve halen mevcut bulunmayan daha önce hükmedilen 150,00 TL iştirak nafakası üzerinden artırım şeklinde nafakaya karar verilmesi bozmayı gerektirir....
Davalı cevap dilekçesinde özetle; ekonomik krizde olduğunu, borç ve kredi ödediğini, maaşından eline çok az bir kısmının kaldığını, davanın yardım nafakası davası niteliğinde olup yanlış açıldığını, kızı olan davacının iştirak nafakasının arttırımını isteyemeyeceğini belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Davalı süresinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; hükmedilen nafakanın 24.02.2022 tarihinde başlatılması ve davacı vekilinin vekalet ücreti olan 5.100,00 TL'nin tarafından alınmaması yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur. GEREKÇE : Dava; yardım nafakası istemine ilişkindir. Çocuk ergin olduğu halde eğitimi devam ediyorsa, ana ve baba durum ve koşullara göre kendilerinden beklenebilecek ölçüde olmak üzere, eğitimi sona erinceye kadar çocuğa bakmakla yükümlüdürler (TMK m.328/2). Herkes, yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan üstsoyu ve altsoyu ile kardeşlerine nafaka vermekle yükümlüdür (TMK m.364/1)....
Davalı süresinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; hükmedilen nafakanın 24.02.2022 tarihinde başlatılması ve davacı vekilinin vekalet ücreti olan 5.100,00 TL'nin tarafından alınmaması yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur. GEREKÇE : Dava; yardım nafakası istemine ilişkindir. Çocuk ergin olduğu halde eğitimi devam ediyorsa, ana ve baba durum ve koşullara göre kendilerinden beklenebilecek ölçüde olmak üzere, eğitimi sona erinceye kadar çocuğa bakmakla yükümlüdürler (TMK m.328/2). Herkes, yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan üstsoyu ve altsoyu ile kardeşlerine nafaka vermekle yükümlüdür (TMK m.364/1)....
Somut olayda; davacı T1 hükmedilen yardım nafakasının miktarı aylık 450,00 TL, yıllık ise 5.400,00 TL, davacı Fatma için hükmedilen tedbir nafakasının miktarı aylık 450,00 TL, yıllık ise 5.400,00 TL olup nafakaların miktarı karar tarihi itibariyle Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341. maddesi uyarınca kesin niteliktedir. Bu sebeple, 1.6.1990 gün ve 1989/3 esas, 1990/4 karar sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurul Kararı kıyasen uygulanmakla, Hukuk Muhakemeleri Kanununun 346 ve 352. maddeleri gereğince davalı erkek vekilinin istinaf dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yardım nafakası davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili, üniversite öğrencisi olan, müvekkiline boşanma davası ile verilen iştirak nafakasının reşit olunca sona erdiğini, müvekkilinin İstanbul' da yurtta kalacağını belirterek, öğrenim ve diğer ihtiyaçları için aylık 750 TL yardım nafakası verilmesini talep etmiştir. Davalı; davacının tam burslu olarak üniversiteyi kazandığını, geçim sıkıntısı çektiğini, kredi ödediğini savunarak, davanın reddini istemiştir....
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan sebeplerle; 1- Davalı erkeğin aleyhine hükmolunan yoksulluk nafakasının kaldırılmasına yönelik talebi yönünden Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 341, 346 ve 352. maddesi uyarınca davalı erkeğin İSTİNAF DİLEKÇESİNİN REDDİNE, 2- Davalı erkeğin aleyhine hükmolunan yardım nafakasının kaldırılmasına yönelik istinaf başvurusunun HMK.nun 353/1- b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2- Davalı erkek tarafından yardım nafakası davası yönünden yatırılan 80,70- TL istinaf karar harcının, alınması gerekli 109,25- TL harçtan mahsubu ile bakiye 28,55- TL nin davalı erkekten alınarak Hazineye irat kaydına, 3- Davalı erkek tarafından yatırılan 220,70- TL istinaf yoluna başvuru harcının Hazineye irat kaydına, 4- Davalı erkek tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, Dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonunda kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen tedbir nafakasının artırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Taraflar evli olup, davacı kadın tarafından istenilen nafakanın tedbir nafakası olduğundan, mahkemece davacı için yardım ve çocuk için iştirak nafakası olarak nitelendirilmesi doğru değilse de; sonuca etkili görülmediğinden, dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 2.20 TL bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, 6100 sayılı HMK'nun...