WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 28.04.2021 NUMARASI : 2018/929 ESAS, 2021/675 KARAR DAVA KONUSU : Çocuğun Annesinin Soyadını Kullanmaya İzin KARAR : Mahalli mahkemece verilen karara karşı davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş, dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmiş olup, ön inceleme aşaması tamamlandıktan ve incelemenin duruşma yapılmadan karar verilmesi mümkün bulunan hallerden olduğu anlaşıldıktan sonra duruşmasız olarak yapılan inceleme neticesinde, Dosya incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; davacı ile T4 boşandıklarını, müşterek çocuk Elif Atmaca'nın velayetinin davacı anneye verildiğini, çocuğun yüksek menfaati ve Anayasanın 20.maddesi ve Yargıtay 2....

KARŞI OY GEREKÇESİ Suça sürüklenen çocuk ile mağdure Melike'nin olay günü buluştukları ve aynı gün suça sürüklenen çocuğun Kütahya ili Tavşanlı ilçesinde bulunan köyüne gittikleri, geceyi burada geçirdikten sonra ertesi gün suça sürüklenen çocuğun annesinin gelerek mağdure ve suça sürüklenen çocuğu aynı yerden aldığı ve mağdureyi Gemlik ilçesinde bırakması şeklinde gerçekleşen olayda; evi terk etme iradesi gösteren mağdureye karşı gerçekleştirilen bu eylemin TCK'nın 234/3. maddesine uyduğu bu sebeple mahkemece suç tavsifinin doğru yapıldığı ancak mahkeme kabulünde hata yapıldığı cihetle kabule göre yapılan bozmaya katılmakla birlikte suç tavsifi yönünden sayın çoğunluğun görüşüne katılmıyorum. 01.03.2021...

    SAVUNMA : Davalı vekili 18/10/2018 tarihli cevap dilekçesinde özetle; davalının kızını çok sevdiğini, boşandığından beri kızıyla görüşmek ve vakit geçirmek için elinden gelen çabayı gösterdiğini, davacının boşanmadan sonraki ilk üç aydan sonra davalının nişanlanmasından itibaren müşterek çocuğun davalı baba ile görüşmesini yasakladığını, daha sonra babasıyla görüşmemesi şartı ile müşterek çocuk ile davalının babasının görüşmesine izin verdiğini, daha sonra davacı kendisi de evlenince müşterek çocuğun dedesiyle de görüşmesini yasakladığını, davalının mecbur kalarak icra yoluna başvurduğunu, müşterek çocuğun babasının kendisini görmek istemediğini düşünmesinin sebebinin davacının tutumu olduğunu, davalının eşi ile davacı arasında imalı paylaşımlar yapıldığının doğru olduğunu bu durumu davacının başlattığını, davalının gerek görülürse müşterek çocuğun velayetini almaya hazır olduğunu, müşterek çocuğa hiçbir sınır koymaksızın annesiyle görüşmesini sağlayacağını tarafların anlaşarak daha...

    Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Davada, tarafların 2005 yılında boşandıkları, ancak boşanmadan sonra davalının annesinin vefat ettiği, bu nedenle davalının ...'dan maaş almaya başladığı, ayrıca annesinden 3 katlı bir binanın da intikal ettiği, davalı kadının buradan da icar geliri elde ettiği ve yoksulluğunun ortadan kalktığı ileri sürülerek aylık 250-YTL.yoksulluk nafakasının kaldırılması istenilmiştir....

      Yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak; Müştekinin aşamalardaki anlatımlarına ve tüm dosya kapsamına göre, olay tarihinde suça sürüklenen çocuğun annesi Cahide'nin bardakla müştekinin burnuna vurarak yaraladığı, suça sürüklenen çocuğun ise müştekinin kolundan tutarak ters çevirdiği, müştekideki kırığa neden olan yaralanmaya suça sürüklenen çocuğun değil annesi Cahide'nin sebebiyet verdiği, önce suça sürüklenen çocuğun annesinin, sonra da suça sürüklenen çocuğun müştekiye yönelik eylemde bulunduğu anlaşılmasına karşın olayın aniden gelişmesi nedeniyle suça sürüklenen çocuğun ve annesinin eylemlerin aynı suç işleme iradesi altında müşterek fail olarak gerçekleştirildiğinden bahsedilemeyeceği, bu nedenle suça sürüklenen çocuğun ağır neticeden sorumlu tutulamayacağı gözetilmeden hakkında 5237 sayılı TCK'nin 87/3. maddesinin uygulanması, Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün...

        gitmek zorunda kaldığını, bu dönemde müşterek çocuğun eğitiminin de sekteye uğradığını, davalının müşterek çocuğa kendisini okuduğu okuldan alacağını ve başka bir okula kaydettireceğini söylediğini, çocuğun bu durumdan olumsuz yönde etkilendiğini, davalının ortak velayetten dolayı sürekli olarak davacıyı rahatsız ettiğini, evine gelip gitmek için bahaneler bulduğunu, davalının dilediği zaman müşterek çocukla görüşebildiğini ancak ortak velayet hükümlerini kötüye kullanmaya çalıştığını belirterek, müşterek çocuk Mustafa Burak Alptekin'in velayetinin davacı anneye verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

        . -2020/68 K. sayılı ilamı ile belirtilen eksiklikler nedeniyle dosyanın mahkemesine geri çevrilmesine karar verildiği, belirtilen eksikliğin giderilerek dosyanın istinaf incelemesi için Dairemize gönderildiği anlaşılmakla, HMK'nun 353.madde uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA, SAVUNMA İLE YARGILAMA SÜRECİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 2010 yılında eşinden boşandığını, kız çocuğun velayetinin davalı anneye verildiğini, müvekkilinin uygunsuz bir hayat yaşayan davalı ile tanıştığını, davalıyı çirkin hayattan kurtararak imam nikahlı olarak yaşadıklarını, tarafların müşterek 2016 doğumlu Yunus Emre adında bir çocukları olduğunu, müşterek çocuk doğduktan sonra davalının, çocuğun bakımında annesinin yardımcı olmasını istediği için, müvekkilinin rızası ile davalının 2017 yılında Düzceye geldiğini, müşterek çocukla birlikte ayrı evde yaşamaya başladıklarını, davalının annesinin kızının bazı hareketlerinden şüphelendiğini, kızını...

        Mağdurenin mahkememizde alınan beyanında; erkek arkadaşı ile görüşmesine annesinin izin vermediğini, söz konusu olaydan bir gün önce yine annesinin erkek arkadaşı ile görüşeceğini öğrenmesi üzerine kendisine kızdığını ve vurduğunu, bunun üzerine evden kaçarak erkek arkadaşının yanına gittiğini ve birlikte dedesinin yanına gittiklerini, orada kaldıklarını, annesinin ve sanığın erkek arkadaşı ile görüşmesine izin vermedikleri ve sanık ile annesinin birlikte yaşamasını istemediği için sanık hakkında bu şekilde ifade verdiğini, sanığın kedisine karşı hiç bir olumsuz tutum ve davranışı olmadığını, bu konuda vicdan azabı çektiğini, sanıktan davacı ve şikayetçi olmadığını beyan ettiği anlaşılmış olup, yapılan yargılamaya, toplanan delillere göre: Sanığın üzerine atılı müsnet suçu işlediğine dair her türlü şüpheden uzak kesin ve inandırıcı delil elde edilemediği anlaşılmış olmakla sanığın üzerine atılı suçtan beraatine karar vermek gerekmiş'' şeklindeki gerekçeyle hüküm kurulduğu anlaşılmıştır...

          görüşmesinin de engellendiğini, müvekkilinin anne ve babasının torunları ile görüşmeyi istemelerine rağmen müvekkilinin cezaevinde olduğu dönemde davacıların görüştürme yapmadıklarını, müşterek çocuğun vefat eden annesi ile Bodrum'da yaşamakta ise de davacılarla birlikte yaşamayıp, ayrı bir evde yaşadığını, dolayısıyla çocuğun davacılar tarafından bakılması veya çocuğun uzun zamandır davacılarla yaşaması gibi bir durumun söz konusu olmadığını Müşterek çocuğun annesinin vefat etmesi sonrasında davacıların yanında kalmaya başladığını, müvekkilinin cezaevinde olmadığı dönemde çocuğun hem müvekkili ile hem de babaanne ve dedesiyle görüştüğünü, müvekkili ve ailesi tarafından çocukla yakından ilgilenildiğini, ancak müvekkilinin cezaevine girmesiyle bu ilginin davacılar tarafından engellendiğini Muğla E Tipi Kapalı Ceza infaz Kurumu'nda tutuklu olarak bulunmakta ise de müvekkili hakkındaki kararın kesinleşmiş olup infaz aşamasında bulunduğunu, müvekkilinin infaz aşamasında açık ceza infaz...

          GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalının 3 ay önce müşterek haneyi terk ettiğini, aracı gönderilmesine rağmen dönmediğini, her gün annesinin evine gitmek istediğini, bu nedenle sık sık huzursuzluk çıkardığını, müvekkilini ve çocuğu ihmal ettiğini, ev işi ve temizlik yapmadığını, çocuğa bakmadığını, annesinin etkisi ile evde huzursuzluk çıkardığını, annesinin evliliğe müdahale ettiğini, müvekkiline ağır hakaretler ettiğini, davalı ve ailesinin müvekkilini tehdit ve hakaret ettiklerini, müvekkilinin ailesine istemez tavırlar sergileyip, yaşlarına hürmet etmediğini belirterek tarafların boşanmalarına ve çocuğun velayetinin babaya verilmesini talep etmiştir....

          UYAP Entegrasyonu