WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İzah edilen talebin niteliğine göre, uyuşmazlığın çözümü için, tarafların, tapuda, başlangıçtaki sahip oldukları pay durumu ve sözleşmedeki paylaşım oranı dikkate alınarak, kararlaştırılan bu paylaşım oranının ihlal edilip edilmediğinin, edilmişse ne oranda ihlal edildiği ve hangi şekilde kararlaştırılan oranın temin edilebileceğinin araştırılması gereklidir. Hal böyle iken, davadaki talebin niteliğine yanlış anlam verilerek, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır. Açıklanan nedenlerle kararın bozulması gerekmiştir. 2) Bozma nedenine göre davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir....

    Taraflar 01.08.1986 tarihinde evlenmişler, yabancı mahkemede 24.07.2004 tarihinde açılan ve 19.11.2004 tarihinde kesinleşen karar ile boşanmışlardır. Boşanma kararının tanınmasına ilişkin davanın ise, 09.03.2009 tarihinde kesinleştiği belirlenmiştir. Eşler arasındaki mal rejimi TMK'nun 225/son maddesi gereğince boşanma davasının açıldığı 27.04.2004 tarihinde sona ermiştir. Bu durum karşısında evlilik tarihinden 4721 sayılı TMK'nun yürürlüğe girdiği 01.01.2002 tarihine kadar 743 sayılı TKM'nin 170. maddesi uyarınca eşler arasında mal ayrılığı rejimi, 01.01.2002 tarihinden boşanma davasının açıldığı tarihe kadar 4722 sayılı Kanun'un 10. maddesi gereğince, eşler başka bir mal rejimini seçtiklerini ileri sürmediklerinden TK'nun 202. maddesine göre edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir....

      ve çok cahil bir insan." diyerek hakarette bulunduğu, Birleşen 2020/296 Esas sayılı dosyada ... ve ... sosyal paylaşım sitelerinde 14.07.2018-13/01/2019 tarihleri arasında " ..." ve "..." kullanıcı adıyla yayınladığı videolarda "......

        Yapılan açıklamalar ve somut olgular göz önünde tutulduğunda dava konusu taşınmazın ... ... ile ...’un babasından kendilerine kaldığı ve paylaşım sonucu ...’ye yada ...’a düşüp düşmediği veya paylaşım sonucu ... düşmüş olup sonradan davalının babası ...’a herhangi bir yolla (satış, bağış vs) devredip etmediği, yahut davacı tarafın ileri sürdüğü gibi ... ve ...’un babasından kalan taşınmazın aralarında yaptıkları paylaşım sonucu ... oradan da zincirleme yoluyla ... ve onu takip eden oğlu ...’ya kalıp kalmadığı uyuşmazlık konusu oluşturmaktadır. Mahkemece, bu konular üzerinde durulmamış ve herhangi bir araştırma ve inceleme de yapılmamıştır. Dinlenen yerel bilirkişi ve tanıklar da sadece taşınmazın ...’dan kaldığı yönünde beyanda bulunmuşlardır....

          Keşifte dinlenen mahalli bilirkişi; 139 ada 4 parselin mirasbırakanın sağlığında yapılan paylaşım sonucu davacıya, aynı ada 3 parselin ise davalıya kaldığını belirtmiş olmasına ve yine Yargıtay bozma ilamı öncesi yapılan keşifte davacı tanığı dahil olmak üzere dinlenen tanık ve mahalli bilirkişiler davacıya murisin sağlığında 139 ada 4 parselin verildiğini, davalıya ise 139 ada 3 parselin verildiğini ve 25 senedir bu taşınmazın davalı tarafından kullanıldığını ifade etmiş olmalarına rağmen, 139 ada 4 parselin ... tutanak sureti ve varsa dayanak belgeleri dosya arasına getirtilip incelenmemiştir. Bu şekilde eksik araştırma ve incelemeye dayalı olarak hüküm verilemez....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali Ve Tescil ... ile ... ve müşterekleri aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının kabulüne dair Ünye 2. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 21.04.2009 gün ve 248/132 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davalı ... vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü: KARAR Davacı vekili, davalılar ile ortak miras bırakanlarından kalan 140 ada 30 sayılı parselin paylaşım sonucu vekil edenine kaldığını kadastro çalışmaları sırasında davalılar adına tespit ve tescil edildiğini açıklayarak taşınmazın tapu kaydının iptali ile vekil edeni adına tapuya tesciline, paylaşım sırasında dava konusu taşınmazın hariç tutulduğunun anlaşılması halinde ise miras payı oranında iptal ve tescile karar verilmesini istemiştir....

              den intikal eden ve çekişmeli taşınmaz ile öncesinde bir bütün olan 131 ada 3 ve 4 sayılı parsellerin tapu kayıtları ile ... mirasçıları adına tespit edildiği anlaşılan 129 ada 13 sayılı parselin ve ... mirasçıları adına tesbit ve tescil edilen başka parseller varsa onlara ait tutanak örnekleri ile bunlardan hükmen kesinleşmiş olan parsel ya da parsellerin hüküm dosyası getirtilmemiş, ... mirasçıları arasında geçerli bir paylaşım yapılıp yapılmadığı araştırılmamıştır. ... mirasçıları arasında geçerli bir paylaşım yok ise miras bırakan ...'in ölüm tarihine göre mirası elbirliği (iştirak) mülkiyet halinde mirsçılarına intikal ettiğinden.mirasçılardan birinin tek başına taşınmazı üçüncü kişiye satması hukuki sonuç doğurmaz.Bu durumda taşınmazın mirasçıların tümü adına elbirliği mülkiyet hükümlerine göre tescili gerekir....

                Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR- Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle, muris ...’ın yaptığı temliklerin mirasçılardan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunun kanıtlanamadığı ve karşı davaya konu 387 ada 3 sayılı parselin bir kısmının muris adına tahsisli olup, anılan taşınmazla ilgili muris tarafından yapılan bir temlik de olmadığı gözetilerek yazılı şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Davacı-karşı davalı vekili ile davalılar-karşı davacılar vekilinin temyiz itirazı yerinde değildir. Reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, 21.12.2015 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince gelen temyiz edilen vekili için 1.350.00.-TL. duruşma vekâlet ücretinin ve aşağıda yazılı 4.00....

                  Yapılan yargılama sonunda Mahkemece; “ ..., insanların başka insanlarla iletişim kurmasını ve bilgi alışverişi yapmasını amaçlayan bir sosyal paylaşım sitesidir. ... isimli sitenin sanal ortamda başka insanlarla iletişim kurma ve bilgi alışverişi yapmasını amaçlayan bir sosyal paylaşım sitesi olduğu, davacının bu site aracılığıyla davalı şirkette hizmet veren bir bayana arkadaşlık isteğini yazılı olarak gönderdiği, ... sitesinin amacının zaten bu olduğu, Kendisine mesaj gönderilen kişinin davacıya sosyal paylaşım sitesinde zaten cevap vermediği, kendisine mesaj gönderilen kişinin ... sitesinin özelliği olarak kendisine mesaj gönderen kişi veya kişileri site üzerinden engelleyebileceği ve istemediği kişi ve kişilerden mesaj almanın önüne geçebileceği anlaşılmıştır....

                    Somut olayda, paylaşımın içeriği, paylaşım tarihi, davacının açıklamalarına tepki olarak söylenmesi, davacının sıfatı, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile manevi tazminatın bir ceza olmadığı gibi mal varlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını amaç edinmediği yönündeki ilkeler dikkate alındığında, ilk derece mahkemesince hükmedilen manevi tazminat tutarının az olduğu, daha yüksek düzeyde manevi tazminat takdir edilmesi gerektiği anlaşılmakla aynı ilkeler gözetilerek davacı yararına 2.000TL manevi tazminata hükmedilmesinin somut olayın özelliklerine ve manevi tazminatın amacına uygun olacağı kanaatine varılmıştır. Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının HMK 353/1- b-2 maddesi uyarınca kaldırılmasına ve düzeltilerek yeniden esas hakkında "davanın kısmen kabulüne" dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

                    UYAP Entegrasyonu