eşler 4857 sayılı Yasa hükümleri kapsamında yer almakta iseler adlarına ödeme yapılabilecek özel olarak açılan banka hesabı bulunup bulunmadığı belirlenmeli, boşanan eşlerin kayıtlı oldukları bölge veya bölgeler yönünden kapsamlı kolluk araştırması yapılmalı, anılan mahalle-köy muhtar ve azalarının tanık sıfatıyla bilgi ve görgülerine başvurulmalı, böylelikle “boşanılan eşle eylemli olarak birlikte yaşama” olgusunun gerçekleşip gerçekleşmediği, toplanan kanıtlar ışığı altında değerlendirildikten sonra elde edilecek sonuca göre karar verilmelidir....
tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi....
Sonuç: - Hüküm fıkrasının ilk satırındaki “ AÇILAN DAVANIN KISMEN KABULÜ İLE “ cümlesinin çıkartılarak, yerine ““ AÇILAN DAVANIN KABULÜ İLE “ cümlesinin yazılmasına, - Hüküm fıkrasının yargılama giderine ilişkin 8 numaralı bendinin çıkartılarak, yerine; “ 8- Davacının yaptığı harçlar dahil toplam 1.138,10 TL. yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, “ bendinin yazılmasına, hükmün bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz giderinin 4.05 TL'nin davacıya arta kalanın davalılara yükletilmesine, 20.10.2014 tarihinde oy birliği ile karar verildi....
Sayılı ilamı gereği ödemesi ödemekle yükümlü olduğu borçlar olduğunu, davcı dava dilekçesinde boşanmadan sonra davalının oturduğu evi tadilat ettirdiğini belirttiğini, davacı her ne kadar müvekkil ve kızlarının oturduğu evi boşanmadan hemen sonra tadilat ettirse de bu durumun boşanma öncesine dayandığını, davacının boşanmadan önce boşanmayı sağlayabilmek adına müvekkiline sözler verdiğini, örf adetimizde bilindiği üzere boşanmadan önce taraflar arasında resmi nikahtan ayrı olarak bir de imam nikahı yapılır ve imam nikahında da erkek tarafından kadına "mehir" adı altında güvence verildiğini davacının da bu zamana kadar müvekkile vermiş olduğu mehiri yerine getirmediğini ancak boşanma kararı aldıklarında müvekkilinin de davacıdan mehiri yerine geçmek üzere evin tadilatını yapmasını talep ettiğini, davacının da boşanmayı sağlayabilmek adına önce bu durumu itiraz etmeksizin kabul ettiğini şimdi ise nafakanın azaltılması talepli eldeki davada haksız ve kötü niyetli bir şekilde kullanmaya...
fiilen birlikte yaşamaya ettiklerini kabul etmenin hayatın olağan akışı ile bağdaşmaması; davacı ile boşandığı eşinin, boşanmadan sonra fiilen birlikte yaşamaya devam ettiklerini kanıtlar nitelikte somut, inandırıcı ve yeterli delillerin bulunmaması hep birlikte değerlendirildiğinde; ilk derece mahkemesince, davacı ile boşandığı eşinin, boşanmadan sonra fiilen birlikte yaşamaya devam etmedikleri gerekçesiyle asıl davanın kabulüne, karşı davanın ise reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı” gerekçesi ile istinaf isteminin esastan reddine karar verilmiştir. 3....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanmadan sonra açılan tazminat ... ile ... aralarındaki boşanmadan sonra açılan tazminat davasının kabulüne fazlaya ilişkin hakların saklı tutulmasına dair Adana 4....
Türk Medeni Kanunu'nun 181. maddesinde; "Boşanan eşler, bu sıfatla birbirlerinin yasal mirasçısı olamazlar ve boşanmadan önce yapılmış olan ölüme bağlı tasarruflarla kendilerine sağlanan hakları, aksi tasarruftan anlaşılmadıkça kaybederler. Boşanma davası devam ederken, ölen eşin mirasçılarından birisinin davaya devam etmesi ve diğer eşin kusurunun ispatlanması halinde de yukarıdaki fıkra hükmü uygulanır" hükmü yer almaktadır....
Ancak, boşanmadan sonra talep edilemeyeceğine ilişkin yasada bir hüküm bulunmamaktadır. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 175.maddesi ve devamı hükümlerine göre nafaka talep edilen tarihte nafaka alacaklısının yasanın öngördüğü şartları taşıması halinde mahkemece, yoksulluk nafakasına hükmedilebilecektir. Başka bir deyişle, boşanma davası sonrasında yoksulluk nafakası isteme hakkını kaybetmemiş davacı (nafaka alacaklısı) aynı yasa 178.maddesi hükmü gereğince bir yıl içerisinde boşanmadan ayrı olarak açacağı dava ile yoksulluk nafakası isteyebilecektir....
Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Davacı, davalı ile boşandıklarını, 150 TL yoksulluk nafakasının 200 TL'ye çıkarıldığını, boşanmadan sonra davalının bir markette 6 ay çalıştığını, erkek arkadaşı ile imam nikahı ile evlendiğinin duyulduğunu öne sürerek, yoksulluk nafakasının kaldırılması veya azaltılmasına karar verilmesini istemiştir. Davalı çalışmadığını, geliri olmadığını, resmi ya da gayriresmi evli olmadığını, ağabeyinin ailesi ve felçli annesi ile beraber aynı evde oturduğunu bildirerek davanın reddini dilemiştir. Mahkemece davanın TMK 176/3.maddesi gereğince kabulü ile yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davalı eski eşinin boşanmadan sonra çalıştığı ve başkasıyla gayriresmi evlendiği iddiası ile yoksulluk nafakasının kaldırılmasını istemiştier....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 25/05/2021 NUMARASI : 2019/495 ESAS, 2021/287 KARAR DAVA KONUSU : BOŞANMADAN SONRA AÇILAN ÇOCUĞUN ANNESİNİN KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen kararına karşı, dahili davalı tarafından istinaf başvurusunda bulunulmakla, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353.madde uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA, SAVUNMA İLE YARGILAMA SÜRECİ: Davacı dava dilekçesinde özetle; Bolu Aile Mahkemesinin 08/09/2017 tarih ve 2014/532 E. 2015/253 K. sayılı ilamı ile Muhammet Hothot'dan boşandıklarını, kızlarının velayetinin tarafına verildiğini, küçük kızları Hiranur'un Hothot olan soyadının ileriki yıllarda büyüdüğünde arkadaşları tarafından alay konusu olabileceğini, yakınları tarafından çocuğuna Şahin soyadı ile söylemde bulunmaları nedeniyle Hiranur'un nüfus kayıtlarında Hothot olan soyadının "Şahin"olarak düzeltilmesine...