Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir. 1- Dava, rekabet yasağı sözleşmesinin ihlali sebebiyle doğan cezai şart alacağının tahsili istemine ilişkindir....

    İşçinin her ne isim veya ünvan altında olursa olsun işveren ile aynı ve benzer iştgal alanları içince ve İstanbul İzmir Ankara Bursa Kocaeli illerinde başka bir işveren yanında çalışması ortak olması danışmanlık yapması veya kendi nam ve hesabına iş ve işlem yapmasın rekabet yasağı kapsamında yasaklanmış olup iş bu maddenin ihlali halinde işçinin son brüt ücreti esas alınmak sureti ile 14 aylık ücreti tutarında cezai şartı işverene ödemek zorundadır.'' hükmünün düzenlendiği, davacının davalı tarafça iş sözleşmesi devam ederken rakip şirketlerle çalıştığı iddiası ile iş bu sözleşmede yazılı olan cezai şartın ödenmesi talep edilmiştir. İDM'ce ''6098 Sayılı Borçlar Kanununun 420/1. Maddesi ve İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 12. H.D. 2018/361 Esas 2018/1486 Kararı uyarınca; hizmet sözleşmelerinde sadece işçi aleyhine konulan cezai koşul geçersizdir....

    Uyuşmazlık konusu, "davacı ve davalı arasında geçerli bir rekabet yasağı sözleşmesi bulunup bulunmadığı, davalının rekabet yasağı sözleşmesine aykırı davranıp davranmadığı, aykırı davranmış alması halinde davacının maddi zarara uğrayıp uğramadığı ve cezai şart olacağına hak kazanıp kazanmadığı bulunması halinde maddi zarar miktarının ve cezai şart alacağının ne kadar olduğuna ilişkindir. ----- davalının çalıştığı iş yerlerini gösterir hizmet dökümü istenilmiş, dosyaya sunulan işe giriş ve işten ayrılış bildirgelerine göre, davalının---- tarihinde davacı şirkette göreve başladığı ve ----- tarihinde de kendi isteğiyle işten ayrıldığı görülmüştür. Yargılama aşamasında tarafların bildikleri tanıklar dinlenilmiştir....

      Noterliğinden ... yevmiye numaralı ihtarname keşide edildiğini ve davalı ...'ya imzasını havi "Rekabet Yasağı ve Ticari Sır Saklama Taahhütnamesi"ni ihlal teşkil eden iş faaliyetine ihtarnamenin tebliğinden itibaren yedi gün içerisinde son vermesinin ihtar edildiğini, aksi takdirde ödemesi gereken cezai şart bedeli ve taahhütnamenin ilgili hükümleri hatırlatıldığını, ancak davalının ... 43....

        Davalı ... vekili ise cezai şart hükmünün geçersiz olduğunu, ayrıca davacı ...’ın rekabet yasağı hükmü ile elde edeceği bir yarar bulunmadığını, ortağı olduğu şirketin borca batık olup acz içinde olduğunu, bayilik ve distribütörlük sözleşmeleri iptal edildiği için rekabet yasağı öngörülen alanda satışı söz konusu olmayıp müvekkilinin davranışından kaynaklanan bir zararının söz konusu olmadığını savunmuştur....

          belirlenmiş olup, 445. maddesine göre; rekabet yasağı, işçinin ekonomik geleceğini hakkaniyete aykırı olarak tehlikeye düşürecek biçimde yer, zaman ve işlerin türü bakımından uygun olmayan sınırlamalar içeremez ve rekabet yasağı süresinin, özel durum ve koşullar dışında iki yılı aşmaması gerekir....

            Rekabet yasağının ihlali halinde işveren, iş sözleşmesine aykırı davranıştan ötürü sözleşmeyi haklı nedenle feshedebileceği gibi, varsa zararının tazminini de isteyebilecektir. Türk Borçlar Kanunu'nun rekabet yasağının sona ermesini düzenleyen 447.maddesinde iş sözleşmesinin işveren tarafından haksız olarak ya da işçi tarafından haklı nedenle feshedilmiş olması halinde rekabet yasağının sona ereceği düzenlenmiş olup, haklı fesih müessesesinin iş hukuku ilkeleri çerçevesinde ticaret mahkemesince değerlendirilmesinin güçlüğü ortadadır. Uyuşmazlığın kaynağı iş sözleşmesi olduğundan Türk Borçlar Kanununun 444 ve devamı maddelerine dayalı olarak İş Kanunu kapsamında işçi sayılan kişinin, rekabet yasağı sözleşmesinin ihlali nedeniyle açılan cezai şartın tahsiline ilişkin davalarda iş mahkemeleri görevlidir....

              un sebep olduğunu, İş Kanunu madde 23 gereğince, cezai şart taleplerinin müteselsilen sorumlu olan davalılar ve ...’dan tahsilini, davalıların haksız rekabet eylemleri nedeniyle müvekkili şirketin menfaatleri zarar gördüğünden; davalıların haksız rekabet eylemlerde bulunmalarının men’ine, müvekkili şirketin uğradığı zarar ve zıyanın tazminini için şimdilik 100.000-TL maddi tazminatın, avans faizi ile birlikte, müvekkili şirkete müteselsilen sorumlu olan davalılardan tahsiline, TBK. madde 58 gereğince 50.000-TL manevi tazminatın davalılardan müteselsilen tahsili ile ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir. TEFRİK: Davanın ilk açıldığı esas olan 2017/972 esas sayılı dosyanın 14.9.2021 tarihli oturumunda dava dilekçesinin 1 ve 2 nolu bendindeki talepler(rekabet yasağının ihlali nedeniyle cezai şart talepleri ) bakımından her üç davalı yönünden tefrik edilerek 2021/736 esasına kayıt edilmiştir. CEVAP: Davalılar vekili; ... Ltd. Şti....

                nın 444/2.maddesi uyarınca davacıya önemli bir zarar verecek nitelikte olması nedeniyle cezai şart isteminin yerinde olduğu, ancak 12 aylık ücret tutarının fahiş olduğu, TBK.'nın 182/son maddesi uyarınca davalı işçinin ekonomik durumu ve işverenin rekabet yasağı karşılığında herhangi bir yükümlülük altına girmemiş olması gibi olguları dikkate alındığında cezai şartın 3/4 oranında tenkisi ile 3 aylık son brüt maaş tutarındaki 29.484,00 TL’nin uygun olacağı gerekçesi ile davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, yerel mahkemenin kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne 29.484,00 TL’nin tahsiline karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili ve katılma yoluyla davacı vekili temyiz etmiştir. 1-Dava, taraflar arasında imzalanan hizmet aktinde yer alan rekabet yasağına ilişkin hükümlerin ihlali nedeniyle cezai şart istemine ilişkindir. Bölge Adliye Mahkemesince, yukarıda yazılı gerekçe ile İlk Derece Mahkemesinin kararı kaldırılarak, davanın kabülüne karar verilmiştir....

                  Somut olayda ; rekabet yasağı kaydına aykırılığın yaptırımı olarak bir senelik toplam maaşın 3 katı tutarında cezai şart kararlaştırılmış ve mahkemece de davalının davacı iş yerinden ayrılmadan önceki 1 yıllık maaş bordroları getirilerek yapılan hesaplama sonucu, sözleşmeye göre istenebilecek cezai şart tutarının 71.994,48 TL olduğu belirlenmiş ise de, kararlaştırılan ve talep edilen cezai şart miktarının davalının ekonomik olarak mahvına neden olacak dereceyi bulduğu, davalının gelir düzeyine uygun bulunmadığı değerlendirildiğinden Dairemizce talep edilen cezai şart miktarının tenkise tabi tutulmasının ve 30.000 TL olarak belirlenmesinin hak ve adalet kurallarına uygun olacağı kanaatine varılmıştır....

                    UYAP Entegrasyonu