Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen muarazanın önlenmesi davasının kabulüne dair verilen karar hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda; davalı tarafın istinaf başvurusunun esastan reddine yönelik olarak verilen kararın, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı; davalı kurumun 17/11/2016 tarihli yazısı ile hakkında, 2016 yılı Protokolünün 5.3.10. maddesine dayanılarak uyarı, 7.688,20 TL cezai şart ve 768,82 TL reçete bedelinin tahsili işlemlerinin uygulandığını, sahtecilik eylemine bir dahilinin olmadığını, ilacın provizyon sisteminden verildiğini, sahtecilik var ise de bunun tarafınca tespit edilemeyeceğini belirterek cezai işlemin iptali ile muarazanın giderilmesini istemiştir....

    hakkında uyarı cezası ve cezai şart uyguladığını, cezai işleme dayanak 17/08/2007 tarihli ve 12998 numaralı 1 adet reçete nedeniyle yedi yıl gibi bir uzunca bir süre geçtikten sonra 2012 yılı protokol hükümlerine dayanarak cezai şart tesisine ilişkin işlemin gerçeği yansıtmadığını ileri sürerek; 4.526 TL cezai şart ve 905,21 TL reçete bedeli olmak üzere toplam 5.939,71 TL'lik haksız ve hukuka aykırı kesinti işleminin iptali ile davalı kuruma herhangi bir borcunun bulunmadığının tespitini talep etmiştir....

      Yine aynı protokolün 6.12. maddesinde “Bu Protokolün yürürlük tarihinden önce herhangi bir nedenle Kurumca veya Kuruma devredilen kurumlarca sözleşmesi feshedilen ve/veya cezai şart uygulanan eczacının bu işleme karşı dava açmış olması ve açılan davanın Protokolün yürürlüğe girdiği tarihte kesinleşmemiş olması halinde yazılı talebi ile; Kurumca tespit edilen ve sözleşmesinin feshedilmesi ve/veya cezai şart uygulanmasına ilişkin fiil/fiiller için bu Protokolün (5) ve (6) numaralı maddelerinde yer alan hükümler uygulanır. Ancak Kurumca tahsil edilmiş olan cezai şart ve yersiz ödeme tutarları geri ödenmez, mahsup edilmez. Bu protokolden önceki protokollerde sözleşmenin feshi ve cezai şart gerektiren maddelerden bu protokolde kaldırılmış olanlar nedeniyle sözleşme feshi ve/veya cezai şart uygulanmış olan işlemler, konusu kalmadığından durdurulur ve işlem yapılmaz....

        ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2017/1203 Esas KARAR NO: 2022/529 DAVA: Menfi Tespit (Alım Satım), İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) DAVA TARİHİ: 27/10/2017 KARAR TARİHİ: 28/06/2022 BİRLEŞEN --- SAYILI DOSYASI DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) DAVA TARİHİ: 10/01/2018 KARAR TARİHİ: 28/06/2022 Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Alım Satım), İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: ASIL DAVADA İDDİA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı alacaklı tarafından, müvekkil davacı aleyhine---- Sayılı dosyasından --------- miktarında ilamsız icra takibi başlatıldığını, işbu takipte ödeme emrinin davacı yanın eski adresine tebliğ edilmek istendiğini, ancak müvekkilin o adreste ikamet etmemesi sebebiyle tebligatın muhtara bırakıldığı, davalı alacaklı tarafından, yapılan usulsüz tebligat ile kesinleşen takip dosyasında ----- tarihinde usulsüz tebligatın yapıldığı adrese hacze çıkıldığının...

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki kurum işleminin iptali ve menfi tespit davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, davalı Adana ......

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki kurum işleminin iptali ve menfi tespit davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, davalı Adana ......

              İcra Müdürlüğü'nün 2009/383 esas sayılı dosyalarından dolayı davacıların borçlu olmadığının tespitine, haksız şart niteliğindeki %5 faiz ve %20 cezai şartın iptaline, %20'den aşağı olmamak kaydıyla davalının kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini istemişlerdir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, tüketicinin açmış olduğu menfi tespit ve sözleşmenin iptali davasıdır. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile, ... 5. İcra Müdürlüğü'nün 2009/15434 esas sayılı dosyasında dava tarihi itibariyle davacıların davalıya borçlu olmadığının tespitine, ... 8....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasındaki cezai işlemin iptali ile istirdat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı; davaya konu 18.04.2014 tarihli cezai işleme ilişkin eylem nedeniyle savunması alınmadan başka bir eyleme yönelik savunması alınarak cezai işlemin tesis edildiğini, cezai işlemin sadece hasta beyanı doğrultusunda başkaca inceleme ve araştırma yapılmadan uygulandığını, reçete arkasında bulunan imzaya ilişkin de herhangi bir inceleme yapılmadığını, cezai işlem için sözleşmenin 5.3.5. maddesi yerine 5.3.10. maddesinin uygulandığını belirterek; davalı kurum tarafından verilen cezai işlemin iptaline, cezai işlem sebebi ile tahsil edilen para cezasının faizi ile birlikte iadesine...

                  Somut uyuşmazlıkta davacı; ıslah dilekçesinde, davalı kurum tarafından hakkında uygulanan 20/11/2012 tarihli 20.174.041 sayılı cezai işlemin haksız olduğunu iddia ederek Kuruma 140.000 TL borçlu olmadığının tespiti ile bu cezai işlem nedeniyle Kurum alacaklarından kesinti yapmak suretiyle davalının kendisinden tahsil etmiş olduğu 90.156,58 TL’sının davalıdan istirdatını talep etmiştir. Ancak mahkemece verilen kararda talep dışına çıkılarak davanın kısmen kabulü ile 20/11/2012 tarihli 20.174.041 Sayılı Cezai Şartın 36.000 TL'sinin yerinde olduğunun tespitine, 104.000 TL’sinin ise yerinde olmadığının tespiti ile 104.000 TL'nin 16/04/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine dair davalı aleyhine tespit ve alacak hükmü kurulduğu görülmektedir. Ancak davacının talebi dışında bir alacak miktarına dair hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır....

                    TL cezai şart ve 1 kez uyarma cezası uygulandığı, ayrıca aynı protokolün 4.3.6. maddesi uyarınca ilgili reçetelerin bedellerinin ödenmemesine karar verildiği ve yapılan yargılama sonucunda davacının sözleşmenin bu maddelerine aykırı davrandığı, ancak tek bir eylem nedeniyle birden fazla kez cezalandırılmasının hukukun temel ilkelerine aykırı olacağı kabul edilerek 2009 Eczane Protokolünün 6.3.10 maddesi uyarınca davacıya uygulanan 347.220,90 TL cezai şart işleminin iptali ile muarazanın giderilmesi talebinin kısmen kabulüne karar verilmiş ise de; 01.02.2012 tarihinde yürürlüğe giren 2012 protokolü ve 1.1.2016 tarihinde yürürlüğe giren 2016 protokolü ile dava konusu cezai işlemin dayanağı olan 2009 protokolünde yer almayan, davacı açısından daha lehe olan “Bir fatura dönemi için uygulanacak cezai şartın hesaplanması reçete bazında yapılır....

                      UYAP Entegrasyonu