sayılı kesinleşen boşanma dava dosyasının yargılaması sırasında davacının tutanağa geçen imzalı beyanlarında maddi - manevi tazminat, nafaka ve ziynet alacağı talebi olmadığını açıkça beyan etmiş olması karşısında; maddi - manevi tazminat ve yoksulluk nafakası taleplerinin reddine, ziynet alacağına ilişkin talebin boşanma davasının fer'i niteliğinde olmadığı ve ayrı bir harca tabi olup davacının boşanma davasından ayrı ziynet alacağına ilişkin olarak usulüne uygun açılmış bir davası da bulunmadığı gibi ziynet alacağı talebinden boşanma davası sırasında feragat etmesinin de hukuken bir sonuç doğurmayıp, ziynet alacağına ilişkin olarak açılan davanın bu yönüyle dinlenebilir olduğu, iştirak nafakası yönünden ise, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile çocuğun sağlık, eğitim ve diğer giderleri için uygun miktarda iştirak nafakasına hükmedilmesi gerektiği gerekçesiyle ziynet alacağı ve iştirak nafakası yönünden davanın kısmen kabulü ile kısmen reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili...
Somut olayda davacı vekili, müvekkilinin boşanma davası süren eşi olan davalının evlilik birliği içinde edinilen ve davacı adına tapuya tescil edilmiş olan taşınmazı kullandığını iddia ederek ecrimisil talep etmiş, davalı vekili söz konusu taşınmazın aile konutu olduğunu, boşanma davasının halen sürdüğünü, konutta müvekkilinin de hissesinin bulunduğunu ileri sürmüştür. Taraflar arasında boşanma davasının devam etmekte olduğu, davada aile konutu ve katkı alacağı iddialarının bulunduğu anlaşılmakla, uyuşmazlığın Aile Mahkemesince görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.’nın 21. ve 22. maddeleri gereğince ... 14. Aile Mahkemesi'nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 07.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma - Aile Konutu Şerhi Konulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı tarafından kusur belirlemesi, tazminatlar, nafakalar, kişisel ilişki ve aile konutu şerhi konulması talebi yönünden; davalı-karşı davacı erkek tarafından ise kusur belirlemesi, tazminatlar ve nafakalar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı- karşı davacı erkeğin tüm, davacı- karşı davalı kadının ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı-karşı davalı kadın dava dilekçesinde aile konutu şerhi konulması talebinde de bulunmuştur. Bu istek boşanmanın eki niteliğinde olmayıp ayrı harca tabidir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma-Ziynet ve Eşya Alacağı Kocanın "boşanma" kadının "karşı boşanma" ve "ziynet alacağı" davalarının yapılan yargılaması sonucunda mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-davalı (koca) tarafından, her iki boşanma davası ve fer'ileri yönünden; davalı-davacı kadın tarafından da reddedilen ziynet ve eşya alacağı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davalı-davacı kadının ziynet alacağı talebine ilişkin olarak, daha önce aynı mahkemenin 2009/274 esas sayılı dosyasıyla talepte bulunduğu, bu talebinden 21.09.2009 tarihinde feragat ettiği; böylece feragatin kesin hükmün sonuçlarını doğuracağından mahkemece ziynet alacağı talebinin reddine karar verilmesinde; usul ve yasaya aykırılık bulunmadığının anlaşılmasına göre; tarafların yerinde bulunmayan temyiz...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Ziynet Alacağı-Nafaka Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı tarafından kusur belirlemesi, tazminatlar ve yoksulluk nafakası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Mahkemece, davalı, daha fazla kusurlu kabul edilerek boşanma kararı verilmiş ise de yapılan soruşturma ve toplanan delillerden, davalı kocanın bağımsız ev temin etmediği ve doğumda eşine ilgi göstermediği, kadının ise eşine ağır sözlerle küfrettiği ve haklı sebep olmaksızın müşterek konutu terk ettiği anlaşılmaktadır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava TMK'nun 166/1 maddesi gereğince açılmış şiddetli geçimsizlik nedeniyle evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedenine dayalı boşanma davası, karşı dava ise ziynet alacağı ve evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına ilişkin boşanma davasıdır....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm tedbir nafakası ve aile konutu şerhi yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle * davalı tarafından; aile konutu olarak kullanılan taşınmazın tapu kütüğüne konutla ilgili şerh verilmesine ilişkin usulüne uygun harcı verilerek açılmış bir dava veya karşı davanın bulunmamasına göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine peşin alınan harcın mahsubuna, iş bu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.17.04.2008...
kadının ziynet alacağı davasının reddine karar verilmiştir....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, tapuya aile konutu şerhi konulup konulamayacağı, aile konutu üzerinde mülkiyet, intifa veya oturma hakkı isteminin hukuken mümkün olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. Dava, aile konutu şerhi konulması ve aile konutu üzerinde mülkiyet-intifa ve oturma hakkı tanınması istemine ilişkindir. 2....
Davacı vekili, dava dilekçesinde, dava konusu taşınmazın davacı tarafından satın alındığını, taşınmazın alımında davalının hiçbir katkısının bulunmadığını, davacının davalıya olan saygısından dolayı, ona verilen değer ile davalı adına tescil edildiğini açıklayarak dava konusu taşınmazda davacının katkı payının belirlenmesine ve aile konutu şerhinin tapu kaydına işlenmesine karar verilmesini istemiş, 18.09.2012 tarihli yargılama oturumunda, dava dilekçesini aynen tekrar ettiğini, taraflar arasındaki boşanma davasının devam ettiğini, taşınmaz üzerine aile konutu şerhi verilmesini talep ettiklerini, boşanmaya karar verilmesi halinde davacının taşınmaz üzerindeki katkı payının tespit edilerek davalıdan tahsilini talep ettiklerini açıklamıştır....