Ceza Dairesi 2015/17173 E. , 2016/19549 K....
İş kazasının oluşumuna etken kusur oranlarının saptanmasına yönelik incelemede; ihlal edilen mevzuat hükümleri, zararlı sonuçların önlenmesi için koşulların taraflara yüklediği özen ve dikkat yükümüne aykırı davranışın doğurduğu sonuçlar irdelenip, kusur aidiyet ve oranları gerekçeleriyle ortaya konulmalıdır. Mahkemece, meydana gelen iş kazası nedeniyle mevcut ceza davasında mahkum olan sanıklar bakımından da kusur yönünden değerlendirme yapılarak, eldeki davada ihlal ettikleri iş güvenliği kuralları ile ihlal sonucuna bağlanan şahsi kusur oranları ile işveren şirketlerin kusur oranları ayrı ayrı belirlenmelidir. Belirtilen maddi ve hukuki olgular dikkate alınarak olayın gerçekleştiği iş kolunda iş güvenliği bakımından uzman kişilerden oluşan bilirkişi heyetinden uygun bir kusur raporu alınmadan, eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm tesisi de bozmayı gerektirir....
İş kazasının oluşumuna etken kusur oranlarının saptanmasına yönelik incelemede; ihlal edilen mevzuat hükümleri, zararlı sonuçların önlenmesi için koşulların taraflara yüklediği özen ve dikkat yükümüne aykırı davranışın doğurduğu sonuçlar irdelenip, kusur aidiyet ve oranları gerekçeleriyle ortaya konulmalıdır. Mahkemece mevcut davaya konu, meydana gelen iş kazası nedeniyle açılan ceza davasında mahkum olan dava dışı sanıklar bakımından da kusur yönünden değerlendirme yapılarak, bu kişiler ile birlikte sigortalı ve diğer tarafların eldeki davada ihlal ettikleri iş güvenliği kuralları ile ihlal sonucuna bağlanan şahsi kusurları açıklanmalı ve işveren şirketle anılan gerçek kişilerin kusur oranları ayrı ayrı belirlenmelidir....
Av. ... ile 1-...Başkanlığı Av. ... 2-... aralarındaki tespit (aidiyet) davası hakkında...İş Mahkemesince verilen 22/12/2015 günlü ve 2013/736 Esas, 2015/741 Karar sayılı hükmün, davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. Davalı ...’nin, Kurum nezdinde Bağkur kapsamındaki hizmetlerinin yer aldığı tahsis dosyasının celp edilerek, iş bu dosyaya eklendikten sonra gönderilmek üzere, dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, temyiz itirazlarının bu noksanlık giderilip dosya geldikten sonra incelenmesine 05.04.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Samsun Bafra Vergi Dairesinden gelen cevabi yazıda davalının yıllık gelirinin esnaf sınırları içerisinde kaldığı, yine Bafra Ticaret Sicil Müdürlüğünden gelen cevabi yazıda davalının ticaret sicil kaydının bulunmadığı, Antalya Ticaret Sicil Müdürlüğünden gelen cevabi yazıdan davacının ticaret sicil kaydının bulunmadığı, Antalya Vergi Dairesinden gelen cevabi yazıdan davacının işletme hesabı esasına göre defter tuttuğu bildirilmiştir. Dava; mülkiyeti davalıya ait taşınmaza davacı tarafından iş yeri nitelikli yapı yapılması, işletilmesi, paylaşım ve tasfiye şeklini ortaya koyan ortaklık sözleşmesinden kaynaklanan mahrum kalınan kazanç kaybının ve diğer alacakların tahsili amacıyla açılan terditli dava niteliğinde itirazın iptali, olmadığı takdirde alacak davasıdır. TTK'nın 4. Maddesinde Ticaret Mahkemelerinin görevli olduğu davalar hüküm altına alınmıştır....
Hukuk Dairesine aidiyet kararı ile gönderilen dosyanın Dairemiz esasına sehven kaydedilmiş olduğu anlaşılmakla dosyanın Yargıtay 21. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 07.03.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Bu tür aidiyet ve tespit davalarında gerçeğin tam olarak saptanması için, işin kuşku ve duraksamaya yer vermeyecek şekilde etraflıca araştırılması gereği ortadır. Vazgeçilemez ve devredilemez nitelikteki temel haklardan olan sosyal güvenlik hakkının yaşama geçirilmesine yönelik tespit ve aidiyet davalarının kamu düzenine ilişkin davalardan olduğu gözetilerek, davacının iddiasının gerçekliğinin resen araştırma ile saptanması gereklidir....
Belirtmek gerekir ki; Bağ-kur sigortalısı 1479 sayılı Kanunun 24. maddesindeki tanıma göre, “herhangi bir işverene hizmet akdi ile bağlı olmaksızın kendi adına ve hesabına bağımsız çalışan” kişi olduğundan işini yaptığı kişi ile arasındaki hukuki ilişki hizmet akdine değil çoğunlukla istisna akdine dayanır işini gördüğü kişi ”işveren” değil iş sahibidir. Hal böyle olunca iş sahibinin sigortalı üzerinde İş Kanunu ve Sosyal Sigortalar Kanunundan doğan işçi sağlığı ve iş güvenliği tedbirlerini alma görev ve sorumluluğu olmadığı açıktır. Oysa mahkemenin hükme dayanak kıldığı bilirkişi raporunda, davalının iş kazasına uğrayan Bağ-kur sigortalısının işvereni gibi değerlendirildiği ve işverene ait sorumluluk esaslarını içeren İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Tüzüğü hükümlerince kusur aidiyet ve oranlarının belirlendiği görülmüştür....
Hukuk Dairesi bir çok kararında, trafik kazası nedeni ile aile başkanının sorumluluğu nedeniyle açılan davaları incelemiş, kusursuz sorumluluk dairesi olan 3. Hukuk Dairesine aidiyet vermemiş veya bu tür dosyalar temyiz incelemesi için 3. Hukuk Dairesine gitmemiş ve 17. Hukuk Dairesince esastan karar vermiştir (Emsal 17. Hukuk Dairesinin 2015/18760 Esas ve 2018/11272 Karar, 2018/2322 Esas ve 2019/12309 Karar, 2017/982 Esas ve 2019/11368 Karar sayılı ilamları ). Yine aynı yönde Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi ile Dairemiz arasında çıkan aidiyet uyuşmazlığından Kayseri Hukuk Daireleri Başkanlar Kurulunun 15/06/2020 tarih ve 2020/12 Karar sayılı kararı ile 3. Hukuk Dairesinin bakması gerektiğine karar vermiştir. Bunun yanı sıra Dairemizin görev alanı HSK'nın 02.06.2021 tarih ve 431 sayılı kararında belirtilen işlerle sınırlıdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kamulaştırma bedelinin tesbiti ve tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı idare vekili yönünden verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R - 1-Değerlendirme tarihi olan 2009 yılında, dava konusu taşınmaz ile hükme esas alınan bilirkişi raporunda emsal kabul edilen taşınmazların, Arsa Metrekare Rayiç Bedeli Takdir Komisyonu tarafından resen belirlenen emlak vergisine esas olan m2 değerlerinin, ilgili Belediye Başkanlığı Emlak Vergi Dairesinden araştırılarak, 2-Dava konusu taşınmaza ait dosya içerisinde belediyeden gelen imar yazıları eklenmek suretiyle, taşınmazın değerlendirme tarihi olan 16.11.2009 gününde belediye imar planı içinde olup...