Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Çocuğun üstün yararı gereği, velayetin anneye verilmesi halinde, anne hiçbir gerekçe göstermeden, sırf velayetin kendisinde olduğunu ileri sürerek çocuğa kendi kızlık soyadının verilmesini isteyemez. Anne tarafından çocuğun soyadının değiştirilmesi davası açıldığında, çocuğun üstün yararına bakılır. Eğer çocuğun üstün yararı varsa annenin kızlık soyadı çocuğa verilebilir. Üstün yarar yoksa davanın reddine karar verilmelidir. Somut olayda, yapılan yargılama ve toplanan delillerden çocuğun soyadının annenin kızlık soyadı ile değiştirilmesi yönünde çocuğun üstün yararı ispatlanamamıştır. O halde ilk derece mahkemesinin davanın reddine ilişkin kararı yerinde olup davacı kadın vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir....

Çocuğun üstün yararı gereği, velayetin anneye verilmesi halinde, anne hiçbir gerekçe göstermeden, sırf velayetin kendisinde olduğunu ileri sürerek çocuğa kendi kızlık soyadının verilmesini isteyemez. Anne tarafından çocuğun soyadının değiştirilmesi davası açıldığında, çocuğun üstün yararına bakılır. Eğer çocuğun üstün yararı varsa annenin kızlık soyadı çocuğa verilebilir. Üstün yarar yoksa davanın reddine karar verilmelidir. (Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 22.06.2020 tarih 2020/2199 Esas 2020/3166 Karar) Eldeki davada, davacı davasını, çocuğun anne ile soyadının farklı olması nedeni ile tüm yasal işlemlerde sorun yaşandığı, çocuk ve anne açısından bu durumun olumsuz psikolojik sonuçlarının olduğu, babanın çocuk ile görüşmediği vakıalarına dayandırmıştır. Dosya kapsamında toplanan deliller ve dinlenen tanık beyanı, davacının iddialarını doğrular nitelikte değildir....

Çocuğun üstün yararı gereği, velayetin anneye verilmesi halinde, anne hiçbir gerekçe göstermeden, sırf velayetin kendisinde olduğunu ileri sürerek çocuğa kendi kızlık soyadının verilmesini isteyemez. Anne tarafından çocuğun soyadının değiştirilmesi davası açıldığında, çocuğun üstün yararına bakılır. Eğer çocuğun üstün yararı varsa annenin kızlık soyadı çocuğa verilebilir. Üstün yarar yoksa davanın reddine karar verilmelidir. (Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 22.06.2020 tarih 2020/2199 Esas 2020/3166 Karar) Eldeki davada, davacı davasını, çocuğun anne ile soyadının farklı olması nedeni ile tüm yasal işlemlerde sorun yaşandığı, çocuk ve anne açısından bu durumun olumsuz psikolojik sonuçlarının olduğu, babanın çocuk ile görüşmediği vakıalarına dayandırmıştır. Dosya kapsamında toplanan deliller ve dinlenen tanık beyanı, davacının iddialarını doğrular nitelikte değildir....

Somut olayda; Velayet hakkına sahip anne, anneyle çocuğun soyadının farklı olması nedeniyle resmi işlemlerde sıkıntı yaşadığını belirterek çocuğun soyadının annenin soyadı olan Eğirgen soyadıyla değiştirmek istediğini beyan etmiştir. Çocuğun soyadının annenin soyadıyla değiştirmesi nedeniyle çocuğun üstün yararı bakımından ruhsal gelişiminin olumsuz etkileneceği ileri sürülmediği,çocuğun duruşmadaki beyanları,toplanan deliller birlikte değerlendirildiğinde çocuğun soyadının annenin soyadı ile değiştirilmesinin çocuğun üstün yararına olabileceği anlaşılmaktadır....

Çocuk henüz idrak yaşında olmayıp, tanık beyanlarına göre kendisini annesinin soyadı ile tanımlıyor olması yönlendirmeden ibaret kabul edilmiştir. Yine davalının çocuğunu sevmediği, ilgisiz olduğu da kanıtlanmamıştır. Davalının nafaka ödeme yükümlülüğünü ihmal etmiş olduğu kabul edilse dahi bu husus davanın bu sebeple kabulünü gerektirecek bir husus değildir. Sonuç olarak, somut olayda, yapılan yargılama ve toplanan delillerden çocuğun soyadının annenin kızlık soyadı ile değiştirilmesi yönünde çocuğun üstün yararı ispatlanamamıştır. O halde bu durum karşısında davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmayıp, bu yöndeki istinaf başvurusunun kabulü ile karar kaldırılarak davanın reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm oluşturulmuştur. HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle ; 1- Dahili davalının istinaf başvurusunun 353/(1)-b-2 maddesi gereğince KABULÜ ile; Gaziantep 8....

Velayet hakkı tevdi edilen annenin çocuğun soyadının kendi soyadı ile değiştirilmesi yönündeki talebinin velayet hakkı kapsamındaki yetkilerin kullanımı ile ilgili olduğu, velayet hakkı kapsamında çocuğun soyadını belirleme hakkının da yer aldığı, aynı hukuksal konumda olan erkeğe velayet hakkı kapsamında tanınan çocuğun soyadını belirleme hakkının kadına tanınmamasının velayet hakkının kullanılması bakımından cinsiyete dayalı farklı bir muamele teşkil edeceği, evlilik birliği içinde doğan çocuğun taşıdığı ailenin soyadını, evlilik birliğinin sona ermesi ile kendisine velayet hakkı tevdi edilen annenin kendi soyadı ile değiştirmesini engelleyici yasal bir düzenlemenin bulunmadığı, somut olayda Çocuğun soyadının annenin soyadı ile değiştirilmesi halinde çocuğun üstün yararı bakımından ruhsal gelişiminin olumsuz etkileneceği ileri sürülmediği gibi, tanık beyanından çocuğun soyadının annenin soyadı olarak değiştirilmesinin çocuğun üstün yararına olabileceği ve çocuğun soyadı değişmekle kişisel...

Somut olayda; Velayet hakkına sahip anne, anneyle çocuğun soyadının farklı olması nedeniyle resmi işlemlerde sıkıntı yaşadığını belirterek çocuğun soyadının annenin soyadı olarak Kantekin soyadıyla değiştirmek istediğini beyan etmiştir. Çocuğun soyadının annenin soyadıyla değiştirmesi nedeniyle çocuğun üstün yararı bakımından ruhsal gelişiminin olumsuz etkileneceği ileri sürülmediği çocuğun soyadının annenin soyadı ile değiştirilmesinin çocuğun üstün yararına olabileceği anlaşılmaktadır....

Mahkemece adın değiştirilmesi isteminin kabulüne, evlenmekle aldığı soyadı ile birlikte kullandığı kızlık soyadının silinmesi isteminin aynı konuya ilişkin ikinci kez kayıt düzeltme davası açılamayacağı ve haklı neden olgusunun kanıtlanamadığı gerekçesi ile reddine karar verilmiştir. Davacı Menşure ..., 16.08.1990 tarihinde evlenerek eşi ...'ın soyadı olan "Kamus" soyadını taşımaya başlamıştır. Davacının 23.07.2002 günlü dilekçesine istinaden evlilik soyadına kızlık soyadı olan "..." soyadı ilave edilmiştir. Davacının eşi ... Kamus'un açtığı soyadı değişikliği davası sonucu Kocaeli Asliye Hukuk Mahkemesinin 13.12.2005 gün 2005/319-334 esas karar sayılı ilamı ile "... Kamus" olan soyadı "... ..." olarak değiştirilmiştir....

    İDDİA, SAVUNMA VE KARAR : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalıyla Foça Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi'nin 2020/176 Esas, 2021/128 Karar sayılı ilamı ile 08/07/2021 tarihinde boşandığını, ortak çocukları 2011 doğumlu Düş'ün boşanma sürecinde babasıyla kurduğu kişisel ilişki sebebiyle psikolojik travma yaşadığını, bu yüzden davalının ceza aldığını, üstün menfaati gereği kızının kendi soyadını almasını istediğini belirterek, ortak çocuğun "ATAN" olan soyadının kendi kızlık soyadı olan "TAMTEKİN" olarak değiştirilmesini istemiştir. Davalı yasal süre içinde cevap dilekçesi sunmamış, daha sonra sunduğu dilekçe ve beyanlarında davanın reddini istemiştir. Mahkemece; davanın kabulüne, tarafların ortak çocuğu 23/08/2011 doğumlu Düş'ün "ATAN" olan soyadının "TAMTEKİN" olarak değiştirilmesine, karar verilmiştir....

    Somut olayda; velayet hakkına sahip anne, anneyle çocuğun soyadının farklı olması nedeniyle çocuğun rahatsız olduğunu, resmi işlemlerde sıkıntı yaşadığını belirterek çocuğun soyadının annenin soyadı olarak Kılıçkan soyadıyla değiştirmek istediğini beyan etmiştir. Çocuğun soyadının annenin soyadıyla değiştirmesi nedeniyle çocuğun üstün yararı bakımından ruhsal gelişiminin olumsuz etkileneceği ileri sürülmediği gibi dinlenen tanık beyanlarından da çocuğun soyadının annenin soyadı ile değiştirilmesinin çocuğun üstün yararına olabileceği anlaşılmaktadır....

    UYAP Entegrasyonu