Türk Medeni Kanununun 4.maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile, Borçlar Kanununun 44. ve 49. maddeleri nazara alınarak daha uygun miktarda manevi tazminat (TMK.174/2) takdiri gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir. 3- Toplanan delillerden davacı-davalı kadının geliri ve malvarlığı olduğu ve bunların onu yoksulluktan kurtaracağı sabittir. Bu sebeple kadın yararına yoksulluk nafakası takdiri doğru bulunmamıştır.) gerekçesi ile temyiz edilen kararın 2 ve 3. bentlerde gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, hükmün diğer bölümlerinin ise 1. bentteki nedenlerle ONANMASINA...) karar verilerek dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda;manevi tazminat ve yoksulluk nafakası yönünden mahkemece önceki kararda direnilmiştir....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2023/784 KARAR NO : 2023/1088 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ARAKLI ASLİYE HUKUKMAHKEMESİ TARİHİ : 15/02/2023 NUMARASI : 2021/159 ESAS - 2023/74 KARAR DAVA KONUSU : BOŞANMAYA BAĞLI MADDİ-MANEVİ TAZMİNAT ve NAFAKA (YOKSULLUK NAFAKASI) KARAR : Taraflar arasındaki davada mahkemece yapılan yargılama sonucunda verilen hüküm aleyhine süresi içerisinde istinaf kanun yolu başvurusunda bulunulmuş olmakla, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların Araklı Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/388 esas 2020/485 karar sayılı ilamı ile boşandıklarını, boşanma dosyasında müvekkili davalının aldatması, ailesine bakmaması nedeniyle ondan bir an önce boşanmak istediğini, boşanma dışında yoksulluk nafakası, maddi tazminat ve manevi tazminat talep edilmediğini, yargılama sırasında mahkemece müvekkili lehine aylık 200,00....
TMK'nun 174.madesinde; mevcut veya beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedelenen kusursuz veya daha az kusurlu tarafın kusurlu taraftan uygun bir maddi tazminat isteyebileceği, boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan tarafın kusurlu olan diğer taraftan manevi tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebileceği hükme bağlanmıştır. Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylarda davalının ağır kusurlu olması, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında, kadın yararına maddi ve manevi tazminata hükmedilmesi usul, yasa ve dosya kapsamına uygun olduğu gibi TBK 50 ve 51. Maddeler ve hakkaniyet gereğince davacı kadın yararına hükmolunan maddi ve manevi tazminat miktarı da uygundur. Bu haliyle davalı erkeğin, kadına maddi ve manevi tazminat verilmesi ve miktarlarına yönelik istinaf talebinin reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
FİİLİ AYRILIĞA SEBEP OLMABOŞANMAMADDİ TAZMİNAT EMEKLİ AVUKAT OLAN KADININ YOKSULLUK NAFAKASI TALEBİTÜRK MEDENİ KANUNU (TMK) (4721) Madde 166TÜRK MEDENİ KANUNU (TMK) (4721) Madde 174TÜRK MEDENİ KANUNU (TMK) (4721) Madde 175 "İçtihat Metni"Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı (koca) tarafından; yoksulluk nafakası yönünden, davalı (kadın) tarafından ise: kusur belirlemesi, tazminat taleplerinin reddi ve yoksulluk nafakasının miktarı yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 10.02.2015 günü duruşmalı temyiz eden davalı Y.. Ü..ve vekili gelmedi. Karşı taraf temyiz eden davacı M.. Ü.. ve Av. K.. İ.. geldi. Gelenlerin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü....
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü: Dava; karşılıklı boşanma, maddi-manevi tazminat ve yoksulluk nafakası isteğine ilişkindir. Mahkemece, taraflar arasındaki aile birliğinin davacı erkeğin, davalı kadına şiddet uygulaması ve hakaret etmesi nedeni ile davacının ağır kusuru sonucunda temelinden sarsıldığı, davalı kadına kusur izafe edilmesinin mümkün olmadığı gerekçesi ile; davacı kocanın davasının reddi ile davalı kadının karşı davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına, davacı kadın lehine maddi ve manevi tazminat ile yoksulluk nafakasına hükmedilmiştir. Özel Dairece,yukarda açıklanan gerekçelerle hüküm bozulmakla yoksulluk nafakası dışındaki hususlar kesinleşmiş; mahkemece, bozmaya konu yoksulluk nafakası yönünden önceki kararda direnilmiştir. Hükmü temyize davacı-karşı davalı getirmektedir....
Yoksulluk nafakası, bir bakıma evlilik birliği devam ettiği sürece söz konusu olan karşılıklı bakım ve geçindirme ödevinin devam ettirilmesi anlamını taşımaktadır (Akıntürk, T./Ateş, D., Aile Hukuku, C. 2, ... 2019, s. 302). 21. Yoksulluk nafakasıyla, boşanma sonucunda yoksulluk içine düşen eşin asgari yaşam gereksinimlerinin karşılanması düşünüldüğünden, yoksulluk nafakasının amacı hiçbir zaman nafaka alacaklısını zenginleştirmek olamaz. Yoksulluk nafakasına hükmedilebilmesi için nafaka talep eden eşin boşanma nedeniyle yoksulluğa düşecek olmasının yanı sıra, nafaka talep edilen eşin de nafaka ödeyebilecek ekonomik gücünün bulunması gerekmektedir. Bu açıdan bakıldığında, yoksulluk nafakasının sosyal ve ahlaki düşüncelere dayanması özelliği, sadece nafaka talep eden tarafa nafaka verilmesinde değil, aynı zamanda nafaka talep edilen tarafın nafaka ödeyebilecek ekonomik gücünün bulunması koşulunda da kendisini göstermektedir....
Yoksulluk nafakasının amacı hiçbir zaman nafaka alacaklısını zenginleştirmek değildir. Yoksulluk nafakasıyla, boşanma sonucunda yoksulluk içine düşen eşin asgari yaşam gereksinimlerinin karşılanması düşünülmüştür. Yoksulluk nafakasına hükmedilebilmesi için nafaka talep eden eşin boşanma nedeniyle yoksulluğa düşecek olmasının yanı sıra, nafaka talep edilen eşin de nafaka ödeyebilecek ekonomik gücünün bulunması, diğer bir ifadeyle kendi kusurundan kaynaklanmamak koşuluyla yoksul olmaması gerekmektedir. Bu açıdan bakıldığında, yoksulluk nafakasının sosyal ve ahlâki düşüncelere dayanması özelliği, sadece nafaka talep eden tarafa nafaka verilmesinde değil, aynı zamanda nafaka talep edilen tarafın nafaka ödeyebilecek ekonomik gücünün bulunması koşulunda da kendisini göstermektedir. 9....
Evlilik birliğinde eşler arasında geçerli olan dayanışma ve yardımlaşma yükümlülüğünün, evlilik birliğinin sona ermesinden sonra da kısmen devamı niteliğinde olan yoksulluk nafakasının özünde, sosyal ve ahlâki düşünceler yer almaktadır. Yoksulluk nafakası, bir bakıma evlilik birliği devam ettiği sürece söz konusu olan karşılıklı bakım ve geçindirme ödevinin devam ettirilmesi anlamını taşımaktadır (Akıntürk, T./Ateş, D., Aile Hukuku, C. 2, İstanbul 2019, s. 302). 31. Yoksulluk nafakasının amacı hiçbir zaman nafaka alacaklısını zenginleştirmek değildir. Yoksulluk nafakasıyla, boşanma sonucunda yoksulluk içine düşen eşin asgari yaşam gereksinimlerinin karşılanması düşünülmüştür. Yoksulluk nafakasına hükmedilebilmesi için nafaka talep eden eşin boşanma nedeniyle yoksulluğa düşecek olmasının yanı sıra, nafaka talep edilen eşin de nafaka ödeyebilecek ekonomik gücünün bulunması, diğer bir ifadeyle kendi kusurundan kaynaklanmamak koşuluyla yoksul olmaması gerekmektedir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ : Mahkemece verilen hükme karşı taraflarca istinaf yoluna başvurulmuş olup, Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkili için takdir edilen tazminat ve yoksulluk nafakası tutarlarının yetersiz olduğunu, müvekkili için aylık 1.200 TL yoksulluk nafakası, 50.000 TL maddi, 50.000 TL manevi tazminata hükmedilmesi gerektiğini belirtmek suretiyle belirtilen yönlerden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı istinaf dilekçesinde özetle; boşanmaya neden olan olaylarda kusurlu tarafın davacı olduğunu, kusurlu taraf için tazminat ve nafaka takdir edilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu beyan etmek suretiyle kusur tespiti, maddi ve tazminat ile yoksulluk nafakası takdiri yönlerinden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE : Davanın konusu, TMK 166/1 maddesi uyarınca boşanma ve fer'ilerine ilişkindir. Hükmün boşanmaya ilişkin kısmı taraflarca istinaf edilmeksizin kesinleşmiştir....
Ne var ki, bu hususlar ilk inceleme sırasında gözden kaçırıldığından davalı-davacı kadının karar düzeltme isteğinin kısmen kabulüne, Dairemizin 24.10.2017 tarih ve e.2016/6259-k.2017/11544 sayılı onama ilamının kusur belirlemesi, davacı-davalı erkek lehine hükmedilen maddi ve manevi tazminat, yoksulluk nafakası ve tedbir nafakası davası yönlerinden kaldırılmasına, hükmün kusur belirlemesi, davacı-davalı erkek lehine hükmedilen maddi ve manevi tazminat, kadının reddedilen yoksulluk nafakası ve tedbir nafakası davası yönlerinden bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir....